@5 vay be. Çok mutlu oldum valla. Ben kazanamadım bayburt üniversitesini.
Sonuç olarak hayaller bayburt ama hayatlar atatürk üniversitesi oldu.
rock grubu
Mektep
iyi geçmiş bir sınavdan sonra enerjinin tavan olduğu haldir. hayata yeniden başlamış gibi hissettirir.
1 gün 1 saat 56 dakika 56 saniye tam olarak
eti kuş başı mı seversin yoksa kıyma şeklinde mi?
Sultan Orhan devrinde üç kişinin sözü çok geçerdi: Kazasker Çandarlı Kara Halil, padişahın imâmı Tursun Fakîh ve Molla Mahmûd. Üçü de hem Osman Gazi, hem de Orhan Gazi'nin padişahlığında ziyade itibar görmüşlerdi.
Bir gün padişah, âlimlerden bir zâta Bursa kadılığını verdi. O zât önceki makamına göre bunu bir tenzîl gibi gördüğünden yanına mübârek olsun demeye gelenlere “Musîbetim zamanında beni tebrîke mi geliyorsunuz?” derdi.
Ârif bir zât olan Tursun Fakîh ona şu beyti gönderdi:
Kazâ gelmez başa, Hak yazmayınca
Belâ vermez Mevlâ, kul azmayınca
(Hadîkatü's-Selâtîn, Celalzâde Sâlih Çelebi)
Bir gün padişah, âlimlerden bir zâta Bursa kadılığını verdi. O zât önceki makamına göre bunu bir tenzîl gibi gördüğünden yanına mübârek olsun demeye gelenlere “Musîbetim zamanında beni tebrîke mi geliyorsunuz?” derdi.
Ârif bir zât olan Tursun Fakîh ona şu beyti gönderdi:
Kazâ gelmez başa, Hak yazmayınca
Belâ vermez Mevlâ, kul azmayınca
(Hadîkatü's-Selâtîn, Celalzâde Sâlih Çelebi)
Karamollaoğlu da kendisini gazlayan CHP uzantılarına jest olsun diye sıkılmış yumruğuyla Che Guevara poz vermeyi ihmal etmemiş.
İyice solcu oldu bunlar da.
İyice solcu oldu bunlar da.
Diyetin ilk gününde tartıya çıkan kızla kapışır
(bkz: türküz türkü çığırırız)
tarzında bir tabir var.
tarzında bir tabir var.
Adalete uygun düşen veya adaletli olan, adil.
tırnak yeme genellikle çocuk ve gençlerde görülen ancak son zamanlarda terapi almaya gelen yetişkin danışanlarda da sıklıkla görülen bir davranış problemidir. tırnak yeme neden değil sonuçtur. uzman desteğini ilk kez alan danışanlar; tek bir seansla tırnak yeme alışkanlığının sona ereceğini düşünmektedirler. terapistin, danışanın davranışını durduracağı bir formülü olduğunu inanmaktadırlar. ancak daha önce farklı konulardan ötürü psikoterapi sürecinden geçmiş olan bireyler, sürecin bu denli hızlı ve hiçbir konunun uygulamaya yönelik formülünün olmadığını bilmektedirler. sizler de tırnak yemenin formülü olduğunu düşünenlerdenseniz, yazıyı okumanız neden tırnak yeme alışkanlığının bir formülü olmadığını anlamanıza yardımcı olacaktır.
davranışın, çocukluk döneminde aileler tarafından ikaz edildiği, ceza ya da yasaklama metotlarının kullanıldığı ancak her bir denemede başarısızlıkla sonuçlandığı danışanlar tarafından aktarılmaktadır. oysa tekrarlanan bu davranışa nelerin neden olduğu, alışkanlığın ne zaman başladığı, bu alışkanlığın çevreden mi öğrenildiği yoksa zaman içinde strese neden olan durumlarda bir rahatlama aracı olarak görülüp beden odaklı tekrarlayan davranış mı olup olmadığı bulunmalıdır. kimi birey, ebeveynlerinden gördüğü tırnak yeme alışkanlığını “olumlu bir davranış” olarak gördüğü için uygulamış, kimi birey ise, tesadüfî keşfetmiştir. çünkü tırnak yemek de tıpkı saç ya da kaş koparmak, parmak emmek, diş gıcırdatmak gibi beden odaklı tekrarlayan davranışlardandır. bu davranış, bir gün tasadüfen yapmaya başladığınız bir alışkanlık mı yoksa size korku yaratan, endişe veren durumlarda rahatlamayı sağlayan bir yöntem olarak mı hayatınızda yer almaktadır? kimi zaman da strese neden olan faktörleri bilmemize rağmen bir türlü o nedenlerden kurtulamayabiliriz, ancak tırnak yemek yerine zararı olmayan farklı bir eylem bulmamız mümkündür.
