El kadar bebelerin yaşadığı psikolojiyi bi anlamaya çalışın ki anlayabileceğinizi hiç sanmıyorum ondan sonra konuşun bence, Empati yapabilen insan sayısı çok az. Açık ve net bir şekilde sorun kendinize benim küçücük kardeşimin çocuğumun başına böyle bir şey gelse ne hissederim diye. Hissedemediniz mi? El kadar bebesi tecavüze uğrayan bir insanla konuşun. Yine mi olmadı? O küçücük çocuğun gözlerine bakın ve yaşadıklarını düşünün o zaman iliklerinize kadar hissedersiniz. İlla yaşamanız mı lazım bir acıyı anlayabilmek için?
ensar vakfı'nı inadına destekleyeceğiz
'' Ak Parti savunuyor, koruyor '' dedikleri tecavüzcü 508 yıl hapis cezası aldı..
bunlar dün pkk terörü için de; '' ak parti seçilene kadar terör devam eder '' diyorlardı ..
ancak ne bir utanmaz yüzleri vardır ne de bir özürleri .. işleri güçleri çamurdur ..
bunlar dün pkk terörü için de; '' ak parti seçilene kadar terör devam eder '' diyorlardı ..
ancak ne bir utanmaz yüzleri vardır ne de bir özürleri .. işleri güçleri çamurdur ..
(bkz: 5 ay görev yapıp vakıftan ayrılan öğretmenin yaptığı iğrenç rezillik yüzünden tüm vakfın adını lekelemeye çalışmak)
alışkın olduğumuz seneryolardan biri sadece. bu bana, bir zamanlar fadime şahinler üzerinden yürüyüp tüm başörtülülere iğrenç yaftalar yapıştıran güruhu hatırlattı.
oyuncular farklı
zaman farklı
ama seneryo hala aynı
azıcık yaratıcı olun ya, alıştık, kesmiyor bizleri bu tip oyunlar. (u::D )dediğim durum
(bkz: solcu zihniyet)
edit: inatta murat olmaz. inadına destekleyeceğiz de ne demek. desteklemeye devam edeceğiz demek istemiş olmalı.
alışkın olduğumuz seneryolardan biri sadece. bu bana, bir zamanlar fadime şahinler üzerinden yürüyüp tüm başörtülülere iğrenç yaftalar yapıştıran güruhu hatırlattı.
oyuncular farklı
zaman farklı
ama seneryo hala aynı
azıcık yaratıcı olun ya, alıştık, kesmiyor bizleri bu tip oyunlar. (u::D )dediğim durum
(bkz: solcu zihniyet)
edit: inatta murat olmaz. inadına destekleyeceğiz de ne demek. desteklemeye devam edeceğiz demek istemiş olmalı.
( çocuklar ne idüğü belirsiz (!) ensar vakfında değil de modern ve laik çyd evlerinde kalsaydı bu denli problem etmeyecek yazar beyanları)
(bkz: yav he he)
(bkz: vakıf çok güzel sen de gelsenee)
sizin vicdanınız, (gbkz:adalet bakanlığı cinsel sapkınlığın haritasını çıkartsın) dediğimiz yerlerde susacak kadardır anca. böyle bir konuda vicdandan bahsedip siyasi fikirlerinizle eleştiri yapıyorsunuz. samimi olsaydınız birini karalarken ötekinde susmazdınız.
(bkz: bi git allasen)
(bkz: yav he he)
(bkz: vakıf çok güzel sen de gelsenee)
sizin vicdanınız, (gbkz:adalet bakanlığı cinsel sapkınlığın haritasını çıkartsın) dediğimiz yerlerde susacak kadardır anca. böyle bir konuda vicdandan bahsedip siyasi fikirlerinizle eleştiri yapıyorsunuz. samimi olsaydınız birini karalarken ötekinde susmazdınız.
