Yüzde, avurtlarla iki çene arasında, ses çıkarmaya, soluk alıp vermeye ve besinleri içine almaya yarayan boşluk.
Bu boşluğun dudakları çevrelediği bölümü.
Kapların veya içi boş şeylerin açık yanı.
Bir akar suyun denize veya göle döküldüğü yer, munsap.
Koy, körfez, liman, yol gibi yerlerin açık yanı.
Birkaç yolun birbirine kavuştuğu yer, kavşak.
Kesici aletlerin keskin yanı.
Bir dilin sınırları içinde, bölgelere ve sınıflara göre değişen söyleyiş özelliği.
Birini yanıltmak, kandırmak amacıyla dolambaçlı birtakım sözler söyleme özelliği.
Bir bölge ezgilerinde görülen özelliklerin tümü.
Bazen "kez" anlamına gelir.
Üslûp, ifade özelliği.
(tehlikeli şeyler için) Pek yakın yer.
Ölmüşleri anmak için düzenlenen törende okunan övgü.
Ağıtçının işi veya mesleği.
Ölüye ağıt söylemek için para ile getirilen kimse, sağucu.
ağıt söylemek, ağıt düzmek.
Ölen bir kimsenin gençliğini, güzelliğini, iyiliklerini, değerlerini, arkada bıraktıklarının acılarını veya büyük
felâketlerin acılı etkilerini dile getiren söz veya okunan ezgi, yazılan yazı, sağu, mersiye.
Ağlama, gelin olan bir kızın arkasından meziyetlerini sayıp dökerek ağlama.
felâketlerin acılı etkilerini dile getiren söz veya okunan ezgi, yazılan yazı, sağu, mersiye.
Ağlama, gelin olan bir kızın arkasından meziyetlerini sayıp dökerek ağlama.
Ağmak işi veya biçimi.
(su buharının ve başka gazların) Yerden havaya doğru çıkışı, yağış karşıtı.
(su buharının ve başka gazların) Yerden havaya doğru çıkışı, yağış karşıtı.
Çıban da veya (ergenlik sırasında) memede ağırşak biçiminde bir tümsek oluşmak.
Ağırşaklanmak işi veya durumu.
Yün, iplik eğirilen iği ağırlaştırmak için alt ucuna geçirilen yarım küre biçiminde, ortası delik ağaç veya
kemik parça.
Teker biçiminde yassı nesne, kurs.
kemik parça.
Teker biçiminde yassı nesne, kurs.
Birine karşı soğuk davranarak sıkıntı verdiğini anlatmak.
Bir işi yavaş yapmak, önemsememek, ilgilenmemek.
Bir işi ağır bulmak, yük saymak, yüksünmek.
Bir işi yavaş yapmak, önemsememek, ilgilenmemek.
Bir işi ağır bulmak, yük saymak, yüksünmek.
Ağırsamak hareketi.
Değerlendirmelerde, herhangi bir konu veya evreye olağanın üzerinde ve belli bir oranda, fazladan tanınan
(değer).
(değer).
birine yük olmak, kendi masrafını başkasına çektirmek, sıkıntı vermek.
Bir cismin bütün noktalarına ayrı ayrı etki yapan yer çekimi kuvvetlerinden oluşmuş tek kuvvet
durumundaki bileşkenin uygulama noktası.
Bir işin en önemli bölümü.
durumundaki bileşkenin uygulama noktası.
Bir işin en önemli bölümü.
gevşeklik ve uyku gelmek.
(uykuda) sıkıntılı duruma girmek.
Ağır bir hava kaplamak, sessizlik oluşmak.
(uykuda) sıkıntılı duruma girmek.
Ağır bir hava kaplamak, sessizlik oluşmak.
gevşeklik ve uyku gelmek.
(uykuda) sıkıntılı duruma girmek.
Ağır bir hava kaplamak, sessizlik oluşmak.
(uykuda) sıkıntılı duruma girmek.
Ağır bir hava kaplamak, sessizlik oluşmak.
Ağır olma durumu.
Değerli olma durumu.
Ağırbaşlılık.
Tehlikeli olma durumu.
Sıkıntılı, bunaltıcı durum.
Orduda bir birliğin cephane, yiyecek ve eşya yükleri.
Çeyizini düzmek için güveyin geline verdiği para, kalın.
Uyuşukluk ve gevşeklik durumu.
Uykuda iken gelen ve insana boğulur gibi bir duygu veren durum.
Yer çekiminin, bir cismin molekülleri üzerindeki etkisinin oluşturduğu bileşke.
Yük, külfet.
Sorumluluk.
Etki, yetki, baskı, güçlük.
Dikkati ve önemi bir şey üzerinde yoğunlaştırmak.
Terazilerde tartma işi yapılırken bir kefeye konulan nesne.
Değerlendirmelerde herhangi bir konu veya evreye, olağanın üzerinde ve belli oranda, fazladan bir değer tanınması.
Değerli olma durumu.
Ağırbaşlılık.
Tehlikeli olma durumu.
Sıkıntılı, bunaltıcı durum.
Orduda bir birliğin cephane, yiyecek ve eşya yükleri.
Çeyizini düzmek için güveyin geline verdiği para, kalın.
Uyuşukluk ve gevşeklik durumu.
Uykuda iken gelen ve insana boğulur gibi bir duygu veren durum.
Yer çekiminin, bir cismin molekülleri üzerindeki etkisinin oluşturduğu bileşke.
Yük, külfet.
Sorumluluk.
Etki, yetki, baskı, güçlük.
Dikkati ve önemi bir şey üzerinde yoğunlaştırmak.
Terazilerde tartma işi yapılırken bir kefeye konulan nesne.
Değerlendirmelerde herhangi bir konu veya evreye, olağanın üzerinde ve belli oranda, fazladan bir değer tanınması.
kimliğini ve kişiliğini kabul ettirmek.
çok değerli olmak.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?