29 kasım 2016 adana öğrenci yurdu yangını

DERNEK TARAFINDAN AÇIKLAMA

Aladağ Kurs ve Okul Talebelerine Yardım Derneği adına yazılı açıklamada bulunan Avukat Bayram Sayar :

\"Adana ili Aladağ ilçesindeki kız öğrenci yurdumuzda 29 Kasım tarihinde meydana gelen, 12 canımızı kaybettiğimiz elim hadise, tüm milletimizi olduğu gibi bizleri de tarifi imkansız derin üzüntülere sevk etmiştir. Derneğimiz 1976 yılından beri yöremizde yaşayan eğitime muhtaç öğrencilere hizmet vermektedir. Bugüne kadar yurdumuzda binlerce öğrenciye hizmet verilmiş, derneğimizin tüzüğü doğrultusunda ülkemizin örf, adet ve inançları ile barışık, milli ve manevi değerlerle mücehhez, ülkesini ve vatanını seven bir gençlik yetiştirilmesine ve topluma kazandırılmasına vesile olunmuştur. Derneğimiz ve buna bağlı olarak hizmet veren yurdumuz yürürlükteki mevzuata göre gereken ruhsatı haizdir. Yangın duyulur duyulmaz Aladağ ilçe halkımız çocukların kurtarılmasında ve yangının söndürülmesinde can siperane çalışmışlar ve bu sayede birçok yavrumuz kurtulmuştur.

'İTFAİYE PERSONELİ YETERSİZ VE EĞİTİMSİZ'

Üzülerek ifade edelim ki; olaya ilk müdahale eden itfaiyemizin sepetli yangın merdiveninin olmaması, itfaiye personelinin yetersiz ve eğitimsiz oluşu, gaz maskelerinin ve yangın esnasında yüksekten atlayanları kurtarmak için kullanılan brandasının bulunmaması, itfaiye aracımızın bina yangınını değil orman yangını söndürmeye elverişli olması gibi önemli teknik yetersizlikler can kayıplarımızın artmasına sebebiyet vermiştir.

'YANGIN MERDİVENİNİN KAPALI OLDUĞU GERÇEK DIŞI'

Medya organlarında sıklıkla dile getirilen yangın merdiveninin kapısının kapalı olduğu yönündeki iddia gerçek dışıdır. Zaten yangının bir anda binayı sarması ve yoğun duman oluşması sebebiyle kimse yangın merdiveninin olduğu mahalle gidememiş, herkes bulunduğu odadaki pencerelere zor ulaşmış, sağ kurtulanlar da pencerelere uzatılan merdivenlerle kurtarılmışlardır. Maalesef olay mahallinde bulunan iki merdiven, üç katlı binanın ancak ikinci katına kadar ulaşabildiğinden bir ve ikinci kattakiler kurtarılmış üçüncü kata dışarıdan merdiven uzatılamamıştır. Bu sebeple can kayıplarımız da üçüncü katta olmuştur. Bununla birlikte, Aladağ ilçemizde son dört günde elektrik tesisat ve trafolarından kaynaklanan dört yangın olayının gerçekleştiği bilinmekte olup, Valilik makamının da dikkatini çeken bu durumun sebepleri konusunda adli ve idari makamların soruşturmaları devam etmektedir.

Bu elim hadiseyi bahane ederek yüce dinimize,milletimizin milli ve manevi değerlerine olan düşmanlığını fütursuzca medya organlarında ortaya dökenleri acımızı derinden hisseden yüce milletimizin takdirlerine sunuyoruz.

Acımız çok büyüktür ancak acımızın büyüklüğü yaşananlardan ders almamıza engel değildir. Tespit edilecek eksiklikler giderilecek, yaşanan felakette sorumlu olanlar adli soruşturma sonunda ortaya çıkarılıp hak etikleri cezayı alacaklardır. Bu olay esnasında ve akabinde daima yanımızda gördüğümüz devlet yetkililerimize, bütün kamu kurum ve kuruluşlarımıza minnet ve şükranlarımızı sunuyor, cenab-ı hakk’tan bir daha bu tür acılar göstermemesini niyaz ediyoruz.\"

Allah ölen bütün canlara rahmet eylesin. Bu acı nasıl bir acıdır. Allah analara sabırlar versin.

Kanun dışı olması, denetimsiz olması, bakımsız olması, tedbirsiz olması tabi ki kabul edilemez. Bu tarz olaylar insanların içlerini yakar, ömürlerine yön verir, açık yara oluşturur.

Bu tarz olayları genellememek lazım. Bağlı bulunduğu tarikatlara bu kadar yüklenmemek lazım. Konuyla ilgili sonuna kadar yüklenmek lazım ancak genelleme konusunda çok yüklenmemek lazım.

