dünya ticaret örgütü

cayisallama
(WTO): Ülkeler arası mal ve hizmet ticaretinin mümkün olduğunca
öngörülebilir, serbest ve olağan olabilmesi için gereken çerçeveyi oluşturmak, kuralları koymak ve
uygulamak amacıyla kurulmuş uluslararası bir kurum. Eski adı, Ticaret ve Tarifeler Üzerine Genel
Anlaşma (General Agreement on Trade and Tariffs) olduğundan GATT idi.

sabiha gökçen

abuzeroklava
Tunceliler sevmez. Hatta koyu kemalist olanlar bile sevmez. Düzeltmek gerekirse türkiye cumhuriyetinin ilk kadın savaş pilotudur.

Tunceliler neden sevmez;

1937 yılında Tunceli'de çıkan ayaklanmayı bastırmak için başlatılan Dersim Harekâtı'nın hava saldırısı safhasında yer alarak dünyanın ilk kadın savaş pilotu oldu.[1] Bu harekâtta gösterdiği üstün başarı sebebi ile, Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Genelkurmay Başkanı’nın da katıldığı bir törenle kendisine Türk Hava Kurumu Murassa (İftihar) Madalyası verildi. 30 Ağustos 1937'de askerî uçuş brövesi aldı.

cem karaca

cayisallama
türkiyede nadir bulunan değişik bir sese sahip neder sanatçılardandır.gurbet yıllarında yurt özlemiyle yanan ve tamirci çırağı ve ıslak ıslak şarkılarıyla beni mest eden rahmetli

çankırı sydv personel alım ilanı 02.06.2015

cayisallama
(gbkz:1 kişi büro personeli)
ÇAnkırı-Çankırı merkez

- Bilgisayar bilgisini gösterir sertifika veya konu ile ilgili Transkript - 4 yıllık Yükseköğretim Kurumlarından İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi ve Hukuk Fakültesi ile Sosyoloji, Psikoloji, Halkla İlişkiler, İstatistik ve Sosyal Hizmetler Bölümü mezun olmak - En az B sınıfı ehliyet sahibi olmak - Aday vakfın bulunduğu il sınırları içinde ikamet ediyor olmalı - -4 yıllık Yükseköğretim Kurumlarından İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi ve Hukuk Fakültesi ile Sosyoloji, Psikoloji, Halkla İlişkiler, İstatistik ve Sosyal Hizmetler Bölümü mezun olmak, -Yükseköğretim Kurulu Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafından 2013 ve 2014 yıllarında yapılan Kamu Personeli Seçme Sınavından KPSS P3 puan türünde en az 60 puan almış olmak, -İlan tarihinden en az 6 ay öncesinden başlayarak Vakfın bulunduğu il sınırları içerisinde ikamet etmek (Çankırı?da ikamet ettiğine dair belge ibraz etmek), -En az B Sınıfı ehliyet sahibi olmak (aktif olarak araç kullanabiliyor olmak), -Bilgisayar ofis programlarına hakim olmak, -Sosyal iletişim becerisine sahip olmak. -Başvuru ve mülakat süreci ile ilgili duyurular Çankırı Valiliği' nin resmi internet sitesi(www.cankiri.gov.tr) üzerinden yapılacaktır.


(gbkz:1 kişi sosyal yardım ve inceleme görevlisi)

Bilgisayar sertifikası veya 4 yıllık eğitim sürecinde bilgisayar eğitimi aldığını gösteren transkript belgesi - Sosyal Hizmet Bölümü - Aday vakfın bulunduğu il sınırları içinde ikamet ediyor olmalı - -4 yıllık Yükseköğretim Kurumlarından Sosyal Hizmetler Bölümü mezun olmak, -Yükseköğretim Kurulu Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafından 2013 ve 2014 yıllarında yapılan Kamu Personeli Seçme Sınavından KPSS P3 puan türünde en az 60 puan almış olmak, -İlan tarihi öncesinden başlayarak Vakfın bulunduğu il sınırları içerisinde ikamet etmek (Çankırı?da ikamet ettiğine dair belge ibraz etmek), -Bilgisayar ofis programlarına hakim olmak, -Sosyal iletişim becerisine sahip olmak. -Başvuru ve mülakat süreci ile ilgili duyurular Çankırı Valiliği' nin resmi internet sitesi(www.cankiri.gov.tr) üzerinden yapılacaktır. http://appext.aile.gov.tr/vakifilan/AnnouncementList.aspx

hüseyin yılmaz

piri fani
Hikaye 1936 yılında Denizli'nin Acıpayam ilçesinde görevli öğretmenlerin pikniğe gitmeleriyle başlıyor.

Öğretmenler piknik yaparken keçilerini otlatan küçük bir çoban çocukla karşılaşır. Çobanı yanlarına davet edip çay ikram ederler ve ismini sorarlar.

Küçük çoban ürkek bir sesle cevap verir: Hüseyin...

Hüseyin'e öğretmenler yanlarındaki gazeteyi verip okumasını isterler. O tarihlerde okuma yazma bilenlerin sayısı o kadar azdır ki... Okuma öğrenenlerin diplomaları bizzat valiler tarafından imzalanır...

Hüseyin okuma bilmediği için gazeteyi eline almayı kabul etmez...

Öğretmenler bu kez yaşını ve neden okula gitmediğini sorar...

12 diye cevap verir ve ekler: 3 yaşımda annemi kaybettim, 11'imde de babamı...

Hüseyin ile süre sohbet eden öğretmenler, çocuğun aslında çok zeki olduğunun farkına varırlar. Mutlaka okuması gerektiğini tembih ederler...

Hüseyin, karşılaştığı öğretmenlerin verdiği destek ve heyecanla Denizli'de parasız yatılı okumaya başlar.