(bkz: bi git allasen)
çok basit bir soru sorayım size: şahit olmadığınızdan eminim ama duyumlarınızı da kabul edeceğim. şimdiye kadar türkiye'de tek celsede sonuçlanan bir dava duydunuz mu?
bakın yıllar süren, zaman aşımına uğrayan davaları geçtim. bu ülkede anlaşmalı boşanma davalarının bir kısmı bile ilk celsede sonuçlanmaz. hakim, 'gidin biraz düşünün, bir dahaki celsede karar veririm.' diye yollar.
biri çıkıp birini öldürse, suçunu itiraf etse, cinayet silahını teslim etse vs. o dava yine de ilk celsede sonuçlanmaz.
peki bu dava niye böylesine inanılmaz biçimde tek celsede bitiverdi? hakim neden, dava dosyasının genişletilmesi talebini kabul etmedi?
düşünün bakalım, bir cevap bulabilecek misiniz?
(tabii, 'düşünün' derken, düşünebilme yetisi olanlara söylüyorum. bazı parti ve kişilerin paralı mı parasız mı olduğundan emin olamadığım tetikçilerinden böyle bir şey istemek, onlar için haksızlık benim için de aptallık olur.)
evet, ne diyorduk? düşününce bir cevap bulabildiniz mi?
ben kendi cevabımı vereyim:
'tamam işte. oldu da bitti maşallah. gördüğünüz gibi, pis kaka tecavüzcü 508 yıl ceza aldı. ensar vakfı da böylece aklanmış oldu. ensar vakfının bu işlerle ne alakası olur zaten canım... hadi bakalım herkes işinin başına.' diyebilmek için.
aaa ne tesadüf, benzeri söylenmiş bile. hem de bu sözlükte.
...
sözlükte epey eğitimci var. şimdi ikinci soruyu sorayım eğitimcilere. yiboların (yatılı ilköğretim bölge okulu) ilkokul kısımlarının yatılıkları kaldırıldı. yani birkaç senedir, yibo'ların ilkokul kısımları yatılı öğrenci almıyor. o yaştaki çocukların yatılı öğrenci olmasının doğru olmadığından hareketle, ilkokul öğrencileri taşımalı eğitim kapsamına alındı (ki bana göre doğru bir uygulama). peki, devlet yatılı ilkokul öğrencisi almazken, ne idüğü belirsiz vakıfların, yine ne idüğü belirsiz evlerinde yatılı ilkokul öğrencisi barındırmalarının açıklaması ne olabilir? acaba, 'devlet ilkokul öğrencilerini vakıfların eline bırakmak için yatılılığı kaldırmış olabilir mi acaba?' diye sorsak, çok mu abartılı davranmış oluruz?
ve bakın, daha da kötüsü, bu vakıf yurtlarının tamamı, devletin denetiminin dışında. yani denetlenmiyorlar. buralarda kimler çalışıyor, neler öğretiliyor, hangi şartlarda kalınıyor bilinmiyor. mahalledeki bakkal dükkanı bile denetlenirken, okullardaki kantinlerde satılan malzemeler bile denetlenirken, el kadar bebelerin yasa dışı biçimde teslim edildiği yurtlar denetlenmiyor.
ensar vakfını inadına destekleyin bakalım.
yeni bir tecavüz olursa, o tecavüzcüyü de hemen ilk celsede 1000 yıla çarptırır, 'bakın gördünüz mü. tecavüzcülere acımayız. ensar vakfı çok cici.' der, kamuoyunun gazını alırsınız nasılsa.
vicdanınızın olduğuna ufacık bir ümidim olsaydı, 'vicdanınıza sorun' derdim ama olmadığını mütemadiyen ispatlıyorsunuz.
bakın yıllar süren, zaman aşımına uğrayan davaları geçtim. bu ülkede anlaşmalı boşanma davalarının bir kısmı bile ilk celsede sonuçlanmaz. hakim, 'gidin biraz düşünün, bir dahaki celsede karar veririm.' diye yollar.
biri çıkıp birini öldürse, suçunu itiraf etse, cinayet silahını teslim etse vs. o dava yine de ilk celsede sonuçlanmaz.
peki bu dava niye böylesine inanılmaz biçimde tek celsede bitiverdi? hakim neden, dava dosyasının genişletilmesi talebini kabul etmedi?
düşünün bakalım, bir cevap bulabilecek misiniz?
