Mercedes-Benz, 1926 yılında Karl Benz'in şirketi Benz & Cie. ve Gottlieb Daimler'in şirketi Daimler Motoren Gesellschaft'in birleşmesi sonucu kurulmuş otomotiv markası.Almanya`nın stuttgart şehri`nde kurulmuştur.
Markanın sahipleri:Daimler Motoren Gesellschaft,Daimler-Benz,Daimler-Benz,Daimler-Benz
İsminin kaynağı:1897 yılında Fransa'nın Nice kentinde yaşayan Avusturyalı tüccar ve Avusturya Nice Başkonsolosu Emil Jellinek, Daimler fabrikasını ziyaret ederek bir otomobil satın aldı. Uluslararası finans dünyası ve aristokrasi ile iyi ilişkiler içinde olan Jellinek, Daimler otomobili ile Fransız Riviera'sında büyük ilgi topladı. Daha sonra Jelinek 1899'da 23 beygir gücünde motorla donatılmış bir Daimler yarış otomobiline büyük kızı Mercedes 'in adını vererek bu araçla Nice'de bir yarışa katıldı ve birinci oldu. Bu başarıdan sonra Jelinek, Daimler fabrikasına 36 otomobil sipariş verdi ve bu araçların "Mercedes" adını taşımalarını şart koştu.
Emil Jelinek'in elde ettiği satış başarısı üzerine Daimler, 1901 yılından itibaren ürettiği araçları "Mercedes" olarak adlandırmaya karar verdi. Mercedes İspanyolca konuşulan ülkelerde çok kullanılan bir isimdir. Kelime olarak da Mars gezegeninin İspanyolca adıdır. Lütuf ve zarafet anlamına da gelmektedir. 23 Haziran 1902 tarihinde Mercedes marka adı olarak tescil edildi. 26 Eylül 1902 tarihinden itibaren de kanunlarca koruma altına alındı.
Amblem:Şirketin kurucusu Karl Benz, Deutz'daki motor fabrikasındaki görevinin ilk yıllarında, Köln ve Deutz manzaralı evinin tepesine bir yıldız amblemi koymuş, eşine yazdığı mektuplarda bu yıldızın günün birinde başarıyı ve gücü temsil edeceğini ve fabrikasının üzerinde parlayacağını söylemişti. Yıldız Daimler'in, motorlu araçların "karada, suda, havada" evrenselliğini simgelemektedir. 1909'da tescil edildi.1916 yılında yıldızın etrafı, içinde dört küçük yıldızın ve Mercedes isminin yer aldığı bir daireye çevrildi.1926'da Daimler-Benz birleşmesi ile Benz'in defne yapraklarından çelengi yıldızın etrafını sardı.
Modelleri:A Serisi
B
C
CL
CLK
CLS
CLA
E
G
GL
GLK
GLA
M
R
S
SL
SLK
SLS AMG
V
Üretim:Aslen Almanya üretimi olsa da Mercedes-Benz araçları başka ülkelerde de üretilir/monte edilir. Bunlar:
Arjantin (otobüsler, kamyonlar ve Sprinter vanlar. Almanya dışındaki ilk üretim yapılan yer)[2]
Avusturya (G-Class)[3]
Bosna-Hersek
Brezilya[4] Kamyonlar, Otobüsler ve C-Class araçlarının üretimi yapılmaktadır. Kuruluşu 1956'dır. Ayrıca 1999-2005 yılları arasında A-Class (W168)üretimi de yapılmıştır.
Kanada
Mısır'da Egyptian German Automotive Company(Mısır alman otomotiv şirketi) ile.
Macaristan (A- ve B-Sınıfı modellerinin yeni nesillerinin üretimi yapılacağı bir fabrikanın açılacağı duyurusu 18 Haziran 2008'de yapılmıştır.)[5][6]
Hindistan [7]
Endonezya [8]
İran (2010'dan bu yana üretim yoktur.[9])
Malezya[10]
Meksika—Mercedes Benz de Mexico Mercedes'in gerek geliriyle gerek çalışan sayısıyla en büyük yabancı şubesidir.Latin Amerika ve Kuzey Amerika pazarının büyük çoğunluğunu elinde bulundurur.
Nijerya[11] (buses, trucks, utility motors and the Sprinter van)
Filipinler
Rusya (E-Sınıfı)
İspanya (VitoriaŞablon:Dn)
Güney Afrika[12]
Güney Kore (Mercedes-Benz Musso ve MB100 modellerinin üretimi SsangYong Araç şirketi tarafından yapılmaktadır.)
Tayland (C, E ve S sınıfı araçların montajı Thonburi Grup tarafından yapılmaktadır.)[13]
Türkiye[14] - İstanbul Hoşdere (otobüs, Binek ve Hafif Ticari Araçlar)
Aksaray (Kamyon ve Ağır Ticari Araçlar)
Birleşik Krallık(İngiltere)—SLR spor arabaları, ingiltere'de Woking'de bulunan McLaren Teknologji Merkezi'nde üretilmektedir. Brackley, Northamptonshire, Mercedes Grand Prix fabrikasına ev sahipliği yapar, ve Brixworth, Northamptonshire ise Mercedes-Benz HighPerformanceEngines(mercedes yüksek performans motorları)'in bulunduğu yerdir.
