(deniz taşıtları için) Yönetmek, idare etmek.
Abramak işi, idare.
Eski çağlarda bazı hastalıklara iyi geldiğine inanılan büyülü söz.
Sihirbazların sıkça kullandığı büyülü söz.
Sihirbazların sıkça kullandığı büyülü söz.
Bozuk teraziyi dengelemek için hafif gelen kefeye konulan taş, demir, çivi gibi ağırlık, dara.
Bir değiş tokuşta üste verilen şey.
Bir değiş tokuşta üste verilen şey.
(gemi için) yanlamasına yanaşmak.
Bir deniz teknesinin başka bir tekneye, bir iskeleye veya bir rıhtıma yanını vererek yanaşması.
Bir satıcı veya kamu kuruluşu ile alıcılar arasında yapılan anlaşma.
Abone veya aboneler için kullanılabilecek kadar olan.
abone olmayı sağlamak..
peşin para ile belli bir süre için bir şeyi sürekli olarak almayıönceden üstlenmek.
peşin para ile belli bir süre için bir şeyi sürekli olarak almayısağlamak.
Önceden ödemede bulunarak süreli yayınlara alıcı olma işi.
Peşin para ile bir şeye belli bir süre için alıcı olan kimse.
Bir yere gitmeyi alışkanlık hâline getirmek.
Peşin para ile bir şeye belli bir süre için alıcı olan kimse.
Bir yere gitmeyi alışkanlık hâline getirmek.
abluka bölgesini zor kullanarak yarıp geçmek.
abluka kararından ve uygulamasından vazgeçmek.
genellikle denizden kuşatmak.
etrafınıçevirmek, bulunduğu yerden ayırmak.
ablukaya almak
etrafınıçevirmek, bulunduğu yerden ayırmak.
ablukaya almak
ablukayıdevam ettirmek.
şaşırmak, soğuk kanlılığını yitirmek, ipin ucunu kaçırmak.
şaşırmak, soğuk kanlılığınıyitirmek, ipin ucunu kaçırmak.
Yarım serenleri sağa, sola veya ortaya çevirmek için bunların ucuna bağlıbulunan donanım.
Uzunluğu 150, genişliği 4-10 kulaç olan bir balık ağı.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?