el emeğini satan teyze ile pazarlık yapmak

cayisallama
Geçenlerde yaşadığım ilin bir ilçesinde işim vardı. İşimi hallettim dönecem baktım bir amca kendi çapında bir pazar kurmuş ve sadece kendisi var başka da mal satan kimse yok. Şöyle pazarına bi göz attım irili ufaklı bir sürü şey var ama hepsinden en fazla iki ve ya üç tane şey var.

Sürekli tahin pekmez tüketen biri olarak evde pekmez bitmek üzereydi. Baktım amcam pekmez de satıyor.
-amca pekmez ne kadar dedim
-evladım ben 10 tl ye yaptım, sen 15 tl verirsen vereyim sana
amcamın bu söylemi beni benden aldı. Kapitalizmin girmediği bünyeler de varmış dedim kendi kendime. Peki dedim amcama. Halbuki pekmeze 25 Tl diyebilirdi. Sonra pazarlıkla en kötü 20 TL ye satardı bana. Zaten o pekmez marketlerde 30 Tl falan.

Şöyle bi göz attım pazara ihtiyacım olan olmayan ne varsa bir sürü şey aldım. Kullanacağım şeyleri aldım kullanmayacağım şeyleri hediye ettim.

Pekmezi iş yerine götürmüştüm dönüşte. Pekmezden anlayan bir abime sordum nasıl diye. Oldukça kaliteli yapmışlar yahu dedi. Daha da keyiflendim. İtiraf etmek gerekirse hayatımda yaptığım en anlamlı alış verişti.

Bi daha gidip bişeler alsam ya!

Edit: aha da o amca; /gorseller/yukle/images/img0268.jpg
kultabisi
etrafınızdaki yakın gördüğünüz insanlara sorun. çoğu mutsuzdur. mutsuzlukları için tonla sebep sıralarlar. kiminin işi ağırdır; kimi aile bireyleriyle kavgalıdır; kiminin parası yetmiyordur; kiminin sağlık sorunları vardır; kimi sevgilisinden ayrılmıştır...
bakın size bir tüyo vereyim. bu tüyoyu kendi hayatımda da defalarca uyguladım ve doğruluğuna şahit oldum ama fikir bana ait değil. gerçekliği bilimsel olarak kanıtlanmış bir olgu.
yapılan araştırmalar göstermiş ki, birine hediye vermek, birinden hediye almaktan daha mutlu ediyormuş insanı. daha doğrusu, daha uzun süreyle mutlu ediyormuş.
bunu sadece hediye olarak düşünmeyin. bir iyilik olarak da düşünebilirsiniz.
ihtiyar birine, karşıya geçerken yardım edip, poşetlerini taşıyın. yolda kalmış bir arabayı kenara doğru itmek için, sürücüye yardım edin. asansörde sıranızı sizden daha tombul ya da daha ihtiyar birine verin. araçla trafikte ilerlerken, karşıya geçmek için fırsat kollayan bir yayaya, aracınızı durdurarak yol verin. yolda yürürken çalışmakta olan temizlik görevlisine 'kolay gelsin.' deyin. avm'ye girerken, güvenlik görevlisine 'merhaba' deyin gülümseyerek. günlük hayatta çoklukla görmezden geldiğiniz insanlara, onların da varlıklarını farkettiğinizi bir şekilde hissettirin. dilenmek yerine geçimin sağlamak için bir şeyler satmaya çalışan insanlardan alışveriş yapın mesela. zeytin mi alacaksınız. 250 gram almayın, 500 gram alın. 10 lira mı tutuyor, 11 lira verin... ve karşınızda size gerçekten de içten bir şekilde gülümseyen insanın mutluluğunun size bulaşmasını sağlayın.
işe yarıyor. emin olun işe yarıyor. insana, sanki dünyadaki 7 milyar insandan farklı biriymişsiniz gibi hissettiriyor. yürümeye devam ederken, gülümsemeye de devam ettiğinizi farkediyorsunuz.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol

tag heuer carrera womens price montblanc timewalker 2017 replica watches rolex oyster perpetual datejust made in hong kong vintage heuer chronograph replica watches hublot 992703 price panerai limited edition 2015 replica ladies watches ulysse nardin watches platinum brand watches for ladies uk replica watches belfort watch kickstarter breitling yellow face chrono uk replica watches