Birleşik devletler Mercedes-Benz M-Sınıfı Sport aracı, R-sınıfı Sport Tourer, ve tam boyutlu GL-Class Lüks Sport araçlarının tamamı, Tuscaloosa, Alabama yakınlarında olan Mercedes-Benz üretim tesislerinde üretilir.[15]
Vietnam yolcu ve ticari araçları üretilir.Kuruluşu 1995'tir.
Bayerische Motoren Werke AG (Türkçe: Bavyera Motor Fabrikaları) veya yaygın olan kısaltmasıyla BMW, 1916 yılında kurulan Alman, otomobil, motosiklet, motor ve bisiklet üreticisi. BMW ayrıca, Mini ve Rolls-Royce, otomobil şirketlerinin sahibidir. Çalışan sayısı 107.539 dur. 2007 cirosu 56,018 Milyar Avro’dur, aynı yıl 1.541.503 otomobil üretmiştir. Bu üretimin 1.302.774 adet BMW markası altındadır. Ayrıca aynı yıl motosiklet üretimi 103.396 adettir. Sadece motorsporlarına özel BMW M'i de bünyesinde bulundurur
Şirketin sloganı ve resmî kurumsal dili İngilizcedir. Sloganı 'sheer driving pleasure' (Gerçek Sürüş Keyfi). Bu sloganla, ünlü Alman teknolojisini ve AR-GE'deki kendine güveni vurgulamaktadir.
Şirket, 1913 yılında Karl Friedrich Rapp tarafından Almanya'nın Münih kentinde kurulmuştur ve mimari olarak meşhur merkezi halen oradadır. İlk zamanlarda sadece uçak motoru üreten şirket, 1928 yılında satın aldığı Fahrzeugtechnik Eisenach A.G. otomobil şirketinden sonra otomobil üretimine girmiştir. BMW ilk otomobil seri üretimini 1929'da 3/15 PS ismindeki otomobil ile başlamıştır. 1945 yılında 2. Dünya Savaşi' nın sona ermesi ile birlikte müttefik kuvvetler firmanın fabrikalarını kullanılamaz hale getirmiş ve BMW 1948 yılında daha ucuz motorsiklet üretimine geçene kadar mutfak ve bahçe malzemeleri üretmiştir. BMW' nin otomobil piyasasına dönüşü 1950' li yıllarda olmuş olsa da düşük satışlar pek iç açıcı olmamiş ama firma 1960' lı yıllarda muhtelif spor sedan ve spor kompakt modeller ile başarıyı yakalamıştır.
BMW ilk olarak uçak motoru üretimi yapan bir firmaydı. Bu yüzden parçalı amblemin mavi kısmı gökyüzünü beyaz kısmı da uçak pervanesini temsil etmektedir. Başka bir iddia ise amblemdeki mavi beyaz renklerin Bavyera eyaletinin renklerinden geldiğidir.
Aktif hız kontrolu Aktif hız kontrolu, klasik hız kontrolunun (cruise control) geliştirilmiş bir fonksiyonudur. Bu sistemle radar vasıtası ile önceden seçilmiş bir hızın sabit tutulması sağlanır. Radar sezici ve kontrol ünitesi birleştirilmiş ve ön tamponun altında bulunan bir bölgeye yerleştirilmiştir. Bu donanım sayesinde BMW'niz önde giden bir araca yaklaştığında, sistem aracı otomatik olarak fark eder ve önceden belirlenmiş bir mesafeyi (üç değişik ayar mümkün) sabit tutar. Otomobilin önü açıldığında, hafızada bulunan hıza ulaşmak için otomatik olarak hızlanır. Fren ve gaz pedalına yapılacak küçük bir dokunuş, sistemin devre dışı kalması için yeterlidir. Bu sistem ile sürücü tamamen trafiğe konsantre olabilir ve böylece sürüş konforu artar. Ancak trafik durumuna göre sürüş şekli doğal olarak sürücünün sorumluluk alanı içindedir.
iDrive:Drive, sürücünün otomobili sezgisel ve interaktif olarak kullanmasını sağlayan, yenilikçi bir kavramdır. Sayıları azaltılmış düğmeler ve kumanda elemanları sayesinde, sürücü gözünü yoldan neredeyse hiç ayırmaz ve otomobilin iç mekânı sadeleşir. Böylece sürüş ve konfor alanları birbirinden ayrılır. Sürücünün yola konsantre olabilmesi için, Start/Stop kontrol düğmesi gibi önemli tuşlar sürücünün etrafındaki alana yerleştirilmiştir. Ayrıca otomatik klima tuşları gibi konfor fonksiyonlarına yönelik elemanlar ise hem sürücü hem de ön yolcunun ulaşabileceği şekilde ortadadır. Kontrol Ekranı ve bu ekrana giriş yapmayı sağlayan ve sezgisel olarak tek el ile kullanılabilen Controller da bu bölgededir. Controller, sekiz yöne hareket ettirilebilir. Menüler ise bir rüzgâr gülü mantığında yerleştirilmiştir. Tüm fonksiyonlar hiyerarşik bir şekilde birincil ve ikincil olmak üzere sıralanmıştır. Radyo ses seviyesi, silecekler, ısı ayarı veya arka cam rezistanı gibi birincil fonksiyonlar alışıldığı gibi birer kontrol düğmesi vasıtası ile kullanılır. Anlık tüketim gibi ikincil fonksiyonlar ise Kontrol Ekranı üzerinden Controller ile kumanda edilir. Böylece sürücü gerçekten dikkat etmesi gereken şeylere konsantre olur.
