kendisinin, 'iyi de kardeşim, atatürk ilah değildir demenin neresi hakaret?' şeklinde savunulması, bence olaya yüzeysel bakmak olur.
şöyle ki; ifadeyi bağlamından bağımsız olarak değerlendirecek olursak, tabii ki ifadede hakaret unsuru yoktur. ancak, olayın gerçekleştiği günü, gerçekleşme biçimini ve ifadeyi birlikte değerlendirdiğimizde, niyetin hakaret olduğu sonucuna ulaşabiliriz.
şöyle hayali bir örnek vereyim:
adamın birinin kızı evlenecek olsun. tam düğün gününde, kızın eski erkek arkadaşı düğün salonuna gelip, tam da nikahın kıyılacağı sırada, herkesin duyabileceği şekilde kızın babasına bakarak, 'ahmet bey. senin kızın bir orospu değil. genelevde ücret karşılığı hiç çalışmadı.' şeklinde bağırmış olsun.
olayı tek başına değerlendirecek olursak, adamın kullandığı ifadelerin hiçbirisi hakaret suçu kapsamına girmezmiş gibi görünüyor. ancak, o ifadeyi kullanan kişinin geçmişi, o ifadeyi neden kullandığı gibi verilerle birlikte değerlendirildiğinde, esas kastın hakaret olduğu çok net anlaşılabiliyor.
bu olayda da, benzer bir durum var bana göre. birçok insanın saygı duyduğu tarihi bir kişiliğin ölüm yıldönümünde yapılan anma törenlerinde, kalabalıkların önünde böyle bir şey söylerseniz bunun iki amacı vardır:
1- kalabalıkları provoke etmek
2- örtülü biçimde hakaret etmek
normalde atatürk'ü ilah olarak görmeyen bir topluluğa, 'atatürk ilah değildir.' diye bağırıldığında, aslında o cümleyle kastedilen şey: 'atatürk ilah değil ama siz ona tapıyorsunuz. yani atatürk sizin putunuz.'dur.
bu da dört başı mamur bir hakarettir bana göre.
olayın bir de şöyle bir boyutu var.
velev ki, bazı insanlar atatürk'e tapıyor olsun. bundan bize ne? bu dünyada makarnaya bile tapan insanlar yok mu? japonya'da penise tapan insanlar var. ateşe tapanlar, puta tapanlar, güneşe tapanlar, aya tapanlar... var oğlu var... kimin neye ya da kime tapması gerektiğinin kararını biz mi vereceğiz?
tersinden düşünelim. tam cuma namazı saatinde, adamın biri caminin önünde, 'allah yok. din yalan.' diye bağırsa, oradaki kalabalık bunu yapanı provokatör olarak görmez mi? bu ifadeyi inancına yapılmış bir hakaret olarak görmez mi?
eee aradaki fark ne? 'ama onda dine hakaret var.' demeyin. belki adamın dini de civcive tapmaktır.
hülasa, herkes kendi işine baksın kardeşim. allah'tan daha mı iyi bileceğiz? 'benim dinim bana, senin dinin sana.' diyen bir dinin mensubunun, kalkıp böyle atraksiyonlara girmesinin iki sebebi olabilir:
ya aşırı cahildir ya da provokatördür.
bence bu olayda her ikisi de...
Farklı bir açı tabi. Ancak düzlemler aynı değil gibi. Ne kadının toplumdaki yeri ne Atatürk ün toplumdaki yeri.