darbe hakkında sosyal medyadan, yazdığı herhangi bi platformdan, darbe teşebbüsü hakkında en ufak bi paylaşım dahi yapmayan insandır. sorsan, bın sıyasıtlı ılgılınmıyırım cınım derler, ama tüm özel anlarını sürekli oralardan paylaşırlar. bi kere bu siyaset değil vatan meselesi. sen, 16 temmuzda sosyal hesabından kocişinle qayfe geyff, bugün ooluşumla parka gittik şeklinde paylaşımlar yapamazsın. çocuğuna ördüğün dantelli yeleği kızlaar, güzel olmuş muu diye paylaşamazsın. darbe olsaydı yapabiliyor muydun bakalım o qeyyf leri. bi de oyun istekleri geliyor ki, deli oluyorum. klavye kahramanlığının lüzümu yok diye düşünülebilir, herkes kendi vatan sevgisini kendi içinde yaşasın diye düşünen olabilir. olamaz kardeşim. sabah gözümüzü açar açmaz ilk baktığımız, uyumadan önce en son baktığımız sosyal medyadan, görüşünle alakalı fikir beyan etmek, safını belli etmek zorundasın. köy yanarken deli saçını tarar hesabı, ben öfke doluyken sen otla böcükle zaman geçiremezsin.
paranoyaya bağladım belki ama, burası da bi sosyal platform olduğu için özellikle bu konu hakkında tek kelime fikir beyan etmeyen herkesten fetöcü mü acaba diye şüphe duyuyorum. herkesten!
menfaati uğruna, asli fikrini, düşüncesini gizleyip senin yanındayken sendenmiş gibi, bir başkasının yanında ondanmış gibi davranan insan politikasına verilen isim.
(gbkz:münafıklık da master yapmak)
şeytan bile onun şerrinden Allah'a sığınır dediğim kişilerdir
(gbkz:münafıklık da master yapmak)
şeytan bile onun şerrinden Allah'a sığınır dediğim kişilerdir
ek ders karşılığı çalışan, hangi bölüm olduğuna bakılmaksızın, 2 yıllık üniversite mezunlarının bile yapabildiği öğretmenlik türü. bi de, kolay(!) diye genelde sınıf öğretmenliğini tercih ediyorlar. ortaokuldan bi arkadaşım 2 yıllık peyzaj mezunu, ücretli öğretmenlik için başvurmuş. sevgilisi de dağda terörist. onun ifadesiyle gerilla (!) şimdi bu kız, çocuklara kendi fikirlerini empoze etmeden durur mu? çocuklara yazık diyorum, başka da bir şey demiyorum.
böyle muhteşem(!) bi eğitim sistemimiz var işte
böyle muhteşem(!) bi eğitim sistemimiz var işte
Cihan padisahi Yavuz Sultan Selim, Sam yakinina otagini kurdurarak burada üç ay kadar kalmis. Bir Türkmen kizi da, zaman zaman padisahin çadirina gelerek, otagin temizlik islerini yapar, hünkâr çadirini tertibe ve düzene sokarak siradan gündelik islerle mesgul olurmus? Yine bir sabah temizlik için geldiginde, Sultan Selimi görmüs. Türkmen güzelinin gönlü sultana, su gibi anîden akivermis gönlünü kaptimis ona.- Hani kalbin, her an bir halden baska bir hale geçmek, gibi anlamlari da vardir ya- Zamanla kalbinin içini, ince bir sizi sarmis genç kizin ve baslamis kalbi için için göynümeye.
