siyasi ve sosyal anlamda büyük itibarın olduğu, doğrudan/doğal ayrıcalıkların kılıfına uydurularak kullanılan kavramların, zaman içerisinde birbirinin yerini alması. yönetici ben şuyum, buyum diyerek ne yaparsa yapsın soyluluk/soylu olma olayı ile kendini kurtarıyor. hatta onu eleştirme konumunda bulunanlar büyük bir vicdan azabı ile kendi kendilerine özür diliyorlar. yani, çağlar boyu sağlam bir dogmatizm olarak yer alıyor. ne var ki, zamanla içi boşaltılmış ve değersizleştirilmiş. günümüzde de, demokrat olma durumu da benzer. demokratlık kılıfı, özgürlüklerden dem vurma ile her türlü meşru-meşru olmayan niyet-istek-arzu savunuluyor. bunu da demokrat olarak yaptığını ifade ediyor. çağlar değişse de toplumlar da değişmeyen bazı şeyler var ve bunlar insanı en merkezden etkiliyor. o zaman diliminde, bir idealizm evreni yaratılıyor, önce toplumlar buna inandırılıyor ve sonra düzene uygun kişilerin yetiştirilmesi ile görev tamamlanıyor. oh hepimiz mis gibi soyluyuz, demokrat olmayanlar insan filan olamazlar gibisinden.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?