evi her zaman temiz tutmak zorunda değilsin. kapı çok nadir çalar...
keraat girdi galiba
Kafası ve yüzü güzel insan
Kabul edelim adam sempatik
Bilirsiniz ben dedikoduyu sevmem lafıyla başlar
Normalde ne alaka dedirten bir durumken en yakın arkadaşlarımdan birinin de böyle hesabı olmasını değerlendirerek aslında çok da saçma olmadığını farkettiğim durumdur. Adamlar evlenmiş, facebook da da hesabı birleştirmiş. Çok da şe yapmamak lazım...
Parayı çatır çatır yakan insanların daha fazla yanmasına sebebiyet verecek zamlardır. Siz de haklısınızdır da bırakın be kardeşim, böyle de zor...
Çok yalnızdır. Kışın daha bir dertli, başı dumanlı. Bazen eski bir ağaç kütüğü, bazen beton yığınıdır gövdesi. Işığı genelde kördür. Kendi kendine karşılık beklemeden yanar. Tükendiğinde yanıp söne yanıp sone titreyerek biter. Kuşlara da tellerinde ev sahipliği yapar. Vericidir sokak lambası...
Al sana bir şükür sebebi daha. Hem de ne şükür. Bal diye birşey var çok tatlı, farklı bir aroması var, bunu sana arı yapıyor. Kaymak diye birşey var, mükemmel ötesi, inek senin için yapıyor. Bu ikisini birlikte yiyorsun ve mest. Nasıl da yakışıyorlar birbirlerine... Bal kaymak gibi olalımhep...
Taa yıllar yıllar önce üniversitedeyken sadece adının mustafa olduğunu hatırladığım hocamız bize geogebradan çizim yapmamız konulu bir ödev verip bendeniz bu ödeve gecelerimi vermiştim. Tabi programı hiç bilmiyorum bir kaplumbağa efendi var o zatı muhteremi öne arkaya komutlar vererek götürüp getiriyorsun bir şekil veriyorsun sonra o şekli boyuyorsun. Tabi sen bunları günlerce yaparken hocam bir tuşa tıklayıp benim emeğini hızlandırılmış bir şekilde izleyip sonucu görüyor. Neyse efenim uzatmayalım bence ve arkadaşlarımca çok aşırı şaheser olan çizime hocacığım 75 verdi. Ama normal üçgen dörtgen çizip içini boyayanlara da aynı puanı verdi. İşte o günden beri geogebradan nefret ederim tiskinirim... Bu da böyle bir anımdır...
Vücudun..... İle kalmayıp madem ........ Bari işe yarasan dedirtecek surette bünyeyi alıştırır ve zamanla artık etki etmez hale gelir...
Hiç işe yaramayan gündür. Nasıl anneler, babalar gününde onları daha fazla sevmiyorsak, sevgililer gününde de sevgilimizi daha fazla sevmeyiz. Bazı cicişler hediye bekler alınca şok olur falan ya, iş bu gün o cicişlerin ve aptal sevdiceklerinin günüdür. Doğru dürüst evlilik yıldönümümü bile kutlamayan ben, sevgililer gününü sallamam, ezerim, üzerinde durmayıp görmezden gelerek söndürürüm.
Erkekler için çok da geçerli olmayan durum. Onların beyninde her parçanın değeri farklı. Yanlış anlaşılmasın misal böbrek...
Tatlı başlayıp acı biten kaşınmadır. Tatlı kaşınma kabuğu yarasından çıkarır...
Dil ile damağı şaklatarak kaşımaya çalışanlar. Birleşin!
İzzet altınmeşe... Böyle gülerken, yandan. Sesim de yanıktır ayrıca...
Uyurken izliyorum
En sevdiğim halini
Saçların dağınık
Yüzünde yastık izi
Bir pazar kahvaltısı gibi...
En sevdiğim halini
Saçların dağınık
Yüzünde yastık izi
Bir pazar kahvaltısı gibi...
Bu aralar hep gece...
Güzel şeyler öğrettim. Saygılı, arkadaşlarını ailesini kırmayan, naif, hassas, öğretmeni ne derse yapan ona çok değer veren, azimli bir çocuk oldu. Ama mutsuz oldu. Neden mi? Çocuk değil öküz yetiştiren insanlar yüzünden... Ben özendim bir çocuk yetiştirdim ama kaba görgüsüz kavgacı çocuklar benim çocuğumu kırdı, ezdi... Üzgünüm ve o üzüldükçe daha çok üzülüyorum...
Watsapp yok
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?