Bir gün, gözü, hünkâr çadirinin diregine ilismis. Diregin üst kismina askin gücü ona, söyle bir satir yazma cesareti vermis:
\"Seven insan neylesin\"
Yavuz Sultan Selim, otagina yatmaya gelince, birden direkteki yaziyi fark etmis,\" Bu da ne ola ki\" diyerek uzun bir muhakemeden sonra, bir vehim ve bin endise derken? Almis eline kalemi söyle bir satir da o düsmüs ayni direkteki dizenin altina. \"
\"Hemen derdin söylesin.\"
Türkmen kizi, ertesi gün gelip baktiginda otagin diregine, sevincinden aglamis, o küçücük kalbi heyecandan gögsüne sigmaz olmus, yer de onun olmus âdeta gök de? Fakat koskoca cihan sultanina ilân-i askta bulunmanin, atesle oynamak, ates girdabina bilerek atlamak gibi ölümcül bir tehlikesi de varmis. \"Varsin olsun bu ask, buna deger diye düsünmüs.\" Aldigi mesaji heyecanla hemen cevaplandirmaktan kendini alamamis ama yine de içinde bir korku kurdu varmis ki genç güzelin, yüregini her gün dis dis, burgu burgu kemiren... Askin gücü, zoru ve korkuyu nefes nefes yasayan o gencecik yüregin imdadina yetismis derhâl. Bir satir daha yazmis ayni direge
\"Ya korkarsa neylesin\"
Yavuz sultan selim, aksam, çadira döndügünde, not düstügü direkteki satir gelmis aklina. Bakmis ve okumus ki askin heyecanin ve korkunun karistigi, tezat dolu sözcüklerin bulustugu satirlar, bir mizrak gibi durmakta karsisinda. Hemen o satirin altina bir misra daha eklemis, aska yenik düsen koca padisah:
\"Hiç korkmasin söylesin.\"
Bir askin bulusan, karmasik ve bulanik duygulari söyle dizilmis diregin üzerine:
\" Seven insan neylesin Hemen derdin söylesin Ya korkarsa neylesin Hiç korkmasýn söylesin\"
Sabahin olmasini sabirla beklemis padisah. Seher vakti sirdasi Hasancan'i çagirtmis, derhâl bir emir vererek:
\" Biz dahi merak edip onu görmek isteriz tîz elden bu kizi huzura getirin.\"
Emir derhâl yerine getirilmis ki Ahu gözlü, endami hos, alimli, nazenin, ceylân gibi bir Türkmen güzeli? Hünkârin emriyle derhâl bir dügün alayi tertip edilmis. Eglenceler, yemeler içmeler? Dügünün son gecesi, sirlarla dolu bu askin bilmecesi kader-i ilâhî tarafindan çözülmüs, Çözülen bu kara baht çikinindan yayilan aci haber, saskina çevirmis herkesi, yer gök âdeta üzüntüye, mateme bogulmus. Ahu gözlü Türkmen dilberinin
\"Selim\" diye çarpan saf ve küçük yüregi, bu büyük cihan sultanin askindaki sirri kaldiramamis ve birden duruvermis. O çadirin diregi, bu olayin canli fakat ketum sahidi olmus asirlardir. Bu dünya hayatinda vuslat nasip olmadigi gibi o gencecik yürege, buna fani alemde bir çare de bulunamamis. Bu hazin gönül çarpilmasinin ve gönül yangininin sonunda derler ki:
\" Koca hünkâr, aglamis\" ve Türkmen kizina yaptirdigi mezarin mermer tasina, su dörtlügü kazdirarak, dünyaya, askin gücünün karsisindaki çaresizligini en güçlü ordulari yenen koca hünkâr söyle haykirmis:
Merdüm-i dîdeme bilmem ne füsûn etti felek
Giryemi kildi hûn eksimi füzûn etti felek
Sîrler pençe-i kahrimdan olurken lerzân
Beni bir gözleri âhûya zebûn etti felek.\"
[ Bilmem ki gözlerime felek nasil bir büyü yapti ki
Gözümü kan içinde birakti, askimi artirdi
Benim pençemin( gücümün) korkusundan arslanlar(bile) titrerken
Felek beni bir ahu gözlüye esir etti.. ] (alıntı) (u:sevgili imla mühendislerimiz, alıntıyı düzeltmeye vaktim yoktu, yerden yere vurmayın beni şimdi☺)
Bir gün, gözü, hünkâr çadirinin diregine ilismis. Diregin üst kismina askin gücü ona, söyle bir satir yazma cesareti vermis:
\"Seven insan neylesin\"