Elektronik Süspansiyon Sertlik Kontrolu (EDC):Elektronik süspansiyon sertlik kontrolü, sürüş konforunu olabilecek en iyi sürüş güvenliği ile birleştirir. Ek olarak bu sistem sayesinde otomobilin yük durumuna bağlı kalmaksızın her zaman aynı kalan süspansiyon özellikleri sağlanır. Ayrıca otomobilin sürüşünü etkileyecek her türlü hareketi sezicilerle sürekli gözlenir. Tüm değerler bir mikroişlemci tarafından değerlendirilir ve çıkan sonuçlara göre amortisörlere komutlar gönderilir. Amortisörlerde bulunan valfler sayesinde sertlik kademesiz olarak ayarlanır ve değişen yol, yük ve sürüş şartlarına göre uyum sağlanır. Frenlemelerde, yol sathından veya virajlı yollarda kullanımdan ya da hızlanmalar sonucunda oluşan gövde hareketleri hissedilir derecede azalır. Ayrıca sürücü, Controller vasıtası ile "Sport" programı yani daha sportif bir süspansiyon ayarını seçebilir.
Şirketin sloganı ve resmî kurumsal dili İngilizcedir. Sloganı 'sheer driving pleasure' (Gerçek Sürüş Keyfi). Bu sloganla, ünlü Alman teknolojisini ve AR-GE'deki kendine güveni vurgulamaktadir.
Şirket, 1913 yılında Karl Friedrich Rapp tarafından Almanya'nın Münih kentinde kurulmuştur ve mimari olarak meşhur merkezi halen oradadır. İlk zamanlarda sadece uçak motoru üreten şirket, 1928 yılında satın aldığı Fahrzeugtechnik Eisenach A.G. otomobil şirketinden sonra otomobil üretimine girmiştir. BMW ilk otomobil seri üretimini 1929'da 3/15 PS ismindeki otomobil ile başlamıştır. 1945 yılında 2. Dünya Savaşi' nın sona ermesi ile birlikte müttefik kuvvetler firmanın fabrikalarını kullanılamaz hale getirmiş ve BMW 1948 yılında daha ucuz motorsiklet üretimine geçene kadar mutfak ve bahçe malzemeleri üretmiştir. BMW' nin otomobil piyasasına dönüşü 1950' li yıllarda olmuş olsa da düşük satışlar pek iç açıcı olmamiş ama firma 1960' lı yıllarda muhtelif spor sedan ve spor kompakt modeller ile başarıyı yakalamıştır.
BMW ilk olarak uçak motoru üretimi yapan bir firmaydı. Bu yüzden parçalı amblemin mavi kısmı gökyüzünü beyaz kısmı da uçak pervanesini temsil etmektedir. Başka bir iddia ise amblemdeki mavi beyaz renklerin Bavyera eyaletinin renklerinden geldiğidir.
Aktif hız kontrolu Aktif hız kontrolu, klasik hız kontrolunun (cruise control) geliştirilmiş bir fonksiyonudur. Bu sistemle radar vasıtası ile önceden seçilmiş bir hızın sabit tutulması sağlanır. Radar sezici ve kontrol ünitesi birleştirilmiş ve ön tamponun altında bulunan bir bölgeye yerleştirilmiştir. Bu donanım sayesinde BMW'niz önde giden bir araca yaklaştığında, sistem aracı otomatik olarak fark eder ve önceden belirlenmiş bir mesafeyi (üç değişik ayar mümkün) sabit tutar. Otomobilin önü açıldığında, hafızada bulunan hıza ulaşmak için otomatik olarak hızlanır. Fren ve gaz pedalına yapılacak küçük bir dokunuş, sistemin devre dışı kalması için yeterlidir. Bu sistem ile sürücü tamamen trafiğe konsantre olabilir ve böylece sürüş konforu artar. Ancak trafik durumuna göre sürüş şekli doğal olarak sürücünün sorumluluk alanı içindedir.
