Açık olma durumu.
Uzaklık, mesafe.
Örtüsüz, çıplak yer.
Boşve genişyer.
Bir yerin uzaklara kadar bakılabilecek ve bakanın içinde ferahlık doğuracak durumda olması.
Gerçeği olduğu gibi yansıtma durumu.
Bir söz veya yazıda maksadın açık olmasıözelliği, vuzuh.
Dürbün, fotoğraf makinesi gibi optik araçlarda ağız çapı, ışığın girebildiği delik.
(bir konu veya sorunu) aydınlatmak, kapalılıktan kurtarmak, anlaşılır duruma getirmek.
Açıklamak işi veya biçimi.
Bir sorunu gerekli açıklığa kavuşturan.
Kendinden önce gelen kelimeyi belirten, açıklayan (kelime veya kelimeler): "Atatürk yeni Türkiye'nin
kurucusu, daima saygı ile anılacaktır" cümlesindeki 'yeni Türkiye'nin kurucusu' sözü Atatürk adının açıklayıcısıdır.
Kendinden önce gelen kelimeyi belirten, açıklayan (kelime veya kelimeler): "Atatürk yeni Türkiye'nin
kurucusu, daima saygı ile anılacaktır" cümlesindeki 'yeni Türkiye'nin kurucusu' sözü Atatürk adının açıklayıcısıdır.
Açıklamalar sonucunda elde edilen kavram.
Açıklamasını sağlamak.
Açıklatmak işi.
Açık duruma getirmek.
Rengini açtırmak.
Rengini açtırmak.
Açıklaştırmak işi.
Açık duruma gelmek.
Rengi açılmak.
Rengi açılmak.
Açıklaşmak durumu almak.
iş bulamayarak işsiz ve kazançsız kalmak.
İşi gücü olmayan, boşta kalan kimse.
Açıklamak işi yapılmak, izah edilmek, ifşa edilmek.
Açıklanmak işi.
Açıklamalar sonunda ortaya çıkması beklenen kavram.
Birtakım açıklamalarla anlaşılması, öğrenilmesi kolaylaştırılmış, izahlı
Bir konuyla ilgili olarak gerekli bilgileri vermek, izah etmek.
Bir sorunla ilgili olarak aydınlatıcı bilgi vermek, tavzih etmek.
Bir sözün, bir yazının ne anlatmak istediğini belirtmek, yorumlamak.
Açıkça söylemek, ifşa etmek.
Belirtmek, göstermek, açığa vurmak, izhar etmek.
Bir sorunla ilgili olarak aydınlatıcı bilgi vermek, tavzih etmek.
Bir sözün, bir yazının ne anlatmak istediğini belirtmek, yorumlamak.
Açıkça söylemek, ifşa etmek.
Belirtmek, göstermek, açığa vurmak, izhar etmek.
herhangi bir konuyu aydınlığa kavuşturmak amacıyla konuşmak veya yazmak.
Bir önceki cümleyle bağlantı kuran yani, demek ki, öyle ki gibi bağlayıcılarla başlayan, söz konusu duygu
veya düşünceyi bütünleyen cümle.
veya düşünceyi bütünleyen cümle.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?