değerler listesi.
SEVGİ
SAYGI
SORUMLULUK
ADALET
YARDIMSEVERLİK
DOĞRULUK DÜRÜSTLÜK
GÜVEN
ÖZGÜVEN
HOŞGÖRÜ
ALÇAKGÖNÜLLÜLÜK
EMPATİ
KANAATKARLIK
ÇALIŞKANLIK
SABIR
değerler eğitiminin okul ve sınıf ortamında uygulanması ve bu uygulamada ihtiyaç duyulan etkinlik ve materyallerin geliştirilerek öğretmen ve öğrencilerin istifadesine sunulması amacıyla kurulan bir organizasyondur.
değerler eğitimi projesi
enteresan bir proje. anlamlı ve hatta öğrenciler ile çekilmiş kısa filmler ile çok etkili bir şekilde aşılanabileceğini düşünüyorum. Her değer için bir 2-3 dakikalık kısa film.
İçerisinde ırkçılık konusunun da olması gerekendir.
Doğan Cüceloğlu bir seminerinde yere bir parça ekmek koymuş ve “Bu ekmeğe basabilecek birisi var mı?” diye sormuş salondakilere.
Hiç ses çıkmamış tabii. “Sahneye gelip bu ekmek parçasına basana 100 dolar vereceğim” diye devam etmiş.
Salondan yine çıt yok…
Fiyatı artırarak 5.000 dolara kadar getirmiş.
Bu sırada salonda bulunanlardan birisi,
─ Hocam, istersen 500 bin dolar ver, yine bize o ekmeği çiğnetemezsin, boşuna uğraşma! demiş.
Doğan Hocam da, “İşte değerler eğitimi budur” diye noktayı koymuş…
–
Para vererek ekmek çiğnetebileceğiniz insan sayısı yok denecek kadar azken, bedavaya yalan söyleyen, dedikodu yapan insanların bu kadar çok olması biraz garip değil mi?
Acaba yalan söyleme konusunda bu kadar hassas olamaz mıydık?
Veya herhangi bir toplulukta birisi gıybet etmeye başladığında herkes tepki veremez miydi?
Yere düşen ekmeği çiğnememek için duyduğumuz hassasiyet, yerlerde sürünen bazı değerlerimiz çiğnenirken niçin kendini göstermiyor acaba?
Hiç ses çıkmamış tabii. “Sahneye gelip bu ekmek parçasına basana 100 dolar vereceğim” diye devam etmiş.
Salondan yine çıt yok…
Fiyatı artırarak 5.000 dolara kadar getirmiş.
Bu sırada salonda bulunanlardan birisi,
─ Hocam, istersen 500 bin dolar ver, yine bize o ekmeği çiğnetemezsin, boşuna uğraşma! demiş.
Doğan Hocam da, “İşte değerler eğitimi budur” diye noktayı koymuş…
–
Para vererek ekmek çiğnetebileceğiniz insan sayısı yok denecek kadar azken, bedavaya yalan söyleyen, dedikodu yapan insanların bu kadar çok olması biraz garip değil mi?
Acaba yalan söyleme konusunda bu kadar hassas olamaz mıydık?
Veya herhangi bir toplulukta birisi gıybet etmeye başladığında herkes tepki veremez miydi?
Yere düşen ekmeği çiğnememek için duyduğumuz hassasiyet, yerlerde sürünen bazı değerlerimiz çiğnenirken niçin kendini göstermiyor acaba?
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?