sabah paçavrasının ilk vukuatı değildir. en muhteşem örneklerinden biri, kabataş saldırısıyla ilgili verdikleri photoshoplu haberdir:
http://www.aktifhaber.com/sabahin-alay-konusu-olan-manseti-yalanlandi-1135934h.htm
peki bu bir hata mıdır? tabii ki değil. 'hata' dediğimiz şey, içinde kasıt barındırmayan bir durumdur. gerek şimdi, gerekse de geçmişte yaptıkları örneklerin tamamında, bilerek, isteyerek ve hatta özene bezene yapılmış operasyonlardır. gerçi son derece amatörce olsalar da, sonuç değişmiyor. zira, haber alma kaynağı olarak, sabah ve avanesi gibi kaynakları kullananlar için yeterli algı oluşturulmuş oluyor. zira halkın önemli bir kısmı, bu tip mecralarda yayınlanan içeriklerin doğruluğunu başka bir kaynaktan kontrol etme gereği hissetmiyorlar (ne diyorduk bu duruma? dilimin ucunda ama... hah mankurtlaşmaktı sanırım bunun adı.).
üstteki entryde okuyunca aklıma geldi. misal gezi olaylarında da, neredeyse bire bir örnekler yaşanmıştı.
kontrol ettikleri medya aracılığıyla, kabataş'ta başörtülü bir kadına, yarı çıplak biçimde dolaşan yaklaşık 150 kişinin saldırıp üzerine işediklerini de bıkmadan usanmadan ve utanmadan aylar boyunca iddia etmiş ve verdiğim linkteki örnekte görüldüğü gibi, sahte haberlerle bunu ispatlamaya çalışmışlardı.
camide içki içildiğini söylemişlerdi. bereket versin, caminin imamı böyle bir şey olmadığını söylemişti. ha ama ne olmuştu devamında. imam bu dürüstlüğünün ödülünü, sürülerek almıştı.
tabii o dönemde, yaşananları havuz medyasından ve cemaat medyasından (o dönemde ayrışmalar ufaktan başlasa da henüz kopuş olmamıştı) takip edenler, yaşananları o pencereden görüyorlardı. belki de hiç görmüyorlardı. muhtemelen şimdi kapatılmasına bayram ettikleri stv'de, (gbkz:acımasız damadın bacanağına ettiği kötülük) isimli kıssalarla dolu programı seyretmekle meşgullerdi.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?