(tabii, 'düşünün' derken, düşünebilme yetisi olanlara söylüyorum. bazı parti ve kişilerin paralı mı parasız mı olduğundan emin olamadığım tetikçilerinden böyle bir şey istemek, onlar için haksızlık benim için de aptallık olur.)
evet, ne diyorduk? düşününce bir cevap bulabildiniz mi?
ben kendi cevabımı vereyim:
'tamam işte. oldu da bitti maşallah. gördüğünüz gibi, pis kaka tecavüzcü 508 yıl ceza aldı. ensar vakfı da böylece aklanmış oldu. ensar vakfının bu işlerle ne alakası olur zaten canım... hadi bakalım herkes işinin başına.' diyebilmek için.
aaa ne tesadüf, benzeri söylenmiş bile. hem de bu sözlükte.
...
sözlükte epey eğitimci var. şimdi ikinci soruyu sorayım eğitimcilere. yiboların (yatılı ilköğretim bölge okulu) ilkokul kısımlarının yatılıkları kaldırıldı. yani birkaç senedir, yibo'ların ilkokul kısımları yatılı öğrenci almıyor. o yaştaki çocukların yatılı öğrenci olmasının doğru olmadığından hareketle, ilkokul öğrencileri taşımalı eğitim kapsamına alındı (ki bana göre doğru bir uygulama). peki, devlet yatılı ilkokul öğrencisi almazken, ne idüğü belirsiz vakıfların, yine ne idüğü belirsiz evlerinde yatılı ilkokul öğrencisi barındırmalarının açıklaması ne olabilir? acaba, 'devlet ilkokul öğrencilerini vakıfların eline bırakmak için yatılılığı kaldırmış olabilir mi acaba?' diye sorsak, çok mu abartılı davranmış oluruz?
ve bakın, daha da kötüsü, bu vakıf yurtlarının tamamı, devletin denetiminin dışında. yani denetlenmiyorlar. buralarda kimler çalışıyor, neler öğretiliyor, hangi şartlarda kalınıyor bilinmiyor. mahalledeki bakkal dükkanı bile denetlenirken, okullardaki kantinlerde satılan malzemeler bile denetlenirken, el kadar bebelerin yasa dışı biçimde teslim edildiği yurtlar denetlenmiyor.
ensar vakfını inadına destekleyin bakalım.
yeni bir tecavüz olursa, o tecavüzcüyü de hemen ilk celsede 1000 yıla çarptırır, 'bakın gördünüz mü. tecavüzcülere acımayız. ensar vakfı çok cici.' der, kamuoyunun gazını alırsınız nasılsa.
vicdanınızın olduğuna ufacık bir ümidim olsaydı, 'vicdanınıza sorun' derdim ama olmadığını mütemadiyen ispatlıyorsunuz.
(gbkz:Akp muğla milletvekili nihat öztürk)'ün cümlesi.
Buyrun:http://gazeteport.com/2016/akp-ensar-icin-gogsunu-siper-eder-31990/
Varsa bir (gbkz:ohaa)nızı daha alırım.
Buyrun:http://gazeteport.com/2016/akp-ensar-icin-gogsunu-siper-eder-31990/
Varsa bir (gbkz:ohaa)nızı daha alırım.
Bu gün bu duruşmayı bizzatihi takip eden bir avukat arkadaşımın ağzından detaylı olarak dinledim. Dinlerken tüylerim ürperdi. Dinlediğim kişiyi az tarif etmem gerekirse bilime dayalı, vicdanlı, adaleti çoğunlukla savunmuş, bu olayın yaşandığı yere görüş olarak çok uzak olmayan (yakın da değil) biri.
Sorularım;
1-Abi bir değil iki değil 45 kişi diyorlar? Bu nedir? Hadi bir iki olsa bi şekilde anlam verilebilir çocuklar korktu diye ama 45 adam bildiğin şirketleşmiş?
2- Bu adamın duyduğu bu arzu istek bizim kadınlara (cinsiyetim erkek) duyduğumuz gibi bir durum mu? bu bir hastalık mı? Erkeğin erkeğe kadının kadına duymasından farklı bir durum mu? Eşcinseller bu duruma ne diyor?
3- Vakfın etkilenmesi, vakfın denetim mekanizmasının durumu bu kadar vahim mi?
4- Vakıfa yakın olan insanlar ve iktidara yakın olan insanlar neden alttan almıyorlar ve vakfa saldırıymış gibi direk tepki veriyorlar?
5-Bu adam gibi kaç kişi var? Bunun tesbiti ceza alan adam yargılanırken bilir kişi raporunda var mı? Mümkün mü?