birey, stresin olduğu ve olmadığı dönemlerde tırnak yeme alışkanlığının nasıl olduğunu, artıp artmadığını gözlemleyerek, gergin olduğu dönemde tırnak yeme davranışının da arttığını fark etmişse “riskli dönemine” yönelik ne gibi önlemler alabileceğini bulmalıdır. çünkü tırnak yeme tıpkı sigara gibi, kimi zaman ortadan kalksa da çözümü bulunmadığı takdirde, tekrarlanabilmektedir.
tüm bu nedenlerden ötürü, birey her şeyden önce;
tırnak yeme davranışını bırakmayı “net olarak” istemeli,
daha önce tırnak yeme davranışını bırakmaya çalışmış, ancak yeniden tırnak yeme davranışına başlamışsa hangi noktada/basamakta başarısız olduğunu bulmalı,
herhangi bir müdahale yöntemini uygulamayı denemeden önce, tırnak yemeye neden olan faktörleri bulmaya çalışmalı,
hangi durumlarda (stresli olunca, tv izleyince, hiçbir aktivite yapmadığında, sıkıldığında vb.) yediğini keşfetmeli,
çoğunlukla strese bağlı olarak tırnak yeme durumu söz konusu ise “stresin” nasıl idare edileceğine yönelik çözüm aranmalı,
ardından, uygulamaya yönelik denemeler yapmalıdır; daima tırnaklarını kısa kesmeli, uzamasına fırsat tanımamalı ki tırnaklar yenmesin,
tırnak yemenin fiziksel, sosyal ve duygusal yarattığı tahribat unutulmamalı. gerekirse ufak notlar ya da işaretlerle birey kendine hatırlatmalıdır.
yukarıda sözü geçen uygulamalar, tırnak yeme alışkanlığı olan her birey için geçerli olmayabilir. çünkü her bireyin çocukluk dönemi, aile yaşantısı, akademik ve sosyal çevresi farklı olacağından her bireyde tırnak yemenin nedenleri de çözümü de farklı olacaktır. eğer kişi birçok yöntemi denemiş ancak yine de tırnak yeme alışkanlığından kurtulamamışsa, bu davranışının nedenlerini bir türlü bulamamışsa uzman desteği almaktan çekinmemelidir.
kaynağı buraya bırakıyorum psikolojiye ilgisi olanlar bakabilirler: http://www.yukselpsikoloji.com
davranışın, çocukluk döneminde aileler tarafından ikaz edildiği, ceza ya da yasaklama metotlarının kullanıldığı ancak her bir denemede başarısızlıkla sonuçlandığı danışanlar tarafından aktarılmaktadır. oysa tekrarlanan bu davranışa nelerin neden olduğu, alışkanlığın ne zaman başladığı, bu alışkanlığın çevreden mi öğrenildiği yoksa zaman içinde strese neden olan durumlarda bir rahatlama aracı olarak görülüp beden odaklı tekrarlayan davranış mı olup olmadığı bulunmalıdır. kimi birey, ebeveynlerinden gördüğü tırnak yeme alışkanlığını “olumlu bir davranış” olarak gördüğü için uygulamış, kimi birey ise, tesadüfî keşfetmiştir. çünkü tırnak yemek de tıpkı saç ya da kaş koparmak, parmak emmek, diş gıcırdatmak gibi beden odaklı tekrarlayan davranışlardandır. bu davranış, bir gün tasadüfen yapmaya başladığınız bir alışkanlık mı yoksa size korku yaratan, endişe veren durumlarda rahatlamayı sağlayan bir yöntem olarak mı hayatınızda yer almaktadır? kimi zaman da strese neden olan faktörleri bilmemize rağmen bir türlü o nedenlerden kurtulamayabiliriz, ancak tırnak yemek yerine zararı olmayan farklı bir eylem bulmamız mümkündür.
birey, stresin olduğu ve olmadığı dönemlerde tırnak yeme alışkanlığının nasıl olduğunu, artıp artmadığını gözlemleyerek, gergin olduğu dönemde tırnak yeme davranışının da arttığını fark etmişse “riskli dönemine” yönelik ne gibi önlemler alabileceğini bulmalıdır. çünkü tırnak yeme tıpkı sigara gibi, kimi zaman ortadan kalksa da çözümü bulunmadığı takdirde, tekrarlanabilmektedir.
