Miktarı saptanarak ödemesi ileriki bir tarihte yapılacak olan bir
borcun, söz konusu tarihten önce ödenen kısmı veya belirli bir sürenin
geçmesinden sonra geri alınacak parayı ifade eder.
Kişi ve kuruluşların ellerinde fiilen bulunan para miktarının,
belirli bir dönemde para piyasasının dışına çıkan veya alışverişlerde kullanılmayan
bölümüdür.
belirli bir dönemde para piyasasının dışına çıkan veya alışverişlerde kullanılmayan
bölümüdür.
Bir üretim biriminde mevcut olup kullanılmayan
kapasitedir. Ayrıca üretim miktarının üretim biriminin kapasitesinin altında olması
durumunda, iki miktar arasındaki fark anlamına da gelmektedir. Atıl kapasitenin
oluşmasındaki başlıca nedenler arasında, hatalı piyasa araştırmaları sonucu
kurulmuş yüksek kapasiteleri, konjonktürel talep yetersizliklerini, hammadde
teminindeki güçlükleri sayabiliriz.
kapasitedir. Ayrıca üretim miktarının üretim biriminin kapasitesinin altında olması
durumunda, iki miktar arasındaki fark anlamına da gelmektedir. Atıl kapasitenin
oluşmasındaki başlıca nedenler arasında, hatalı piyasa araştırmaları sonucu
kurulmuş yüksek kapasiteleri, konjonktürel talep yetersizliklerini, hammadde
teminindeki güçlükleri sayabiliriz.
Atık, çıktıların bir parçası haline gelmeyen girdilerdir. İlk maddedeki
buharlaşma, çekme vb. nedenlerle oluşan veya kalıntı biçiminde oluşan üretim
kayıpları örnek gösterilebilir.
buharlaşma, çekme vb. nedenlerle oluşan veya kalıntı biçiminde oluşan üretim
kayıpları örnek gösterilebilir.
Bir ülkede, o ülkenin banknot emisyonunda yetkili bankası,
genellikle merkez bankası tarafından çıkarılan kağıt paralar ile hazine tarafından
çıkarılan bozukluk paraların toplamıdır.
genellikle merkez bankası tarafından çıkarılan kağıt paralar ile hazine tarafından
çıkarılan bozukluk paraların toplamıdır.
Cari likit aktiflerinin (nakitler, hemen satılabilir
tahviller, vb.) cari borçlara oranıdır. Nakte en hızlı dönüşen kalemler ile yapılan bu
likidite ölçüsü aşağıdaki formülle heseplanabilir: Hazır Değerler + Menkul Değerler
Cüzdanı + Tic. Alacaklar + Diğer Alacaklar / KV Borçlar.
tahviller, vb.) cari borçlara oranıdır. Nakte en hızlı dönüşen kalemler ile yapılan bu
likidite ölçüsü aşağıdaki formülle heseplanabilir: Hazır Değerler + Menkul Değerler
Cüzdanı + Tic. Alacaklar + Diğer Alacaklar / KV Borçlar.
Döviz piyasasındaki ya da ülkeler arasındaki faiz oranlarındaki
farktan yararlanmak üzere fonların kısa vadeli ve hızlı hareketlerini ifade eden bir
terimdir. Örneğin New York’ta 1 Euro 1.50 Dolar’dan işlem görürken, Londra’da 1
Euro 1.75 Dolar’dan görüyorsa, arbitraj getirisi sağlamak isteyen kurumlar New
York’ta dolar karşılığında Euro satın alır ve bu Euroları Londra’da satarlar Değişik
piyasalarda oluşan fiyat farklılıklarından yararlanmak sebebiyle yapılan hisse
senedi, değerli maden ve evrak işleri de arbitraj kapsamına girer.
Arz yönlü ekonomi yaklaşımı:Ekonominin gelişimini üretim tarafında görerek
üretimin artırılması için vergi indirimleri, deregülasyon, liberalizasyonu savunan
yaklaşım.
farktan yararlanmak üzere fonların kısa vadeli ve hızlı hareketlerini ifade eden bir
terimdir. Örneğin New York’ta 1 Euro 1.50 Dolar’dan işlem görürken, Londra’da 1
Euro 1.75 Dolar’dan görüyorsa, arbitraj getirisi sağlamak isteyen kurumlar New
York’ta dolar karşılığında Euro satın alır ve bu Euroları Londra’da satarlar Değişik
piyasalarda oluşan fiyat farklılıklarından yararlanmak sebebiyle yapılan hisse
senedi, değerli maden ve evrak işleri de arbitraj kapsamına girer.
Arz yönlü ekonomi yaklaşımı:Ekonominin gelişimini üretim tarafında görerek
üretimin artırılması için vergi indirimleri, deregülasyon, liberalizasyonu savunan
yaklaşım.
Bir malın üretiminde, ne ilk aşamada kullanılan, ne de
son ürün olan maldır. Aramal, başka bir malın üretiminde girdi olarak kullanılmak
üzere üretilir. Bir malın hem aramal, hem de son ürün olması da mümkündür.
son ürün olan maldır. Aramal, başka bir malın üretiminde girdi olarak kullanılmak
üzere üretilir. Bir malın hem aramal, hem de son ürün olması da mümkündür.
Sermaye piyasası faaliyetlerinde bulunmak üzere,
Sermaye Piyasası Kurulu tarafından aracılık yetkisi verilmiş anonim ortaklıklardır.
Sermaye Piyasası Kurulu tarafından aracılık yetkisi verilmiş anonim ortaklıklardır.
Yıl sonundan başka zamanlarda düzenlenmiş hesap durumlarıdır.
