bu sistemi isteyen orta ve üst düzey yöneticilerin acilen istifa etmesi gerektiğini düşünüyorum. bir bankanın iflası ekonomi için gerçekten çok felaket bir şey. ama bu tarz kabzı mal yöneticilerden sonuç bu yöne doğru gider.
şahsen çalışanı olsaydım; iş aksatırdım. iş aksatın. kendinizi müşkül duruma düşürmeyecek şekilde (hukuken) iş aksatın. birlik olun. verimsiz çalışın.
eğitim hayatından sonra hiç ama hiç banka düşünmemiş biri olarak düşünenleri kınamıyorum ama keşke düşünmeselermiş. bankaya girmeden her aday bilir ki bankaya gireceğim diye bi sene bekletecekler en iyi ihtimalle gişeden başlatacaklar, kredi kartı sattırmak için it gibi çalıştıracaklar ama gel gör yine de gidip başvurup çalışıyorlar.
işvereninin moladan kısmasına tepki gösteren bu insanlar bölümlerin, üniversitelerin itibarsızlaştırılmasına, hakkari'nin, kastamonu'nun vb küçük şehirlere üniversite açılmasına gık çıkarmıyor. 10 bin ile zar zor girip okuduğum bölüme bu gün 140 binle rahatlıkla girip okuyorlar. buna gık yok, işverene var. bu günler çok iyi günleriniz,günlerimiz.
banka personeli bu tarz konulara gelmeden önce, ağustosun ortasında kravat olayını halledin.
ekşiden aynen alıntı
ankada çalıştığı için sektörden haberdar olan ya da eşinden dostundan duyan bilir, bir sürü banka öküz gibi fazla mesailerle, fazla mesai ücreti vermeden, belli bir seviyenin üstündeki yöneticiler dışında, insanların kalifikasyonuna, yaptıkları işe ve yaşam şartlarına kıyaslayınca üç kuruş maaşla çalıştırıyor herkesi. özellikle mesai dayatması birim yöneticileri eliyle organize edildiği için, açılan bir kaç iş davası dışında gündeme de gelmiyor bu konu. türkiye'de bir kez işvereninizle davalık olduktan sonra, bunun ileride iş bulmanızı nasıl da zorlaştırdığı (kara listeler) düşünülünce, dava açanların sayısı da çok olmuyor haliyle.
şekerbank olayı bir adım diyeceğim de bir az kalır, on adım daha ileri götürmüş. gayet kurumsal yoldan -insan kaynakları departmanının attığı bir maille- çalışanların bankaya 3 kez geç giriş yaptıkları takdirde yıllık izinlerinden bir gün düşürüleceği, 09.00-10.00 arası ve 17.30-18.00 arası turnike çıkışlarının kapatılacağı ve çıkışların ancak insan kaynaklarının iznine tabi olduğunu haber vermiş. bu kadar mı?! hayır?! çalışanların bundan sonra, günde “en fazla” 5'er dakikalık iki molası olacakmış. hani bu bankalar herkesin 6 deyince çıktığı yerler olsa anlayacağım. millet zaten 8'den önce çıkamıyor, hafta sonları da gelip çalışıyor. dayatılan performans beklentisi normal mesai içerisinde olabilecek gibi değil ki zaten. şimdi bir de turnikeleri kapatma, yemek molası dışında 5'er dakikalık sadece iki molaya izin verme ve 3 kez geç gelenlerin yıllık izninden düşme kararı almışlar. bu nedir yahu! tamamen kanuna aykırı, hiçbir yerinden tutulacak gibi değil. düşünsenize 3 defa, kazara 5 dakika gecikseniz gitti bir gün izin. bari gecikilen süreleri topla da öyle düş, yine kanuna aykırı olur ama en azından daha adil gelir kulağa.
devamını okumak için tıklayınız...
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?