6- Çocuklar bunu neden ailelerine söylememiş? ve buna benzer bir sürü soru.
7- ilk duruşmadan alınan karar ve hapis cezası nedir?
Cevaplar (İstediğim sorudan başlamayacağım)
1- Olayın aslı şu. Bu adama tam bir pislik tam bir mahlukat. İşlediği çok büyük bir suç. Öncelikle 45 kişi değil 10-15 kişi civarında. (sanırım bu sayı direk tecavüz sayısı). Ensar vakfının kendi yurdunun içerisinde gelişmemiş olaylarının çoğu. Hatta belki hiç yoktur yurdun içerisinde direk gelişen. Adam yurda hoca olarak başlıyor. Oradan gözüne bir kaç çocuk kestiriyor kişilik olarak zayıf ve kullanabileceği cinsten. Bi kaç ay sonra başka bir yurda tayin aldırıyor kendini gittiği başka yurda o çocukları da aldırıyor. Bu duruma aileler çocuklar hocasını seviyor ondan geçti gözüyle bakıyor. Sonra kendine bir ev tutuyor karaman da. Çocuklar oraya derse gidiyor ilk başlarda önceki yurttan getirdiklerini orada infal ediyor. Sonra yine başka bir yurda tayin aldırıyor gelmeden önceki yurttan yine aynı şekilde yapıyor ve olayın basit bir biçimde ortaya çıkmasını engelliyor.
Görüş olarak iktidar partisinin görüşünde olup olmadığı muallak. Görüşü de önemli değil yaptığı şeyin yanında ama iktidar partisini ve vakfı görüş olarak muazzam şekilde yansıtıyor ve sahiplendiğini her mecrada öne çıkarıyor. Örneğin çanakkale programını almak için uğraşıyor mesela. SAyı 45 falan değil daha az ama taciz olarak tam bir sayı yok belki daha fazladır. 45 göstermelik bir rakam. taciz belik 70 tir ama tecavüz olayı sanırım belli.
2-Bu konuyla ilgili bilgim yok. Eşcinseller duruma normal karşı cinse ilgi duyanlardan daha sert bakıyormuş. Erkeğin kadına kadının erkeğe duyduğu ilgi normal ve iç güdüsel. Bir kalça erkeği hareketlendirebilir ama bunun durum anladığım kadaryıla bir tramva ya küçükken başına geldi ya da kendi kendine oluşturdu. Muhtemelen başına geldi küçükken o da onun yansımasını yapıyor. Psikologa sormak lazım.
3-Vakfın bu durumdan haberi yok ilk başlarda hatta gazeteci ortaya çıkarana kadar. Sağ cenahta bu durumlar hiç ihtimal dahilinde bile değildir. Bu durumdan kimseden şüphelenmez bile adamlar burada haklı belki vakıf olarak ama hataları olay ortaya çıkınca medyadan kaçmaları çok ama çok büyük hata. Bu hata yetmezmiş gibi vakfın karizması çökmesin diye aldıkları destekte (siyasi veya kişiler) başka bir hata. Sorunun çözümünü engelliyor. Denetim mekanizması çokta iyi işlemiyormuş demek ki. Ayrıca olay adamın tuttuğu evde geçmiş çoğunlukla ve anlama şansları çok düşük ayrıca çocukların itirafları olmayınca üzerine düşmemişler. Adamın evinden bile haberleri yokmuş sanırım.
4- olayı ortaya çıkaran habercinin yavş...lığından kaynaklı durum azcık. Gazeteler bizim ülkemizde siyasi parti savunucuları, ideolojilere hizmet amacı taşıyan sloganlar olduğu için diğer tarafın tepki alması normal. Bu ve buna benzer kavgalar bitmez. Gazeteci mükemmel bir hayra vesile olmuş ve bir pislik ortaya çıkmış ama bu gazeteci iktidara olayı mal edince ve diğer siyasi partiler destek verince aynı vakfın tabanı ve çoğunlunun dahil olduğu parti bizim mahallenin çocuğunu dövüyorlar diye adamı ve suçunu unutup vakfı korumaya çalışıyorlar. Bu anlam verilemez bir durum ve kattiyen doğru değil. Vakıf itibar mı kaybedecek kaybetsin abi. Bu olay içerisinde gerçekleşmişse varsın kaybetsin. Bu büyük bir utanç bunun hiç bir savunması olamaz. Karşı taraf kişiyi bırakıp vakfa saldırsa bile bu böyle olması gerekiyor. Hata var hemde çok.
