Taksiciler ile UBER kavgasında bence birçok kişi rekabet kavramı üzerinden hareketle UBER lehine fikir beyan ediyor. Ancak olayın bir de hukuk ve mülkiyet hakkı yönü var. Beğensek de beğenmesek de taksicilere yasa ile tanınmış bir hak var. Şehir içi yolcu taşımacılığı tekeli taksi plakası sahiplerine verilmiş. (Yani, UBER şehiriçi yolcu taşımacılığı yapamaz.) Bu hak nedeniyle bir rant ortaya çıkmış (taksi plakası) ve bugünkü taksi sahipleri bu kanuna dayanarak bir taksi plakasına 1,5 milyon tl ödemişler. UBER'in taksicilik yapmaya başlamasıyla tekel avantajları ve 1,5 milyon tl lik servetleri sıfırlanacak. Hukuk mevcut durumda UBER'in taksicilik yapmasına göz yumarak taksicilerin yasal haklarını korumuyor ve bu nedenle taksiciler de kaba güç kullanarak kendi haklarını korumaya çalışıyorlar. Bu da çok doğal.
Rekabetin artması güzel ancak bunun için önce kanunun değişmesi gerekiyor. Siyasi irade kanunu değiştirme riski almıyor (taksicilerin oyunu kaybedecek), hukuku da işletmiyor. Bu durumda ister istemez orman kanunu devreye giriyor.
Özetle bu tartışmada suçlanan taksiciler o kadar haksız değil. Bu tartışmada hedef taksiciler değil devletin uygulamaları olmalıdır. Geçmişte herhangi bir nedenle rekabeti engelleyen bir regülasyon yapılmış ve bu regülasyon rekabeti engelleyip tekelci rantlar yaratmış olabilir. Bence bu sorunun çözümü hem regülasyonun kaldırılması hem de regülasyonun kaldırılması ile ortaya çıkan yasal hak kayıplarının tazmin edilmesiyle mümkün olabilir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?