iDrive:Drive, sürücünün otomobili sezgisel ve interaktif olarak kullanmasını sağlayan, yenilikçi bir kavramdır. Sayıları azaltılmış düğmeler ve kumanda elemanları sayesinde, sürücü gözünü yoldan neredeyse hiç ayırmaz ve otomobilin iç mekânı sadeleşir. Böylece sürüş ve konfor alanları birbirinden ayrılır. Sürücünün yola konsantre olabilmesi için, Start/Stop kontrol düğmesi gibi önemli tuşlar sürücünün etrafındaki alana yerleştirilmiştir. Ayrıca otomatik klima tuşları gibi konfor fonksiyonlarına yönelik elemanlar ise hem sürücü hem de ön yolcunun ulaşabileceği şekilde ortadadır. Kontrol Ekranı ve bu ekrana giriş yapmayı sağlayan ve sezgisel olarak tek el ile kullanılabilen Controller da bu bölgededir. Controller, sekiz yöne hareket ettirilebilir. Menüler ise bir rüzgâr gülü mantığında yerleştirilmiştir. Tüm fonksiyonlar hiyerarşik bir şekilde birincil ve ikincil olmak üzere sıralanmıştır. Radyo ses seviyesi, silecekler, ısı ayarı veya arka cam rezistanı gibi birincil fonksiyonlar alışıldığı gibi birer kontrol düğmesi vasıtası ile kullanılır. Anlık tüketim gibi ikincil fonksiyonlar ise Kontrol Ekranı üzerinden Controller ile kumanda edilir. Böylece sürücü gerçekten dikkat etmesi gereken şeylere konsantre olur.
Elektronik Süspansiyon Sertlik Kontrolu (EDC):Elektronik süspansiyon sertlik kontrolü, sürüş konforunu olabilecek en iyi sürüş güvenliği ile birleştirir. Ek olarak bu sistem sayesinde otomobilin yük durumuna bağlı kalmaksızın her zaman aynı kalan süspansiyon özellikleri sağlanır. Ayrıca otomobilin sürüşünü etkileyecek her türlü hareketi sezicilerle sürekli gözlenir. Tüm değerler bir mikroişlemci tarafından değerlendirilir ve çıkan sonuçlara göre amortisörlere komutlar gönderilir. Amortisörlerde bulunan valfler sayesinde sertlik kademesiz olarak ayarlanır ve değişen yol, yük ve sürüş şartlarına göre uyum sağlanır. Frenlemelerde, yol sathından veya virajlı yollarda kullanımdan ya da hızlanmalar sonucunda oluşan gövde hareketleri hissedilir derecede azalır. Ayrıca sürücü, Controller vasıtası ile "Sport" programı yani daha sportif bir süspansiyon ayarını seçebilir.
ford firmasının kurucusu Henry Martin Ford, (d. 30 Temmuz 1863, Wayne County, Dearborn, Detroit, Michigan, ABD - ö. 7 Nisan 1947, ABD) otomobil üreticisi Ford Motor Company'nin kurucusu.
Ransom Eli Olds'un kendine ait Oldsmobile isimli otomobil firmasında 1902'de basit tarzda geliştirdiği yürüyen bant tekniğini, zaman içerisinde Ford tutarlılıkla mükemmelleştirdi. Ford'un otomobil üretim taslağı sadece sanayi üretimini değil, kültürü de etkiledi (Fordizm).
1879 yılında evinden ayrılarak makinistliği öğrenmek için yakınındaki Detroit'e yerleşen Ford, öğreniminden sonra Westinghouse Company'de iş bularak benzin motorları üzerine çalışmalar yaptı. Clara Bryant ile evliliğinden sonra maddi durumunu kendine ait bir kereste fabrikasıyla iyileştirdi. Thomas Alva Edison'in kurduğu Edison Illuminating Company'de 1881 yılında mühendisliğe başladı. Dünyaca ünlü buluşcu Edison ile Ford sonraki yıllarda arkadaş oldular. Baş mühendisliğe terfisinden sonra yakıt motorları üzerindeki şahsi araştırmalarına yeterince zaman ve para ayırabilen Ford, Quadricycle isimli aracının gelişimini 1896 yılında tamamladı. Söz konusu başarının ardından Edison Illuminating'den ayrılarak, başka yatırımcılarla birlikte 1899 yılında Detroit Automobile Company'i kurdu. Kendi modellerinin üstünlüğünü göstermek amacıyla araçlarını başarıyla diğer üreticilerin araçlarıyla yarıştırdı. Ancak 1901'de Detroit Automobile Company iflas etti.
Ford Motor 1903'te Henry Ford 11 yatırımcıyla birlikte 28.000 Dolar sermayeyle Ford Motor Company'i kurdu. Şirket tarafından 1908'de piyasaya sürülen Modell T 1913'e kadar üne kavuştu ve ABD yollarının her yerinde yaygındı. Aynı yıl Ford'un fabrikalarında yürüyen bantlı üretimi başlatması verimliliği yüksek derecede çoğalttı. 1918 yılında ABD'de kullanılan arabaların yarısı Modell T idi. Aynı modelden 1927 yılına kadar 15 milyon araç satılarak 45 yıl süre tutulacak rekor kırıldı.
