bir alıntı iliştirmek istediğim sartre otobiyografisi.
"... tiyatrodaki toplumsal sıralanma, törenlere düşkünlük aşılamıştı: birçok insan bir araya gelince, ayin usulleriyle ayırmak gerekirdi onları, yoksa birbirlerini kırıp geçirirlerdi. Sinema tersini kanıtlıyordu: bu karışık seyirci, bir bayramdan çok, görünüşe göre bir felaketle bir araya toplanmıştı. Ölmüş bulunan törenlilik olsa olsa insanlar arasındaki gerçek bağı, karşılıklı bağlılığı saklıyordu. Törenlerden tiksindim, yığınlara hayran oldum; her türlüsünü gördüm insan topluluklarının, ama o çıplaklığı, her bireyin ötekiler karşısında duyduğu o duvar dibine kıstırılmışa benzer yüzyüzeliği, o uyanık düşü insan olma tehlikesinin o karanlık bilincini yalnız 1940'da, Stalag XII D'de buldum yeniden."
(bkz: jean paul sartre)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?