Diğer taraf açısından ise diyecek tek şey var edep ya hu! Problem olan şey ise olayın mağdurlarından çok iki tarafın kavga ederken malzemeye konu olmuş garipleri umursamamaları ve ensar vakfını konuşmaları. Çocuklar ve durumları, ailelerinin durumları mevzu bahis bile değil.
5-Detaylarını bilmiyorum. Gazeteleri karıştırmak lazım dosyaya bakmak lazım.
6- Çocuklara yapılan baskı,korkutma,çocukların yaşadığı travma ve utanç engellemiş.
7- Olayın ilk duruşmada çözülmesinin çoğunluğu siyasi iktidarın baskısındandır kuvvetle muhtemel. Bu olayın daha fazla dallanıp budaklanmaması için ellerinden geleni yapmıştır avukatları. Delilleri bulmuşlarıdır, adamı itirafa sevk etmişlerdir ve buna benzer şeyler. Ayrıca vicdanları erken gelen adaletle soğutmaktır amaç. Ancak diğer tarafın avukatları bu olayın gündemde kalması için duruşma ve iddiaları bile okumamışlar. Duruşmanın uzaması için ellerinden geleni yapmışlar ama karar çıkmış.
Sorularım;
1-Abi bir değil iki değil 45 kişi diyorlar? Bu nedir? Hadi bir iki olsa bi şekilde anlam verilebilir çocuklar korktu diye ama 45 adam bildiğin şirketleşmiş?
2- Bu adamın duyduğu bu arzu istek bizim kadınlara (cinsiyetim erkek) duyduğumuz gibi bir durum mu? bu bir hastalık mı? Erkeğin erkeğe kadının kadına duymasından farklı bir durum mu? Eşcinseller bu duruma ne diyor?
3- Vakfın etkilenmesi, vakfın denetim mekanizmasının durumu bu kadar vahim mi?
4- Vakıfa yakın olan insanlar ve iktidara yakın olan insanlar neden alttan almıyorlar ve vakfa saldırıymış gibi direk tepki veriyorlar?
5-Bu adam gibi kaç kişi var? Bunun tesbiti ceza alan adam yargılanırken bilir kişi raporunda var mı? Mümkün mü?
6- Çocuklar bunu neden ailelerine söylememiş? ve buna benzer bir sürü soru.
7- ilk duruşmadan alınan karar ve hapis cezası nedir?
Cevaplar (İstediğim sorudan başlamayacağım)
1- Olayın aslı şu. Bu adama tam bir pislik tam bir mahlukat. İşlediği çok büyük bir suç. Öncelikle 45 kişi değil 10-15 kişi civarında. (sanırım bu sayı direk tecavüz sayısı). Ensar vakfının kendi yurdunun içerisinde gelişmemiş olaylarının çoğu. Hatta belki hiç yoktur yurdun içerisinde direk gelişen. Adam yurda hoca olarak başlıyor. Oradan gözüne bir kaç çocuk kestiriyor kişilik olarak zayıf ve kullanabileceği cinsten. Bi kaç ay sonra başka bir yurda tayin aldırıyor kendini gittiği başka yurda o çocukları da aldırıyor. Bu duruma aileler çocuklar hocasını seviyor ondan geçti gözüyle bakıyor. Sonra kendine bir ev tutuyor karaman da. Çocuklar oraya derse gidiyor ilk başlarda önceki yurttan getirdiklerini orada infal ediyor. Sonra yine başka bir yurda tayin aldırıyor gelmeden önceki yurttan yine aynı şekilde yapıyor ve olayın basit bir biçimde ortaya çıkmasını engelliyor.
Görüş olarak iktidar partisinin görüşünde olup olmadığı muallak. Görüşü de önemli değil yaptığı şeyin yanında ama iktidar partisini ve vakfı görüş olarak muazzam şekilde yansıtıyor ve sahiplendiğini her mecrada öne çıkarıyor. Örneğin çanakkale programını almak için uğraşıyor mesela. SAyı 45 falan değil daha az ama taciz olarak tam bir sayı yok belki daha fazladır. 45 göstermelik bir rakam. taciz belik 70 tir ama tecavüz olayı sanırım belli.
