pepe'nin dedesi ile çok benzerlik gösteren milli eğitim bakanımızın ismi.
https://pbs.twimg.com/media/BxvRWbFCIAIfmGe.jpg
(bkz: melankomik)
belki de konuşuyordur gözlerin,
ama ben gözce bilmiyorum ki;
sessizce biliyorum,
usulca biliyorum,
masumca biliyorum
ama ben gözce bilmiyorum ki;
sessizce biliyorum,
usulca biliyorum,
masumca biliyorum
büyüklerle ben yapamıyorum
çocuklar da almıyor beni oyunlarına
devlet dairesinde
yangından kurtarılmayacak
sıkışmış bir çekmece gibiyim
açılamıyorum sana ...
çocuklar da almıyor beni oyunlarına
devlet dairesinde
yangından kurtarılmayacak
sıkışmış bir çekmece gibiyim
açılamıyorum sana ...
bazı adamlar, incitmeden sevemezdi..
kırardı, dökerdi, yangınlar bırakırdı arkalarında…
bazı adamlarsa, tüm geçmişi unutturur, parmak uçlarından öperdi.
kırardı, dökerdi, yangınlar bırakırdı arkalarında…
bazı adamlarsa, tüm geçmişi unutturur, parmak uçlarından öperdi.
mutluluklarını sat bana ey çocuk.
ne kadar şeker istersen veririm sana.
yeter ki uzaklığımı unut.
zamanlığımı reddet.
ne kadar şeker istersen veririm sana.
yeter ki uzaklığımı unut.
zamanlığımı reddet.
bir şiir biliyorsun, ayakta bira içebilir
bir şiir nereden baksan şairini seçebilir.
bir şiir nereden baksan şairini seçebilir.
güzel günler göreceğiz çocuklar,
güneşli günler göreceğiz...
motorları maviliklere süreceğiz çocuklar,
ışıklı maviliklere süreceğiz...
güneşli günler göreceğiz...
motorları maviliklere süreceğiz çocuklar,
ışıklı maviliklere süreceğiz...
"penceremde demirlere yapışarak hürriyetin sütbeyaz maviliğine sana yazdıklarımı bağıra bağıra okumalıyım"
belki ölmek hakkımı kullanıyorum
belki gelmem gelemem beş dakika bekle git.
belki gelmem gelemem beş dakika bekle git.
"ve kayığına bindi, yanına bir anlam aldı, açıldı..."
bütün şiirlerde söylediğim sensin
suna dedimse sen leyla dedimse sensin
seni saklamak için görüntülerinden faydalandım salome'nin belkis'in
boşunaydı saklamaya çalışmam öylesine aşikârsın sen bellisin.
kuşlar uçar senin gönlünü taklit için
ellerinden devşirir bahar çiçeklerini
deniz gözlerinden alır sonsuzluğun haberini
ey gönüllerin en yumuşağı en derini
sevgili
en sevgili
ey sevgili
uzatma dünya sürgünümü benim
suna dedimse sen leyla dedimse sensin
seni saklamak için görüntülerinden faydalandım salome'nin belkis'in
boşunaydı saklamaya çalışmam öylesine aşikârsın sen bellisin.
kuşlar uçar senin gönlünü taklit için
ellerinden devşirir bahar çiçeklerini
deniz gözlerinden alır sonsuzluğun haberini
ey gönüllerin en yumuşağı en derini
sevgili
en sevgili
ey sevgili
uzatma dünya sürgünümü benim
ben dururum durmasına da şiirler yazılmaya devam eder :)
"niçin seninle bir pencere kenarında oturup konuşamıyoruz?
niçin rüzgarlı sonbahar akşamlarında,
sessizce yan yana yürüyerek ...
niçin yanımda değilsin?”
niçin rüzgarlı sonbahar akşamlarında,
sessizce yan yana yürüyerek ...
niçin yanımda değilsin?”
inadına topladığın halde çok da güzel gelirdin gözlerime
öyle ya ; türkü gibiydi saçların, türkü gibiydi gözlerin.....
sen bakmaya doyamazdın ben türküleri mi söylerken ,
her yazdığımı sana dinletirdim,
bilmezdim ben nerde ne koyulacak ....
virgülle noktayı hep sevgili zannederdim...
biri kaybolurken öteki yok olacak .....
öyle ya ; türkü gibiydi saçların, türkü gibiydi gözlerin.....
sen bakmaya doyamazdın ben türküleri mi söylerken ,
her yazdığımı sana dinletirdim,
bilmezdim ben nerde ne koyulacak ....
virgülle noktayı hep sevgili zannederdim...
biri kaybolurken öteki yok olacak .....
aysel git başımdan ben sana göre değilim,
ölümüm birden olacak seziyorum,
hem kötüyüm karanlığım biraz çirkinim.
aysel git başımdan seni seviyorum...
ölümüm birden olacak seziyorum,
hem kötüyüm karanlığım biraz çirkinim.
aysel git başımdan seni seviyorum...
günler gitgide kısalıyor,
yağmurlar başlamak üzre.
kapım ardına kadar açık bekledi seni.
niye böyle geç kaldın?
yağmurlar başlamak üzre.
kapım ardına kadar açık bekledi seni.
niye böyle geç kaldın?
ölüyorum tanrım
bu da oldu işte.
her ölüm erken ölümdür
biliyorum tanrım.
ama, ayrıca, aldığın şu hayat
fena değildir...
üstü kalsın...
bu da oldu işte.
her ölüm erken ölümdür
biliyorum tanrım.
ama, ayrıca, aldığın şu hayat
fena değildir...
üstü kalsın...
"gül kokuyorsun bir de
amansız, acımasız kokuyorsun
gittikçe daha keskin kokuyorsun, daha yoğun
dayanılmaz bir şey oluyorsun, biliyorsun
hırçın hırçın, pembe pembe
öfkeli öfkeli gül
gül kokuyorsun nefes nefese..."
amansız, acımasız kokuyorsun
gittikçe daha keskin kokuyorsun, daha yoğun
dayanılmaz bir şey oluyorsun, biliyorsun
hırçın hırçın, pembe pembe
öfkeli öfkeli gül
gül kokuyorsun nefes nefese..."
basit biri değilim..
gözlerimi kanatırcasına ağladığım gecelerim var,
kahkahalara sarılmış anılarım..
herkes kadar dertli, bazılarından fakir, çoğundan zenginim.
bilmeyene sevmeyi öğretecek kadar büyük bir kalbim,
gidene beddua edemeyen bir dilim var..
"yüreğimi korkak büyütmedim ben.
kaybettiklerim, dağıttığım servetimdir..."
gözlerimi kanatırcasına ağladığım gecelerim var,
kahkahalara sarılmış anılarım..
herkes kadar dertli, bazılarından fakir, çoğundan zenginim.
bilmeyene sevmeyi öğretecek kadar büyük bir kalbim,
gidene beddua edemeyen bir dilim var..
"yüreğimi korkak büyütmedim ben.
kaybettiklerim, dağıttığım servetimdir..."
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?