Ara Finansman: İşletme faaliyeti esnasında beliren ve daha önce kaynak tahsis
edilmemiş ihtiyaçlara gerekli fonların ayrılmasıdır.
Ara Finansman: İşletme faaliyeti esnasında beliren ve daha önce kaynak tahsis
edilmemiş ihtiyaçlara gerekli fonların ayrılmasıdır.
Sermaya şirketlerinde ortakların ödenmemiş sermayeyi tamamlamaya davet
edilmesidir.
edilmesidir.
Gümrük vergisine konu olup, henüz vergi ve resimleri
ödenmemiş malların korunduğu, gerekiyorsa küçük tamamlayıcı işlemlerin yapıldığı
gümrük binalarına yakın olan bir tür depodur.
ödenmemiş malların korunduğu, gerekiyorsa küçük tamamlayıcı işlemlerin yapıldığı
gümrük binalarına yakın olan bir tür depodur.
Kartel, tekel, tröst oluşturmayı yasaklayan kanunlara denir. İlk
olarak 1890 yılında ABD’de uygulandı. ABD’de oluşan ve çok büyük güç kazanan
bazı şirketler bu kanunlar sonucu küçük parçalara ayrılmak zorunda kaldı.
olarak 1890 yılında ABD’de uygulandı. ABD’de oluşan ve çok büyük güç kazanan
bazı şirketler bu kanunlar sonucu küçük parçalara ayrılmak zorunda kaldı.
Dış ticarette bazı ülkelerin ihraç
ürünlerinde damping yaparak haksız rekabeti engellemek, ithalatçı ülkenin yerli ürün
fiyat dengesini korumak amacıyla uygulanan gümrük vergisi türüdür.
ürünlerinde damping yaparak haksız rekabeti engellemek, ithalatçı ülkenin yerli ürün
fiyat dengesini korumak amacıyla uygulanan gümrük vergisi türüdür.
Taahhütleri yerine getirmek için hazır bulundurulan paradır.
Ayrıca emisyon yapmaya yetkili bankaların çıkardıkları banknotlara karşılık
kasalarında hazır bulundurdukları gümüş ve altın paraların toplam mevcuttur.
Ankes Oranı (encaisse rate) :Bir bankanın mevduatı ile her an ödemeye hazır
bulunduğu likit aktif arasındaki orandır. Bu oran genellikle, ilgili ülkedeki yasal
mevzuat ile düzenlenir. Bu düzenleme ekonominin genel gelişimi doğrultusunda
yapılır.
Ayrıca emisyon yapmaya yetkili bankaların çıkardıkları banknotlara karşılık
kasalarında hazır bulundurdukları gümüş ve altın paraların toplam mevcuttur.
Ankes Oranı (encaisse rate) :Bir bankanın mevduatı ile her an ödemeye hazır
bulunduğu likit aktif arasındaki orandır. Bu oran genellikle, ilgili ülkedeki yasal
mevzuat ile düzenlenir. Bu düzenleme ekonominin genel gelişimi doğrultusunda
yapılır.
Üzerinden faiz hesaplanacak olan esas para veya ödünç
olarak verilen paranın aslı (Re’sül-mal) anlamlarına gelmektedir.
olarak verilen paranın aslı (Re’sül-mal) anlamlarına gelmektedir.
Düzenli ödemeleri gerçekleştirmek (bir borcun
ödenmesi, bir makinenin yenilenebilmesi, vb.) amacıyla oluşturulan fondur.
Amortisman Karşılıkları (capital consumption allowances) :Sermaye mallarının
zaman içinde aşınma, eskime yıkıma uğrama gibi nedenlerle elden çıkmasına
karşılık olarak ayırılan paylardır.
ödenmesi, bir makinenin yenilenebilmesi, vb.) amacıyla oluşturulan fondur.
Amortisman Karşılıkları (capital consumption allowances) :Sermaye mallarının
zaman içinde aşınma, eskime yıkıma uğrama gibi nedenlerle elden çıkmasına
karşılık olarak ayırılan paylardır.
Belirli bir mal veya hizmetin ihraç ve ithaline getirilen
yasaklamadır.
yasaklamadır.
Bir ülkedeki kamu yararına kullanılan ulaştırma, enerji, iletişim gibi sermaye
varlıkların tümüdür.
varlıkların tümüdür.
Ulusal para biriminin satınalma gücünün belirli sabit miktar bir altın
cinsindinden tanımlandığı para sistemidir.1821’de İngiltere’de başlayan uygulama
1850’lerde Fransa ve ABD, 1870’lerde de Almanya, İtalya ve Belçika’da uygulanmaya başladı. 19. yüzyılın sonlarında da diğer ülkelerde yaygınlaştı. 1. Dünya Savaşı
yıllarında da uygulama sona erdi. Altın Standartı uygulamasında; ödemeler dengesi
açık veren ülkelerde fiyatların düşmek yerine artırdığı, yabancı sermayenin
spekülatif rol oynadığı gerekçeleriyle eleştiriliyordu.
cinsindinden tanımlandığı para sistemidir.1821’de İngiltere’de başlayan uygulama
1850’lerde Fransa ve ABD, 1870’lerde de Almanya, İtalya ve Belçika’da uygulanmaya başladı. 19. yüzyılın sonlarında da diğer ülkelerde yaygınlaştı. 1. Dünya Savaşı
yıllarında da uygulama sona erdi. Altın Standartı uygulamasında; ödemeler dengesi
açık veren ülkelerde fiyatların düşmek yerine artırdığı, yabancı sermayenin
spekülatif rol oynadığı gerekçeleriyle eleştiriliyordu.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?