2-Bu konuyla ilgili bilgim yok. Eşcinseller duruma normal karşı cinse ilgi duyanlardan daha sert bakıyormuş. Erkeğin kadına kadının erkeğe duyduğu ilgi normal ve iç güdüsel. Bir kalça erkeği hareketlendirebilir ama bunun durum anladığım kadaryıla bir tramva ya küçükken başına geldi ya da kendi kendine oluşturdu. Muhtemelen başına geldi küçükken o da onun yansımasını yapıyor. Psikologa sormak lazım.
3-Vakfın bu durumdan haberi yok ilk başlarda hatta gazeteci ortaya çıkarana kadar. Sağ cenahta bu durumlar hiç ihtimal dahilinde bile değildir. Bu durumdan kimseden şüphelenmez bile adamlar burada haklı belki vakıf olarak ama hataları olay ortaya çıkınca medyadan kaçmaları çok ama çok büyük hata. Bu hata yetmezmiş gibi vakfın karizması çökmesin diye aldıkları destekte (siyasi veya kişiler) başka bir hata. Sorunun çözümünü engelliyor. Denetim mekanizması çokta iyi işlemiyormuş demek ki. Ayrıca olay adamın tuttuğu evde geçmiş çoğunlukla ve anlama şansları çok düşük ayrıca çocukların itirafları olmayınca üzerine düşmemişler. Adamın evinden bile haberleri yokmuş sanırım.
4- olayı ortaya çıkaran habercinin yavş...lığından kaynaklı durum azcık. Gazeteler bizim ülkemizde siyasi parti savunucuları, ideolojilere hizmet amacı taşıyan sloganlar olduğu için diğer tarafın tepki alması normal. Bu ve buna benzer kavgalar bitmez. Gazeteci mükemmel bir hayra vesile olmuş ve bir pislik ortaya çıkmış ama bu gazeteci iktidara olayı mal edince ve diğer siyasi partiler destek verince aynı vakfın tabanı ve çoğunlunun dahil olduğu parti bizim mahallenin çocuğunu dövüyorlar diye adamı ve suçunu unutup vakfı korumaya çalışıyorlar. Bu anlam verilemez bir durum ve kattiyen doğru değil. Vakıf itibar mı kaybedecek kaybetsin abi. Bu olay içerisinde gerçekleşmişse varsın kaybetsin. Bu büyük bir utanç bunun hiç bir savunması olamaz. Karşı taraf kişiyi bırakıp vakfa saldırsa bile bu böyle olması gerekiyor. Hata var hemde çok.
Diğer taraf açısından ise diyecek tek şey var edep ya hu! Problem olan şey ise olayın mağdurlarından çok iki tarafın kavga ederken malzemeye konu olmuş garipleri umursamamaları ve ensar vakfını konuşmaları. Çocuklar ve durumları, ailelerinin durumları mevzu bahis bile değil.
5-Detaylarını bilmiyorum. Gazeteleri karıştırmak lazım dosyaya bakmak lazım.
6- Çocuklara yapılan baskı,korkutma,çocukların yaşadığı travma ve utanç engellemiş.
7- Olayın ilk duruşmada çözülmesinin çoğunluğu siyasi iktidarın baskısındandır kuvvetle muhtemel. Bu olayın daha fazla dallanıp budaklanmaması için ellerinden geleni yapmıştır avukatları. Delilleri bulmuşlarıdır, adamı itirafa sevk etmişlerdir ve buna benzer şeyler. Ayrıca vicdanları erken gelen adaletle soğutmaktır amaç. Ancak diğer tarafın avukatları bu olayın gündemde kalması için duruşma ve iddiaları bile okumamışlar. Duruşmanın uzaması için ellerinden geleni yapmışlar ama karar çıkmış.
--- (gbkz: spoiler) ---
ensar vakfı ne yapmış?
--- (gbkz: spoiler) ---
ensar vakfı ne yapmış?
--- (gbkz: spoiler) ---
@8 sen kavga edecek insan arıyorsun da o ben değilim. Ben çocuktan bahsediyorum sen hala vakıf derdindesin. Sabaha kadar yazsam da anlamayacaksın. Hayatta başarılar sana.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?