Henry Ford'un çalışanlarına karşı özel bir tutumu vardı. Çalışanların 1913 yılında 8 saatlik çalışma gününe karşı aldıkları 5 US Dollar günlük ücret, 1918 yılında o zamana göre olağanüstü miktar olan 6 Dolara yükseldi. Ayrıca Ford çalışanlarına kara katılım arz ediyordu. Öte yandan fabrikalarında sendikalaşmaya kesinlikle karşı olan Ford, sendika faaliyetlerini önlemek için Harry Bennett'i işe aldı. Bennett sendika örgütlenmelerini yıkmak için yıldırma stratejileri izledi. United Auto Workers'in 1941'de yürüttüğü grevin sonunda bazı Ford fabrikalarında toplu sözleşmeler üzerinde anlaşılabilindiyse de, sendikal örgütlenme ancak Ford ve Bennett'in 1945'de şirketten ayrılışından sonra fabrikalarda büsbütün yayıldı. 1947 yılında hayatını kaybetti
Çok geniş araştırmalar yaptırarak hazırladığı Beynelmilel Yahudi adlı eseri büyük yankı yapmıştır.
Ransom Eli Olds'un kendine ait Oldsmobile isimli otomobil firmasında 1902'de basit tarzda geliştirdiği yürüyen bant tekniğini, zaman içerisinde Ford tutarlılıkla mükemmelleştirdi. Ford'un otomobil üretim taslağı sadece sanayi üretimini değil, kültürü de etkiledi (Fordizm).
1879 yılında evinden ayrılarak makinistliği öğrenmek için yakınındaki Detroit'e yerleşen Ford, öğreniminden sonra Westinghouse Company'de iş bularak benzin motorları üzerine çalışmalar yaptı. Clara Bryant ile evliliğinden sonra maddi durumunu kendine ait bir kereste fabrikasıyla iyileştirdi. Thomas Alva Edison'in kurduğu Edison Illuminating Company'de 1881 yılında mühendisliğe başladı. Dünyaca ünlü buluşcu Edison ile Ford sonraki yıllarda arkadaş oldular. Baş mühendisliğe terfisinden sonra yakıt motorları üzerindeki şahsi araştırmalarına yeterince zaman ve para ayırabilen Ford, Quadricycle isimli aracının gelişimini 1896 yılında tamamladı. Söz konusu başarının ardından Edison Illuminating'den ayrılarak, başka yatırımcılarla birlikte 1899 yılında Detroit Automobile Company'i kurdu. Kendi modellerinin üstünlüğünü göstermek amacıyla araçlarını başarıyla diğer üreticilerin araçlarıyla yarıştırdı. Ancak 1901'de Detroit Automobile Company iflas etti.
Ford Motor 1903'te Henry Ford 11 yatırımcıyla birlikte 28.000 Dolar sermayeyle Ford Motor Company'i kurdu. Şirket tarafından 1908'de piyasaya sürülen Modell T 1913'e kadar üne kavuştu ve ABD yollarının her yerinde yaygındı. Aynı yıl Ford'un fabrikalarında yürüyen bantlı üretimi başlatması verimliliği yüksek derecede çoğalttı. 1918 yılında ABD'de kullanılan arabaların yarısı Modell T idi. Aynı modelden 1927 yılına kadar 15 milyon araç satılarak 45 yıl süre tutulacak rekor kırıldı.
Henry Ford'un çalışanlarına karşı özel bir tutumu vardı. Çalışanların 1913 yılında 8 saatlik çalışma gününe karşı aldıkları 5 US Dollar günlük ücret, 1918 yılında o zamana göre olağanüstü miktar olan 6 Dolara yükseldi. Ayrıca Ford çalışanlarına kara katılım arz ediyordu. Öte yandan fabrikalarında sendikalaşmaya kesinlikle karşı olan Ford, sendika faaliyetlerini önlemek için Harry Bennett'i işe aldı. Bennett sendika örgütlenmelerini yıkmak için yıldırma stratejileri izledi. United Auto Workers'in 1941'de yürüttüğü grevin sonunda bazı Ford fabrikalarında toplu sözleşmeler üzerinde anlaşılabilindiyse de, sendikal örgütlenme ancak Ford ve Bennett'in 1945'de şirketten ayrılışından sonra fabrikalarda büsbütün yayıldı. 1947 yılında hayatını kaybetti
Çok geniş araştırmalar yaptırarak hazırladığı Beynelmilel Yahudi adlı eseri büyük yankı yapmıştır.
Arda Turan'ı FIFA'nın verdiği transfer yasağı nedeni ile önümüzdeki yılın Ocak ayına kadar oynatamayacak olan Barcelona kulübü milli futbolcumuz için bir çalışma programı oluşturdu.
Arda'nın Atletico de Madrid'de dört sezon futbol oynamasına rağmen İspanyol dilini henüz öğrenememesi büyük bir handikap olarak gösterildi. Arda'nın bu dili öğrenmesi için özel hoca tutulacak lisan konusunda ısrarcı olunacak. Arda'ya İspanyolcanın dışında Katalan dili de öğretilmeye çalışılacak.