Yavuz Sultan Selim, otagina yatmaya gelince, birden direkteki yaziyi fark etmis,\" Bu da ne ola ki\" diyerek uzun bir muhakemeden sonra, bir vehim ve bin endise derken? Almis eline kalemi söyle bir satir da o düsmüs ayni direkteki dizenin altina. \"
\"Hemen derdin söylesin.\"
Türkmen kizi, ertesi gün gelip baktiginda otagin diregine, sevincinden aglamis, o küçücük kalbi heyecandan gögsüne sigmaz olmus, yer de onun olmus âdeta gök de? Fakat koskoca cihan sultanina ilân-i askta bulunmanin, atesle oynamak, ates girdabina bilerek atlamak gibi ölümcül bir tehlikesi de varmis. \"Varsin olsun bu ask, buna deger diye düsünmüs.\" Aldigi mesaji heyecanla hemen cevaplandirmaktan kendini alamamis ama yine de içinde bir korku kurdu varmis ki genç güzelin, yüregini her gün dis dis, burgu burgu kemiren... Askin gücü, zoru ve korkuyu nefes nefes yasayan o gencecik yüregin imdadina yetismis derhâl. Bir satir daha yazmis ayni direge
\"Ya korkarsa neylesin\"
Yavuz sultan selim, aksam, çadira döndügünde, not düstügü direkteki satir gelmis aklina. Bakmis ve okumus ki askin heyecanin ve korkunun karistigi, tezat dolu sözcüklerin bulustugu satirlar, bir mizrak gibi durmakta karsisinda. Hemen o satirin altina bir misra daha eklemis, aska yenik düsen koca padisah:
\"Hiç korkmasin söylesin.\"
Bir askin bulusan, karmasik ve bulanik duygulari söyle dizilmis diregin üzerine:
\" Seven insan neylesin Hemen derdin söylesin Ya korkarsa neylesin Hiç korkmasýn söylesin\"
Sabahin olmasini sabirla beklemis padisah. Seher vakti sirdasi Hasancan'i çagirtmis, derhâl bir emir vererek:
\" Biz dahi merak edip onu görmek isteriz tîz elden bu kizi huzura getirin.\"
Emir derhâl yerine getirilmis ki Ahu gözlü, endami hos, alimli, nazenin, ceylân gibi bir Türkmen güzeli? Hünkârin emriyle derhâl bir dügün alayi tertip edilmis. Eglenceler, yemeler içmeler? Dügünün son gecesi, sirlarla dolu bu askin bilmecesi kader-i ilâhî tarafindan çözülmüs, Çözülen bu kara baht çikinindan yayilan aci haber, saskina çevirmis herkesi, yer gök âdeta üzüntüye, mateme bogulmus. Ahu gözlü Türkmen dilberinin
\"Selim\" diye çarpan saf ve küçük yüregi, bu büyük cihan sultanin askindaki sirri kaldiramamis ve birden duruvermis. O çadirin diregi, bu olayin canli fakat ketum sahidi olmus asirlardir. Bu dünya hayatinda vuslat nasip olmadigi gibi o gencecik yürege, buna fani alemde bir çare de bulunamamis. Bu hazin gönül çarpilmasinin ve gönül yangininin sonunda derler ki:
\" Koca hünkâr, aglamis\" ve Türkmen kizina yaptirdigi mezarin mermer tasina, su dörtlügü kazdirarak, dünyaya, askin gücünün karsisindaki çaresizligini en güçlü ordulari yenen koca hünkâr söyle haykirmis:
Merdüm-i dîdeme bilmem ne füsûn etti felek
Giryemi kildi hûn eksimi füzûn etti felek
Sîrler pençe-i kahrimdan olurken lerzân
Beni bir gözleri âhûya zebûn etti felek.\"
[ Bilmem ki gözlerime felek nasil bir büyü yapti ki
Gözümü kan içinde birakti, askimi artirdi
Benim pençemin( gücümün) korkusundan arslanlar(bile) titrerken
Felek beni bir ahu gözlüye esir etti.. ] (alıntı) (u:sevgili imla mühendislerimiz, alıntıyı düzeltmeye vaktim yoktu, yerden yere vurmayın beni şimdi☺)
kan dondurmuştur. kızın anlattığı şekilde hocaların size yaklaşıp kendilerine ısındırma usulleri bana o kadar tanıdık geliyor ki
http://memurlarburada.com/feto-orgutu-ablasindan-sok-olacak-itiraflar/
hayat insanı yormaz, insanı insan yorar diye tepki verdiğim cümle. düşündüklerinin ağır gelmesi ve taşıyamaktan kaynaklı olabilir. ilacı (gbkz:susmak)tır.
