emekli talebe

sırf hiçbir şey yapmıyor olmamak için sigara içmektir. genellikle bir şeyi beklemek zorunda olan insanlar bunu yapar. boş durulsa evladır halbuki...

türkiye'nin dört bir yanındaki doğal güzellikleri dron gözüyle paylaşan oluşum.

''doğa için uç ekibi gönüllü drone pilotlarını türkiye'nin tanıtımı için bir araya getiren bir topluluktur …''
http://www.dogaicinuc.com

dün trt de izledim.*oldukça güzel bir belgesel. türkçeye ''okul yolunda'' olarak tercüme edilmiş. dünyanın dört bir yanında yaşayan çocukların okula giderken yaşadıkları anlatılmakta. kimi çocuk malezya kıyılarında kano ile okuluna giderken kimi filistin'de israil askerlerinin tatbikat alanlarından geçerek eşek üstünde gidiyor okuluna. iyi bir konu hayli başarılı bir şekilde işlenmiş. şiddetle tavsiye ediyorum bu güzel eseri.

kimisi buhranlar anaforuna gark olup umutsuzluk içinde günlerini tüketirken, kimisi ise sahip olduğu kısa ve kıymetli zamanı en iyi şekilde değerlendirme gayreti ile dolu dolu bir ömür sürer.

insanların paylaştıkları hemen hemen her ortamda çatışma ve çekişme var. hayatı, olan biteni farklı idrak etmenin, algılamanın hayli tabii bir neticesi bu. fakat hakikaten de haklı çıkmak bu kadar önemli mi? evet, bazen gerçekten aslında sahip olmamız için çaba sarf etmememiz gereken, yani doğal olarak sahip olmamız gereken hakları elde edebilmek için mücadele etmek zorunda kalabiliyoruz. herkes aynı ölçüde vicdan ve ahlak sahibi olmadığı için bunu yapmaya mecburuz da hem. ancak bununla beraber asıl değinmek istediğim farklı bir nokta var. bu ve benzeri zaruri durumların dışında kalan, basit meseleler sebebiyle yaşanan çekişmeler yüzünden meydana gelen tartışmalarda haklı çıkmak için kalp kırma pahasına canhıraş bir şekilde mücadele edilmesi bu dikkat çekmek istediğim nokta. yani neden incir çekirdeğini doldurmayacak şeyler için hem kendi hem karşısındakini yıpratır insan?

bir hadis-i şerif: "ben, haklıyken bile çekişmeye girmekten kaçınan kimse için cennetin kenarından, şakadan da olsa yalan söylemeye yanaşmayan kimse için cennetin ortasından, huyunu güzelleştiren kimse için de cennetin en yükseğinden bir köşk (verilmesine kefilim."))

kısa vadede kar getirebileceği gibi uzun vadede muhakkak telafisi mümkün olmayan zararlara sebep olur. üstelik hayli risklidir de.

hakikatte üzerinde durmaya, paylaşılmaya değer hiçbir yönü olmamasına rağmen sırf bir şekilde insanların alakalarını celbetti diye reyting uğruna bir süreliğine medya çalışanlarının da ilgilendiği vasıfsız tip.

bazı sözlük sakinlerinde görülen takıntı benzeri bir davranış. yahut sözlüğün tozlu raflarında unutulmaya yüz tutmuş o şahane paylaşım karşısında duyarsız kalamamak belki bu. ya da belki de bir yüce gönüllülüğün mütevazı tezahürü... bilemiyorum altan, çok duygulandım.

entrika, yalan, hile, aldatma, riya... insan ilişkilerini mahvedecek her ne kötü şey var ise yerli dizilerde uzun uzadıya işleniyor. ve ne yazık ki çok ilgi görüyor bu zımbırtılar.

geçen mesela bir diziye denk geldim o an için mecburen bulunmam gereken bir mekanda. 2-3 dakika içinde dizinin başrol oyuncusunun çok seri yalan söylediğini ve ona bir sürü iyilik yapan nişanlısını aldattığını öğrendim. hem de adamın arkadaşıyla aldatıyo. bakın bir de dizideki iyi karakter bu. iyisi böyle ise kötüsünü düşünün. düşünün diyorum çünkü biliyorum ki siz de benim gibi yalnızca belgesel izliyorsunuz.* ben söylemesem nereden haberiniz olacak.

idarecilerin yaptıkları hataları kabul eden ve fakat buna rağmen onları destekleyeceğini belirten bir grup çılgının kullandığı referandum sloganı.

(bkz: yetmez ama evet)

ziyarete gideceği yeri önceden haberdar etmekten acizdir. bu devirde bile hala sayıları çoktur. çok ayıp ediyor aslında bazı zamanlar.

mensuplarının olumsuz davranışları değerlendirilerek islamın yanlış anlaşılmasıyla ortaya çıkan eylem.

tanımadığın insanlarla baş başa kalıp ne konuşacağını bilemediğin anlar acayip can sıkar.

mfö grubunun ali desidero isimli şarkısından bir bölüm.

tatsız bir karşılama cümlesi.

ufak bir isteğinizi yerine getiren kişiye herkesin duyabileceği biçimde tok ve vakur bir ses tonuyla teşekkür etmenizin ardından oluşturduğunuz baskı sonucunda yaptırabileceğiniz fiildir.

örnek:

-bir kişi uzatır mısınız?
+...
-t e ş e k k ü r e d e r i m
+...rica ederim(ulan!)

itici bir biçimde ele almak istediğim derin şahıstır. şöyle ki:

1-hasbelkader dini hakkında bir şeyler öğrendikten sonra herkesi kendi gibi echel sandığından sürekli vaaz modundadır.

2-kendini tekrar etmekten bıkmaz usanmaz.

3-hatalarını farkettiği kişileri toplum içinde rencide edecek biçimde uyarır.

4-bildiği bir şeyi,bildiğinin bilinmemesine asla tahammülü yoktur.

5-olmaktan ziyade görünmeye önem verir.

çevremde birçok yaşını başını almış kişide gördüğüm meraktır. ''yok yok artık kıyamet kopacak, allah sonumuzu hayretsin kıyamet yakındır, kıyamet gelmiş çatmış evladım peh...'' ve benzeri cümlelerle ifade edilir.

fakat bana öyle geliyor ki, ölümünün yaklaştığını hisseden kişinin diğerlerinin de çok yaşamayacağını düşünerek rahatlamaya çalışmasından kaynaklanır bu merak.

insanların birbirini ister istemez kırdığı mevzulardan biri olan siyasetin tartışıldığı durumlarda geri durmanın verdiği huzurdur. tavsiye ederim.

(bkz: öğretilmiş çaresizlik)

önemli not: lütfen tercihlerinizi başarı sıranızı dikkate alarak yapınız.