Teknik Direktör Luis Enrique'nin isteği üzerine Arda başka bir takıma kiralanmayacak ve takımla tüm antrenmanlara katılması sağlanacak. Arda'nın gideceği kulüpte sakatlanmasından endişe eden Luis Enrique bu futbolcunun ceza bitiminde hemen Barcelona formasını üzerine geçirmesini istiyor. Bu bağlamda Arda Turan'in Katalunya'ya ve Barcelona kentine alışması ve kulübün felsefesini tanıması birinci öncelik olacak. Milli futbolcumuz Barcelona'nın tüm iç ve dış saha maçlarında tribünde olması istenecek deplasman maçlarına takımla beraber götürülecek. Maç bitimlerinde Arda'nın soyunma odasına girilmesi sağlanacak sevinç ve üzüntüye takım arkadaşları ile birlikte yaşamasının önü açılacak. Arda'ya ayrıca önümüzdeki haftadan itibaren kendisine ev tutması için bölgeler gösterilecek ve buraya biran evvel yerleşmesi sağlanacak. Arda'nın Atletico de Madrid forması giydiği dönemde Madrid kentinde Türklerden oluşan özel şöförü, tercümanı ve Türk yemekleri yapan aşçısı bulunuyordu. Arda'nın bu kişileri de Barcelona'ya getirmesi bekleniyor.
Arda'nın Atletico de Madrid'de dört sezon futbol oynamasına rağmen İspanyol dilini henüz öğrenememesi büyük bir handikap olarak gösterildi. Arda'nın bu dili öğrenmesi için özel hoca tutulacak lisan konusunda ısrarcı olunacak. Arda'ya İspanyolcanın dışında Katalan dili de öğretilmeye çalışılacak.
Teknik Direktör Luis Enrique'nin isteği üzerine Arda başka bir takıma kiralanmayacak ve takımla tüm antrenmanlara katılması sağlanacak. Arda'nın gideceği kulüpte sakatlanmasından endişe eden Luis Enrique bu futbolcunun ceza bitiminde hemen Barcelona formasını üzerine geçirmesini istiyor. Bu bağlamda Arda Turan'in Katalunya'ya ve Barcelona kentine alışması ve kulübün felsefesini tanıması birinci öncelik olacak. Milli futbolcumuz Barcelona'nın tüm iç ve dış saha maçlarında tribünde olması istenecek deplasman maçlarına takımla beraber götürülecek. Maç bitimlerinde Arda'nın soyunma odasına girilmesi sağlanacak sevinç ve üzüntüye takım arkadaşları ile birlikte yaşamasının önü açılacak. Arda'ya ayrıca önümüzdeki haftadan itibaren kendisine ev tutması için bölgeler gösterilecek ve buraya biran evvel yerleşmesi sağlanacak. Arda'nın Atletico de Madrid forması giydiği dönemde Madrid kentinde Türklerden oluşan özel şöförü, tercümanı ve Türk yemekleri yapan aşçısı bulunuyordu. Arda'nın bu kişileri de Barcelona'ya getirmesi bekleniyor.
Alman kamu sektörü dergisi Behörden Spiegel, Türkiye’de konuşlandırılan Patriot hava savunma sisteminin hacker saldırısı sonucu açıklanamayan komutlar uyguladığını yazdı
Almanya’da aylık yayınlanan kamu sektörü dergisi Behörden Spiegel, Türkiye’deki Alman Patriot hava savunma sisteminin kısa bir süreliğine hack’lendiğini iddia etti. Dergiye konuşan Alman kaynaklar, Kahramanmaraş’ın Suriye sınırında konuşlandırılan Patriot ve iki radar ile altı ateşleyiciden oluşan sisteminin, “açıklanamayan” komutları uyguladığını söyledi. Dergini kaynakları bunun sebebinin sisteme girmeyi başaran bir hacker saldırısı olduğunu belirtti.
Alman Savunma Bakanlığı ise Die Welt gazetesine gönderdiği açıklamada, hacker saldırısının olduğuna dair hiçbir kanıt bulunmadığını ve böyle bir saldırının “son derece ihtimal dışı” olduğunu bildirdi.
İki ihtimal var
Behörden Spiegel’ın kaynakları ise hackerların sisteme girmek ve ekipmanı kontrol edebilmek için ancak iki olası yolu kullanmış olabileceğini söyledi.
- Birinci ihtimal hackerların, füze kontrol sistemi ile ateşleyici arasındaki bilgi değiş-tokuşunu sağlayan, bu iki birim arasındaki bağlantıyı kuran Sensör-Ateşleyici-Enteroperabilite (SSI) sistemine girmeyi başarmış olması.
- İkinci ihtimal ise hackerların füzelerin amaçlanan hedefe yönlendirilmesini sağlayan bilgisayar çipinin programını ele geçirmesi. Kaynaklar, Patriot füzelerinin boş çiplerinin Asya’da üretildiğini vurguluyor.
Amerikan üretimi Patriot sistemi, Türkiye’nin talebi üzerine 2013’te sınıra konuşlandırılmıştı. Geçen ay Almanya Patriot sistemlerini ABD, İtalya ve Almanya tarafından ortak üretilen MEADS (Medium Extended Air Defence System) hava savunma sistemi ile değiştirmeyi planladığını açıklamıştı. Bu değişimin Almanya’ya 4 milyar dolara mâl olması bekleniyor.
Haberi yayımlayan Behörden Spiegel dergisi, ana olarak federal, eyalet ve yerel bazdaki devlet çalışanları için yayımlanıyor. Derginin üyeleri arasında yabancı diplomatik misyonlar, sendikalar, ticaret odaları da bulunuyor.
