konusu
basê doğan, elbistan'da yalnız başına yaşamaktadır. büyük oğlu hasan'ın evine dönerek yeni bir hayat kurmasını istemektedir. ayrıca eve gelen sessiz telefonların hasan'dan geldiğine inanmaktadır. küçük oğlu mehmet ise diyarbakır'da yaşmaktadır ve mehmet, baba olacağını öğrenir. yeni bir eve taşınır ve eve taşınırken eşyaların arasında babasına gönderilmek üzere kaydedilmiş annesinin ve kendi çocukluk sesinin olduğu bir kaset bulur. mehmet babasının kaydettiği kasetleri bulmak ve annesini diyarbakır'da yaşamaya ikna etmek için elbistan'a gider. fakat annesi, hasan'dan başka bir şey düşünmez haldedir ve mehmet, yavaş yavaş annesinin dünyasına girmeye başlar. baê'nin yapmayı istediği tamiratları; bahçe işlerini yapar. bir yandan da babasının gönderdiği kasetleri arar. ancak basê, geriye kalan kaset olmadığını söyleyerek mehmet'i kasetlerin varlığından uzaklaştırmak istese de bunu başaramaz. mehmet kasetleri ararken ailesiyle ilgili bilmediklerini öğrenmeye başlayacaktır
2008 yapımı film. orhan eskiköy ve özgür doğan'ın yönetmenliğini ve yapımcılığını üstlendiği film, bir türk öğretmenin, şanlıurfa'nın siverek ilçesine bağlı demirci köyündeki ilkokula atanmasını ve orada türkçe bilmeyen kürt öğrencileriyle geçirdiği bir yılını anlatır.
necef, kayalık bir çöldür. kayalık vadiler ve derin kraterler nedeniyle sık sık bölünen araziye sahiptir. dünyada sadece necef çölü'nde görülen ve i̇branice adı makhtesh ya da makteş olarak nitelenen bir krater yapısının bulunması ise jeolojik yapısıyla ilgili olan en önemli özelliğidir
güneybatı asya'da bulunur ve akdeniz'in üçüncü büyük adasıdır. kuzeyinde 65 km mesafe ile türkiye bulunur
dünyanın en büyük iç denizidir. derin bir denizdir ve derinliği 4000 metreyi geçen birçok çukura sahiptir. doğu akdeniz havzası, batı akdeniz havzası'ndan daha derindir. özellikle doğu akdeniz olmak üzere tuzluluk oranı yüksektir. kıbrıs ile mısır arasındaki kısımda tuzluluk oranı binde 39'a ulaşır.
müziği okuyup yazıya almaya yarayan şekillere ve o şekillerin temsil ettikleri temel frekanslara verilen addır
en genel tanımı ile sesin biçim ve anlamlı titreşimler kazanmış hâlidir. başka bir deyiş ile de müzik, sesin ve sessizliğin belirli bir zaman aralığında ifade edildiği sanatsal bir formdur
gaz halindeki akışkanları emmeye ve istenilen ortamdan uzaklaştırmaya yarayan bir fan türüdür.
vakum da denir
vakum da denir
önceliği aspiratördür
(bkz: aspiratör )
(bkz: aspiratör )
2000 ile başlayan yüzyıl
1900 ile başlayan 2000 ile biten yüzyıldır
ayrıca bu yüzyılda doğmuşum
ayrıca bu yüzyılda doğmuşum
kentin adı arapça zatülcevz sözcüğünden türemiştir. bu isim ilk olarak ms 890 dolaylarında burada kurulan bir arap/i̇slam beyliğinin adı olarak görülür. kentin daha eski olan esas adı "artske" veya "artsike"dir. bu isim muhtemelen urartu dilindedir
1946 yılına kadar hınıs i̇lçesine bağlı bir köy iken aynı yıl ilçe yapılmıştır. tekman i̇lçesi erzurum i̇line 151 km. mesafede olup, ilin güneyinde yer almakta
(portable document format; taşınabilir belge biçimi), platformlar arası taşınabilir ve yazdırılabilir belgeler oluşturmak amacıyla üretilmiş sayısal bir dosya biçimidir.
yaygın olarak slav dillerinin yazımında kullanılan alfabedir. adını ortodoks rahipleri kiril ve metodius'tan almış olmasına karşın bu alfabeyi gerçekte onların geliştirdiğine ilişkin kesin bilgi yoktur.
hint-avrupa dilleri ailesinden, güney slav dillerine bağlı dil. bulgaristan'ın resmi dilidir.
aşağı tuna ovası'nda yer alan; rusçuk, razgrad, silistre, şumnu ve dobriç şehirlerini de kapsayan geniş bir bölgedir. bu bölge hala türklerin yoğun olarak oturdukları yerlerden biridir.
yerli halk tarafından böyle adlandırılmasının sebebi ağırlıklı olarak meşe, gürgen ve kızılcık ağaçlarından oluşan çok sık ve geçit vermez ormanlarla örtülü olmasından ileri gelmektedir.
yerli halk tarafından böyle adlandırılmasının sebebi ağırlıklı olarak meşe, gürgen ve kızılcık ağaçlarından oluşan çok sık ve geçit vermez ormanlarla örtülü olmasından ileri gelmektedir.
mindere çıkan ve grekoromen güreşi yapan ilk türk pehlivanı olduğu sanılmaktadır. 1885 yılında kırkpınar başpehlivanı olmuş; 1894 yılından itibaren avrupa ve abd'de devrin en ünlü güreşçileri ile güreşmiştir. 144 kilo sıkletindeki sporcu, 1.88 metre boyundaydı. abd turnesinden ülkesine dönerken bir gemi kazasında yaşamını yitirdi.
sinirlendirmişlerdir adamı niye kimse bunlara cevap yazmıyor diye hayıflanıyordur ve en büyük tepkinin iplememek olduğunun farkında değildir
kültür bilimidir. antropologlar tüm toplumları, kültürleri, insan kalıntılarını ve fiziksel, biyolojik yapılarını inceler. i̇nsanın iskelet, kafatası gibi fiziki yapısını araştıran antropoloji, insanlık tarihinin en eski dönemlerinin aydınlatılmasına yardımcı olur
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?