Bu olayda hayatını kaybeden çocukların bağlı bulundukları vakıfın türkiye genelinde binlerce yurdu var. Bu yurtlar detaylı bir şekilde planlanır, yapılır ve kendi mekanizması tarafından denetlenir. Bu kronik bir şekilde devam etmeyecektir. Böyle umuyorum.

Olay sonucuna bakarsak bir çıkmaz var. İlçe milli eğitim müdürlüğünün denetim eksikliği, vakıf görevlilerinin yangın merdivenini kilitlemesi, vakfın kendi iç mekanizmasındaki denetim, yapının eski olması ve bu eski yapı için belediye ve vakfın denetim ve güçlendirme eksikliği ve buna benzer bir sürü eksik mevcut.
Bu eksiklikleri ve can kayıpları kader tabi ancak normal herkesin kader deyip işin içinden çıktığı şekilde değil.

Bu saatten sonra yapılacak hiç bir şey o canları geri getirmez. Ancak başka canların gitmesini de engelleyebilir.

Tartışma konusu oldukça geniş aslında. İnsanların bu yurtlara çocuklarını neden gönderdikleri en büyük tartışma konusudur aslında. Alternatifleri olmadığı için, devletin kuran kursu konusunda birşeyler yapmamasından kaynaklıdır birazda.

Ben bu tarz olayların engellenmesi ve bir daha nüksetmemesi konusunda devletin denetimine değil vakfın vicdanına inanmak istiyorum. TAbi ki üzülmüşlerdir belki kahrolmuşlardır ancak bir daha olmaması için kendi iç mekanizmalarını ve denetimlerini geliştirmeleri gerekir. Geliştirmekten kastım bina mı her şeyi ile bakılsın, yangın merdiveni mi en iyi mühendis baksın, eğitmen mi en iyi eğitmen atansın yada yönetici, vakıf sorumlusu üst düzey eğitim sahibi olsun yani ne gerekiyorsa o yapılsın. Türk mantığı ile değil alman disiplini ile yapılsın ne olur.

Bu konulara kızıp tepki gösteren insanları din düşmanı olarakta görmemek lazım. 12 CAn gitmiş ve insanların tepki göstermeleri gayet tabi haklı. Çok hassas konular bu konular. Din diyanet konuları. Bu tarz şeylerle uğraşan insanlar bi kaç tık daha dikkatli olmak zorundalar.

Biz hocayı severiz ancak hata yaparsa, yanlış yaparsa ilk ona kırılır ve kızarız. Bunun bilincinde olsunlar lütfen. BEn inanıyorum ki bu tür şeyleri bi daha yaşamayacağız.

son olarak o gencecik bedenler affetsin bizi. Annelerin acısını paylaşıyorum. Üzüntüm büyük.

allah kimseye böyle acı vermesin.

denetimin, düzenlemenin ve tedbirin olmadığı, yapılanların göstermelik yapıldığı bir ülkede yaşıyoruz. Devlet hatalı, vakıf hatalı, aileler hatalı.

Anneleri düşününce içim yanıyor. İçim kanıyor.

işini iyi yapmayan kişiler yüzünden yitip giden 12 can.. insan ne dese içini soğutamıyor.. allah ailelerine sabır versin..

3-5 yıl sonra birisi \"29 Kasım\" dediğinde çoğu kişi hiçbir şey hatırlamayacak. Ama dün o minicik canları çıra misali yanan aileler, yıllar yıllar sonra bile her 29 Kasım'da, her \"29 Kasım\" dendiğinde, derin bir sessizliğe, boğucu bir acıya dalmaya devam edecekler...
Allah sabır ve metanet versin...
Bu acılarını unutturacak acılar yaşatmasın...
Böyle insanın ruhunu sıkıştıran bir felaketin ne sorumlularını bulup cezalandırabilir; ne de bir nebze olsun acısını hafifletebiliriz. Dünyanın adaleti buna yetmez... Ama belki, belki, küçük bir ihtimal, ders alabiliriz...

O zaman belki yanmaz o canlar bir daha... İnşallah...

Allah ailelerine sabırlar versin. Meleklere allah rahmet eylesin. yangın nedeni neden kaynaklı ise bulunmalı, kişi ve yöneticiden ise yöneticiler cezalandırılmalı. Daha geniş çaplı önlemler alınmalı. Amaca giden yolda verdiğiniz fazla eğitim yerine kaliteli eğitim daha iyidir. Tedbir,tedbir, tedbir lütfen.

[http://www.ntv.com.tr/turkiye/adanadaki-yanginda-11-ogrenci-ile-bir-egitmen-hayatini-kaybetti%2cwtNuze97cUO_4jN1p9PAsQ tık tık]