Almanya’da aylık yayınlanan kamu sektörü dergisi Behörden Spiegel, Türkiye’deki Alman Patriot hava savunma sisteminin kısa bir süreliğine hack’lendiğini iddia etti. Dergiye konuşan Alman kaynaklar, Kahramanmaraş’ın Suriye sınırında konuşlandırılan Patriot ve iki radar ile altı ateşleyiciden oluşan sisteminin, “açıklanamayan” komutları uyguladığını söyledi. Dergini kaynakları bunun sebebinin sisteme girmeyi başaran bir hacker saldırısı olduğunu belirtti.
Alman Savunma Bakanlığı ise Die Welt gazetesine gönderdiği açıklamada, hacker saldırısının olduğuna dair hiçbir kanıt bulunmadığını ve böyle bir saldırının “son derece ihtimal dışı” olduğunu bildirdi.
İki ihtimal var
Behörden Spiegel’ın kaynakları ise hackerların sisteme girmek ve ekipmanı kontrol edebilmek için ancak iki olası yolu kullanmış olabileceğini söyledi.
- Birinci ihtimal hackerların, füze kontrol sistemi ile ateşleyici arasındaki bilgi değiş-tokuşunu sağlayan, bu iki birim arasındaki bağlantıyı kuran Sensör-Ateşleyici-Enteroperabilite (SSI) sistemine girmeyi başarmış olması.
- İkinci ihtimal ise hackerların füzelerin amaçlanan hedefe yönlendirilmesini sağlayan bilgisayar çipinin programını ele geçirmesi. Kaynaklar, Patriot füzelerinin boş çiplerinin Asya’da üretildiğini vurguluyor.
Amerikan üretimi Patriot sistemi, Türkiye’nin talebi üzerine 2013’te sınıra konuşlandırılmıştı. Geçen ay Almanya Patriot sistemlerini ABD, İtalya ve Almanya tarafından ortak üretilen MEADS (Medium Extended Air Defence System) hava savunma sistemi ile değiştirmeyi planladığını açıklamıştı. Bu değişimin Almanya’ya 4 milyar dolara mâl olması bekleniyor.
Haberi yayımlayan Behörden Spiegel dergisi, ana olarak federal, eyalet ve yerel bazdaki devlet çalışanları için yayımlanıyor. Derginin üyeleri arasında yabancı diplomatik misyonlar, sendikalar, ticaret odaları da bulunuyor.
Eski arabasını getirene 6 bin 500 TL
54 Kamuoyunun "hurda teşviki" olarak bilinen eski araçların trafikten çekilmesini yürütme çalışmalarında ayrıntılar netleşmeye başladı. Üç farklı sınıflandırmada uygulanması öngörülen hurda teşviki, 1990-1993 arasında ise 6.500 TL, 1985-1990 arasında 5 bin lira, 1985 öncesi araçlar için 3.500 olarak planlandı.
Milliyet'in haberine göre; Hurda araç teşviki üç farklı sınıflandırmada 2 milyon binek aracının trafikten çekilmesi hedefleniyor. Bu araçlar ortalama 5 bin TL ile desteklenmiş olacak. 1985 model ve öncesi binek araçlar için 3 bin 500 lira teşvik öngörülürken aynı rakam 85-90 yılları arası modellerde 5 bin lira olarak planlandı. Taslak çalışmaya göre 90 ve 93 model arasında bulunan binek araçlardaki destek miktarı ise 6 bin 500 lira olarak öngörüldü.
Önümüzdeki günlerde son kararın verileceği taslak çalışmasına göre yeni araç alımına kredi faiz desteği de paketin içerisinde yer alıyor. Hurda teşviklerinin masaya yatırıldığı teknik düzenlemelerin yer aldığı söz konusu taslakta 20 yaş üstü taşıtını getirip sıfır araç alanlara ÖTV indirimi verilmesi teklifi de bulunuyor.
İNDİRİM GELECEK YIL UYGULAMAYA GİRİYOR
Hurda indiriminin yer aldığı teşvik paketinin 2014 yılında hayata geçirilmesi planlanıyor. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı'nın koordinasyonunda yürütülen çalışmalara ilişkin son karar önümüzdeki günlerde yapılacak toplantıda masaya yatırılacak. Hurda teşvikine yönelik son karar Ekonomik Koordinasyon Kurulu'nda (EKK) masaya yatırıldıktan sonra siyasi irade tarafından verilecek.
TÜRKİYE'DE 20 YAŞTAN BÜYÜK 4 MİLYON ARAÇ VAR
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Türkiye genelinde 17 milyonun üzerinde araç bulunuyor. 20 yaş üzerindeki araç sayısı ise 4 milyonun üzerinde. 20 yaş üzerindeki araçların yaklaşık 2 milyon adedi binek taşıtlardan oluşuyor. Hurda araç düzenlemesinde sona gelindiğini belirten Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, konuyla ilgili çalışmaların 2014 yılında hayata geçirilerek yerli üretime önem verileceğini açıklamıştı.
