1884 yılında İstanbul'da doğan Nikola'nın çocukluğu, Zindankapı'da babası Yorgo Efendi'nin yaptığı közlemeleri satmakla geçer. Babası, Nikola küçük yaştayken ölünce, bir süre daha işi devam ettirmesine rağmen, ne hamur tutmasını, ne de yağda közleme yapmasını beceremediğinden işi tutturamaz. Bir müddet de hamallığı dener. Fakat gözü kolay para kazanma yollarındadır. Genç ve kuvvetlidir. Haraç almaya ilk kez babasının dostu Tatyos Efendi'den başlar. Bir süre sonra yaşlı adam direnince, Nikola ilk vukuatına imza atar. Babasının en iyi arkadaşını jiletle yaralar. Artık başka bir yola girmiştir. Jilet atmakta ustalaşır, bileği de kuvvetlidir. Kısa süre de Zindankapı'nın hamallarını haraca kesmeye başlar. Artık “Unkapanı'nın dayısı”dır. Sabahtan akşama Mihal'in Kahvesi'nde oturup ayağına getirilen haraçların keyfini sürer. Haracını vermek istemeyen dört kişiyi yaralar, Rıza isminde bir hamalı da öldürür. Bir kavgasında yüzünden yaralanır ve bu yara sol yanağından gözüne kadar bir bıçak izi bırakır. Bundan sonra adı Kesik Nikola'dır. Polis peşine takıldığında da sevgilisi Olga'nın Kasımpaşa Ziba'daki evinde saklanır. Nikola, işlerini büyütmekte kararlıdır. Bazı kumarhaneler ve randevu evlerini kendisine bağlar. Beyoğlu'nda nâmı yürüyordur artık. Fakat ismi, 1922'de İstanbul'da adını yeni duyurmaya başlayan Laz Hüseyin tarafından Şık Manol'un kumarhanesinde öldürülmesiyle, İstanbul sokaklarından silinir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?