insanların paylaştıkları hemen hemen her ortamda çatışma ve çekişme var. hayatı, olan biteni farklı idrak etmenin, algılamanın hayli tabii bir neticesi bu. fakat hakikaten de haklı çıkmak bu kadar önemli mi? evet, bazen gerçekten aslında sahip olmamız için çaba sarf etmememiz gereken, yani doğal olarak sahip olmamız gereken hakları elde edebilmek için mücadele etmek zorunda kalabiliyoruz. herkes aynı ölçüde vicdan ve ahlak sahibi olmadığı için bunu yapmaya mecburuz da hem. ancak bununla beraber asıl değinmek istediğim farklı bir nokta var. bu ve benzeri zaruri durumların dışında kalan, basit meseleler sebebiyle yaşanan çekişmeler yüzünden meydana gelen tartışmalarda haklı çıkmak için kalp kırma pahasına canhıraş bir şekilde mücadele edilmesi bu dikkat çekmek istediğim nokta. yani neden incir çekirdeğini doldurmayacak şeyler için hem kendi hem karşısındakini yıpratır insan?
bir hadis-i şerif: "ben, haklıyken bile çekişmeye girmekten kaçınan kimse için cennetin kenarından, şakadan da olsa yalan söylemeye yanaşmayan kimse için cennetin ortasından, huyunu güzelleştiren kimse için de cennetin en yükseğinden bir köşk (verilmesine kefilim."))
haklı çıkmak için yırtınmak
çocukken amansız bir şekilde yapılandır. bir hata, yanlış varsa kabul etmek ve yanlıştan dönmek daha çok şey katıyor insana.
ayrıca şöyle bir sorunsala gebedir:
(bkz: haklı çıkmak için kalp kırmak)
ayrıca şöyle bir sorunsala gebedir:
(bkz: haklı çıkmak için kalp kırmak)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?