54 Kamuoyunun "hurda teşviki" olarak bilinen eski araçların trafikten çekilmesini yürütme çalışmalarında ayrıntılar netleşmeye başladı. Üç farklı sınıflandırmada uygulanması öngörülen hurda teşviki, 1990-1993 arasında ise 6.500 TL, 1985-1990 arasında 5 bin lira, 1985 öncesi araçlar için 3.500 olarak planlandı.
Milliyet'in haberine göre; Hurda araç teşviki üç farklı sınıflandırmada 2 milyon binek aracının trafikten çekilmesi hedefleniyor. Bu araçlar ortalama 5 bin TL ile desteklenmiş olacak. 1985 model ve öncesi binek araçlar için 3 bin 500 lira teşvik öngörülürken aynı rakam 85-90 yılları arası modellerde 5 bin lira olarak planlandı. Taslak çalışmaya göre 90 ve 93 model arasında bulunan binek araçlardaki destek miktarı ise 6 bin 500 lira olarak öngörüldü.
Önümüzdeki günlerde son kararın verileceği taslak çalışmasına göre yeni araç alımına kredi faiz desteği de paketin içerisinde yer alıyor. Hurda teşviklerinin masaya yatırıldığı teknik düzenlemelerin yer aldığı söz konusu taslakta 20 yaş üstü taşıtını getirip sıfır araç alanlara ÖTV indirimi verilmesi teklifi de bulunuyor.
İNDİRİM GELECEK YIL UYGULAMAYA GİRİYOR
Hurda indiriminin yer aldığı teşvik paketinin 2014 yılında hayata geçirilmesi planlanıyor. Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı ile İçişleri Bakanlığı'nın koordinasyonunda yürütülen çalışmalara ilişkin son karar önümüzdeki günlerde yapılacak toplantıda masaya yatırılacak. Hurda teşvikine yönelik son karar Ekonomik Koordinasyon Kurulu'nda (EKK) masaya yatırıldıktan sonra siyasi irade tarafından verilecek.
TÜRKİYE'DE 20 YAŞTAN BÜYÜK 4 MİLYON ARAÇ VAR
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Türkiye genelinde 17 milyonun üzerinde araç bulunuyor. 20 yaş üzerindeki araç sayısı ise 4 milyonun üzerinde. 20 yaş üzerindeki araçların yaklaşık 2 milyon adedi binek taşıtlardan oluşuyor. Hurda araç düzenlemesinde sona gelindiğini belirten Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, konuyla ilgili çalışmaların 2014 yılında hayata geçirilerek yerli üretime önem verileceğini açıklamıştı.
ÖZGÜN TASARIM
Hızla değişen dünyamızda CITROËN, günümüz müşteri beklentilerine en iyi şekilde cevap verebilmek için C4 CACTUS ile gerçek bir alternatif sunuyor.CITROËN C4 CACTUS yeni bir araçta sunulan her şeyin üzerine daha fazla tasarım, daha fazla konfor ve daha kullanışlı teknolojiler ekliyor ve tüm bunları akılcı bütçeler dahilinde sunuyor.
BİR CITROËN YENİLİĞİ: BUMP ®
Stilin ve işlevselliğin birleşimi… Airbump’larda bulunan hava kapsülleri amortisör görevi görerekoluşabilecek küçük darbelere karşı koruma sağlıyor (4 km/s kadar). Ayrıca araç bakım ve tamirmaliyetlerinin düşürülmesine de yardımcı oluyor.
AIR BUMP AYRICALIKLI BİR TEKNOLOJİ
Günlük hayatta oluşabilecek küçük darbelere Airbump®’lar gerçek bir koruma sağlar. Yumuşak bir malzemeden üretilen (Üretan Termoplastik) hava kapsülleri oluşan darbeleri emmeye yardımcı olur. Hem estetik hem de pratik olan patentli bu teknoloji ilk defa CITROËN tarafından geliştirilmiştir bence alınacak bı arac
Hızla değişen dünyamızda CITROËN, günümüz müşteri beklentilerine en iyi şekilde cevap verebilmek için C4 CACTUS ile gerçek bir alternatif sunuyor.CITROËN C4 CACTUS yeni bir araçta sunulan her şeyin üzerine daha fazla tasarım, daha fazla konfor ve daha kullanışlı teknolojiler ekliyor ve tüm bunları akılcı bütçeler dahilinde sunuyor.
BİR CITROËN YENİLİĞİ: BUMP ®
Stilin ve işlevselliğin birleşimi… Airbump’larda bulunan hava kapsülleri amortisör görevi görerekoluşabilecek küçük darbelere karşı koruma sağlıyor (4 km/s kadar). Ayrıca araç bakım ve tamirmaliyetlerinin düşürülmesine de yardımcı oluyor.
AIR BUMP AYRICALIKLI BİR TEKNOLOJİ
Günlük hayatta oluşabilecek küçük darbelere Airbump®’lar gerçek bir koruma sağlar. Yumuşak bir malzemeden üretilen (Üretan Termoplastik) hava kapsülleri oluşan darbeleri emmeye yardımcı olur. Hem estetik hem de pratik olan patentli bu teknoloji ilk defa CITROËN tarafından geliştirilmiştir bence alınacak bı arac
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?