Bir süre sonra katıldığı bir matematik yarışmasında Hüseyin'e bir kitap hediye edilir. Hüseyin kitabı bir gecede bitirir.

Ertesi gün Fen Bilgisi öğretmenine gider, "Bu kitapta eksiklik var” der...

Öğretmen şaşırır. Çünkü Hüseyin'in bahsettiği eksiklik, Görecelilik Teorisi hakkındadır. Söz konusu teorinin önemli bir parçasının kitapta olmadığını fark etmiştir Hüseyin.

Fen öğretmeni konuyu İTÜ'nde kendi hocası olan rahmetli fizik profesörü Nusret Kürkçüoğlu'na mektup yazarak iletir. Nusret hocadan şu yanıt gelir: “Hüseyin liseyi bitirince İstanbul Teknik Üniversitesi Elektrik Mühendisliği'ne gelsin”

Ve Hüseyin mezun olunca İstanbul Teknik Üniversitesi Elektrik Mühendisliği'ne gider. Denizlili öksüz ve yetim çoban Hüseyin, orada da birtakım çalışmalar yapar ve çalışmalarını hocaları anlayamaz. Hocalarından biri, "Bu çalışmalarını bilse bilse Amerika Boston'daki Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nde (MIT) görevli Prof. Dr. Morse bilir' deyip mektupla ona gönderir.

Prof. Morse'dan da şöyle bir cevap gelir: “Hüseyin'in bu yaptığını 5 sene önce bir grup buldu, ama bunu Hüseyin'in tek başına bulması olağanüstü bir şey. Biz Hüseyin'in tüm masraflarını karşılayacağız, Amerika'ya gelsin”

Yıl 1952... Hüseyin yüksek elektrik mühendisi olmuştur. Anne baba yok. Köyünün insanları son derece fakir. Bir gazete kampanya yapar ve toplanan parayla Hüseyin Amerika'ya giden bir gemiye bindirilir.

Hüseyin, MIT'te Prof Morse'un karşısına geçer. Morse, Hüseyin'in tez hocası olacak ama Hüseyin'in İngilizcesi de iyi değil. Anlayamıyor pek Morse'un dediklerini. Hocasına “Write on the blackboard” der. Prof. Morse da Hüseyin'in tez konusu olacak konuyu tahtaya yazar ve Hüseyin de bunu defterine geçirip üniversiteden ayrılır.

MIT'te genelde tez konuları 5 senede, 9 senede bitirilebiliyor olmasına rağmen Hüseyin çalışmasını 3 ay sonra bitirip hocasının karşısına çıkar. Morse birkaç gün sonra tezi inceleyip Hüseyin'i çağırır. “Senin tezin bitti. Ancak burası MIT. Biz burada böyle hemen doktora diploması veremeyiz. Sen git istediğin dersleri al, 2 sene sonra gel” der.

Hüseyin 2 sene sonra doktorasını alıp bu kez Princeton Üniversitesi'ne gider. Orada ünlü fizikçi Albert Einstein ile birlikte çalışır.

Birkaç yıl sonra Boston'a geri dönüp icatları destekleyen bir firmada çalışmaya başlar. Burada bilgisayarlar ile konuşmanın onlara talimat vermeye yönelik projeler yürütür. Sesle kumanda edilen bilgisayarı ilk defa 1960'ların başında Hüseyin Yılmaz yapar.

1958 yılında, çalışmalarını yakından takip ettiği Albert Einstein'in kendisi kadar ünlü fonksiyon teorisinde eksikler tespit eder ve bunu bir mektupla kendisine bildirir. Ancak mektup ulaşmadan Einstein ölür.

Yılmaz, bu hatayı ünlü bir bilim dergisinde yayımlayınca akademik dünyada adeta kıyamet kopar. Bilim dünyası ikiye bölür ve Einstein'in kuramına karşı Yılmaz kütle çekim kuramı da literatüre girer. 27 Ocak 2013'te ise ABD'de vefat eder.

Bugün dünyada çok popüler olarak kullanınan Siri, Google Now, Cortana gibi bütün programlardaki sesli komut sistemin mucidi Prof Dr Hüseyin Yılmaz'dır.

Bir öğretmen bütün dünyayı değiştirebilir...

okul öncesi eğitimin sisteminin yanlışlığı

Tahinlipekmez
Tamamen katılmadığım başlıktır. Okul öncesi eğitim önemi anlaşılmış olup giderek yaygınlastırılmaya çalışılmaktadır.Şuan en ücra yerlere bile anaokulu yapılmaktadır. Zaten çocuğun gelişim alanı dışında hiçbir şey yaptırılmamaktadır. Genellikle oyun köşeleri bulunur ve çocuklar belli planli etkinlikler çercevesinde yönlendirilir. Çocuk özbakım becerilerini gelistirmesine yardımcı olur. Aile de tuvalet egitimi verir. Ama anne cocuguna kiyamaz tuvalet sonrasi temizligini de yapar. Ama okulda bunu kendisi yapmasi gerekir ve yapar birey olmayı öğrenir,paylaşmayı öğrenir, sosyalleşir,topluma ayak uydurmayı öğrenir. Evet hep oyun oynarlar çünkü tüm kazanimlar öyle verilir. Katkısı çoktur daha erken yaşta eğitime başlanması düsüncesindeyim..

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol

tag heuer carrera womens price montblanc timewalker 2017 replica watches rolex oyster perpetual datejust made in hong kong vintage heuer chronograph replica watches hublot 992703 price panerai limited edition 2015 replica ladies watches ulysse nardin watches platinum brand watches for ladies uk replica watches belfort watch kickstarter breitling yellow face chrono uk replica watches