hande yener şarkıları.
sanırım dünya çapında en saygın türk şirketi. reklam başarısını söylemeye gerek yok. somali için yardım istenen, gurur verici işleri olan türk markası. bir kurtarıcı olarak görülmesi vs. bir marka için zirvedir. (ht: #TurkishAirlinesHelpSomalia)
video için tıklayınız.
video için tıklayınız.
(bkz: argo)
daha da bireyselleştiğimiz, bireylere bölündüğümüz şu dünyada çok ama çok kıymetli olandır. ayrıca çok keyiflidir.
arada sırada hepimizin düştüğü ve oldukça sıkıntılı davranışlardan biri. insan ruhunu seyreltmeli. inceliklerini, renklerini artırırken sivri kısımlarını da törpülemeli, en kötü bir sorgu seansına girmeli.
oyun, rekabet.
başarısız bir üyesi olduğum insan tipidir. tarzancılık oynarken kopan paslı çuval ipi nedeniyle ağaçtan düşmüşlüğüm vardır.
herhangi bir sanatsal, siyasi ya da toplumsal etkinliğin, etkili bir fikir olarak, sistemli olarak kendini kabul ettirme çabasıdır. "taraf olmanın, tutulan köşenin" ilk ana fikridir. propaganda ile yakından ilgilidir. propaganda bütün somut işlevleri (oy kazanma, ürün-hizmet satma, ikna etme...) bir kenara bırakırsak, idelojinin yayılmasını ifade eder. bu da büyük oranda egemen ideolojidir.
mesela, her sinema ürünü, her film neyi anlatırsa anlatsın endüstrileşme ve sömürgecilik faaliyetleri zeminindeki bir dünyada ortaya çıkmasıyla bütün bunlardan bağımsız olmadığı gibi, kapitalizmin yeniden üretilmesidir. şehirli bir sanattır bir kere. teknik, gösterim (sinema salonları, yapımcılar) aşamalarında bunu daha çok ortaya koyar. zaten, ilk zamanlar filmlerin propagandadan hiçbir farkı yoktur. bunu en çok yıkmaya yaklaşan 3. dünya sinemasıdır. çünkü, o güne kadar ki tüm ideolojilere karşı çıkmıştır ve teknik yetersizliğin bile gösterildiği "imge" üzerine kurulu bir sinema anlayışı üretmişlerdir, estetik bağlam da yine bundan bağımsız değildir. Ne var ki, bu bile saf bir şekilde korunamamıştır. Duruşu bile bir taraf. Yani, kamerayı koyduğunuz, seçtiğiniz konu, kadraj, renk yönetimi, kurgudaki bozma-devamlılık-süre-ritim-duygu aktarımı bile bir ideoloji malzemesidir.
sosyal bilimlerin ortaya çıkış süreci mesela. sosyoloji, gelişmiş batı devletlerinin kendi sistemlerini incelediğini bir bilimken, antropoloji de doğu araştırmaları olarak başlamış ve sömürgeleştirilen devletlerin, klanların, toplulukların yapısını incelemek üzerine kurulmuştur. burada bile bir egemen ideolojinin kendini kabulünü sağlaması söz konusu. (gulbenkian komisyonu-sosyal bilimleri açın)
mesela, her sinema ürünü, her film neyi anlatırsa anlatsın endüstrileşme ve sömürgecilik faaliyetleri zeminindeki bir dünyada ortaya çıkmasıyla bütün bunlardan bağımsız olmadığı gibi, kapitalizmin yeniden üretilmesidir. şehirli bir sanattır bir kere. teknik, gösterim (sinema salonları, yapımcılar) aşamalarında bunu daha çok ortaya koyar. zaten, ilk zamanlar filmlerin propagandadan hiçbir farkı yoktur. bunu en çok yıkmaya yaklaşan 3. dünya sinemasıdır. çünkü, o güne kadar ki tüm ideolojilere karşı çıkmıştır ve teknik yetersizliğin bile gösterildiği "imge" üzerine kurulu bir sinema anlayışı üretmişlerdir, estetik bağlam da yine bundan bağımsız değildir. Ne var ki, bu bile saf bir şekilde korunamamıştır. Duruşu bile bir taraf. Yani, kamerayı koyduğunuz, seçtiğiniz konu, kadraj, renk yönetimi, kurgudaki bozma-devamlılık-süre-ritim-duygu aktarımı bile bir ideoloji malzemesidir.
sosyal bilimlerin ortaya çıkış süreci mesela. sosyoloji, gelişmiş batı devletlerinin kendi sistemlerini incelediğini bir bilimken, antropoloji de doğu araştırmaları olarak başlamış ve sömürgeleştirilen devletlerin, klanların, toplulukların yapısını incelemek üzerine kurulmuştur. burada bile bir egemen ideolojinin kendini kabulünü sağlaması söz konusu. (gulbenkian komisyonu-sosyal bilimleri açın)
kabul edilemez olduğu kadar toplumu kutuplaştırma çabasının ürünüdür. ama önemli olan bunları söyletmemek. bu nedenle de, tarih-kültür kurumlarımızın daha etkili ve daha farklı çalışması gerekliliğinin altını çizer.
ermeni meselesinde yaşadığımızdan hiçbir farkı yoktur. hem bilimsel hem de herkese ulaşabilen çalışmalar ile tüm tarihimizi aydınlatmalıyız. çözüm noktasında bunu söylemek isterim.
ermeni meselesinde yaşadığımızdan hiçbir farkı yoktur. hem bilimsel hem de herkese ulaşabilen çalışmalar ile tüm tarihimizi aydınlatmalıyız. çözüm noktasında bunu söylemek isterim.
keser ve çivi ikilisi ile her türlü oyundur. kulübe yapımı vs. çok keyifli olurdu.
bir türk futbolu hastalığı. yıllardır akıllanmayan yöneticilerin ve yanlışlıkların çözümsüz çözümü.
salih - saliha
"pampa, panpa, tirrek" gibi sözcüklerin mucidi olma ihtimalini de taşır.
bugünden itibaren hayatında bir değişiklik olmasını dilediğim insandır.
örülerek yapılan bir tür ayak kıyafeti. (bkz: ayşe teyze)'nin simgesidir.
çeyize giriş itemi.
nüfusun ya da nüfus yoğunluğunun standartları engellemeyecek şekilde dağıtılamaması. aile ocağı sistemi, eskiye göre iyi olsa da yine bile yetersiz.
herkesin doktor olması. doktor olmak tıpkı öğretmenlik gibi kutsal bir meslek. farklı kriterlerinin olması gerektiğini düşünüyorum en başta insaniyet kısmında. bunu da söylememin nedeni, "ihmal" vakalarındaki artış.
herkesin doktor olması. doktor olmak tıpkı öğretmenlik gibi kutsal bir meslek. farklı kriterlerinin olması gerektiğini düşünüyorum en başta insaniyet kısmında. bunu da söylememin nedeni, "ihmal" vakalarındaki artış.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?