tüm bu nedenlerden ötürü, birey her şeyden önce;
tırnak yeme davranışını bırakmayı “net olarak” istemeli,
daha önce tırnak yeme davranışını bırakmaya çalışmış, ancak yeniden tırnak yeme davranışına başlamışsa hangi noktada/basamakta başarısız olduğunu bulmalı,
herhangi bir müdahale yöntemini uygulamayı denemeden önce, tırnak yemeye neden olan faktörleri bulmaya çalışmalı,
hangi durumlarda (stresli olunca, tv izleyince, hiçbir aktivite yapmadığında, sıkıldığında vb.) yediğini keşfetmeli,
çoğunlukla strese bağlı olarak tırnak yeme durumu söz konusu ise “stresin” nasıl idare edileceğine yönelik çözüm aranmalı,
ardından, uygulamaya yönelik denemeler yapmalıdır; daima tırnaklarını kısa kesmeli, uzamasına fırsat tanımamalı ki tırnaklar yenmesin,
tırnak yemenin fiziksel, sosyal ve duygusal yarattığı tahribat unutulmamalı. gerekirse ufak notlar ya da işaretlerle birey kendine hatırlatmalıdır.
yukarıda sözü geçen uygulamalar, tırnak yeme alışkanlığı olan her birey için geçerli olmayabilir. çünkü her bireyin çocukluk dönemi, aile yaşantısı, akademik ve sosyal çevresi farklı olacağından her bireyde tırnak yemenin nedenleri de çözümü de farklı olacaktır. eğer kişi birçok yöntemi denemiş ancak yine de tırnak yeme alışkanlığından kurtulamamışsa, bu davranışının nedenlerini bir türlü bulamamışsa uzman desteği almaktan çekinmemelidir.
kaynağı buraya bırakıyorum psikolojiye ilgisi olanlar bakabilirler: http://www.yukselpsikoloji.com
naber olmadı senden bihaber
mahmut cevher'in damadı. yonca şahinbaş'ın kocası. oyuncu.
Kadri'nin Götürdüğü Yere Git filminde oynamış oyuncu.
Kadri'nin Götürdüğü Yere Git filminde oynamış oyuncu.
fazla abartılı.
tek online yazar ben olunca kendimi fasulyeden sandım, hani sen girsen de bir şey olmaz biz işimizi hallederiz der gibi değişiklik olacak galiba.
umarım daha güzel şeyler çıkacaktır bu değişiklikten.
umarım daha güzel şeyler çıkacaktır bu değişiklikten.
Meryemin ve minik kızın ölmesinin asıl sebebi Tuncer kücük oğlu enese tevacüz ve iğne işkenceleri yaparken ğne kaba etinde kırılıp apse yapiyor ve bu durum disaridan farkedilecek diye korkup oglumu maskeli adamlar eyupte kacirip işkence yapmışlar diye kendi kendine Şikayetlerde falan bulunuyor tuncer ve emine sucu hayali maskeli adamlara atip kurtulacak güya nitekimde kurtulmus nasil oldu ise artik neyse o siralar hem kendi cocuklarina hemde meryem ve cocuklari iskenceler tecavuzler birsuru eziyetler ediyor tuncer enes davasi savciliga intikal edilince aklanma amacli meryem hem kendini hemde cocuklari kurtarmak istiyor fakat tuncer ve havvanin maailesi tarafindan susturulmak icin öldurulup gomuluyor bir sure sonrada minik melike tecavuz ve iskencelere aclikta dahil dayanamiyor ve olum derecesine gelince ispirto icirilip olduruluyor onunda cesedini yok ediyorlar olaylar bu sekilde devam edip gidiyor maalesef adalet zamaninda işlese idi cocuklar ve meryem kurtulacakti maalesef ülkemiz boş beles maas alan memurlar ile dolu
dünyanın en büyük iç denizidir. derin bir denizdir ve derinliği 4000 metreyi geçen birçok çukura sahiptir. doğu akdeniz havzası, batı akdeniz havzası'ndan daha derindir. özellikle doğu akdeniz olmak üzere tuzluluk oranı yüksektir. kıbrıs ile mısır arasındaki kısımda tuzluluk oranı binde 39'a ulaşır.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?