https://www.youtube.com/watch?v=K7z3590-Mt0
https://www.youtube.com/watch?v=K7z3590-Mt0
(bilgi kuramı), bilginin kaynağını, doğasını, doğruluğunu ve sınırlarını inceleyen felsefe dalı.
dini inancın ya da dini bilginin felsefi bir şekilde değerlendirilmesi.
hilal tv genel müdürü, mustafa islamoğlu talebesi, iran hayranı. paralelcilerden boşalan başbakanlık danışmanlığı kadrosuna getirilmiş.
tarihteki hataların tekerrür etmeye başladığını görüyorum.
edit:http://www.islahhaber.net/ebubekir-sifil-den-adnan-inanc-tashihi-76065.html
bu haber de, adnan inanç'ın islamoğlu'ndan ayrıldığı söyleniyor ama ne kadar güvenilir. bunlar ondan ayrıldığını söyleyerek takiyye yapıp kadrolaştıktan sonra gerçek niyetlerinin ortaya çıkmayacağı ne malum. güvenmiyorum.
tarihteki hataların tekerrür etmeye başladığını görüyorum.
edit:http://www.islahhaber.net/ebubekir-sifil-den-adnan-inanc-tashihi-76065.html
bu haber de, adnan inanç'ın islamoğlu'ndan ayrıldığı söyleniyor ama ne kadar güvenilir. bunlar ondan ayrıldığını söyleyerek takiyye yapıp kadrolaştıktan sonra gerçek niyetlerinin ortaya çıkmayacağı ne malum. güvenmiyorum.
islam nurunun dünyayı aydınlatmadan yani 27 ramazan 610 senesinden önceki (gbkz:karanlık dönem)
cahiliye devrindeki akrabalık, milliyetçilik bağı.
aynı kabileden olan akrabalar, kendi asabesini(akrabasını) haklı da olsa, haksız da olsa savunmak mecburiyetindeydiler. islam, bunu da kaldırmıştır. kendi asabenin değil, haklının yanında olman gerekir.
aynı kabileden olan akrabalar, kendi asabesini(akrabasını) haklı da olsa, haksız da olsa savunmak mecburiyetindeydiler. islam, bunu da kaldırmıştır. kendi asabenin değil, haklının yanında olman gerekir.
toplumu karıştıranlara, arabozuculara,zihinlerde, gönüllerde iyi ile kötüyü, hak ile batılı karıştıran; bir şeyi yaldızlayıp gerçek yüzünü gizleyen yalancılara - özetle münafığın master yapmış hali (u:☺)- verilen bir sıfat olmasının yanısıra peygamberimizin hadislerinden yola çıkacak olursak, ahir zamanda (dünyanın son devirlerinde) ortaya çıkacak en büyük negatif gücün adıdır. Hadislerde genelde bir kişilik olarak tasvir edilmektedir, ancak bu bir kişi olabileceği gibi, şiddete ve vahşete eğilimli, şeytani özelliklere sahip ve insanlara zulmeden bir ideoloji de olabilir.
Deccaliyet tüm dünyaya etki eden sapkın bir fikir akımıdır. Bu akım, adeta bir büyü gibi kitlelere etki eden, tüm saçmalık ve yanlışlıklarına rağmen takipçileri olan ve hatta kendi içinde çeşitli mezhepleri bulunan bir akımdır
efendimizin, ahir zaman da ortaya çıkacağını söylediği Deccal, kıyametin en önemli alametlerinden biri olarak yer almaktadır. efendimiz, kıyamet kopmadan önce Deccal'in muhakkak çıkacağını belirtirken, Deccal'in nasıl bir ortamda ortaya çıkacağını da bildirmiştir. Deccal'in çıktığı dönem; din ahlakının yaşanmadığı, Allah'ın açıkça inkar edildiği, ahlaksızlığın, karmaşanın, savaşların, çatışmaların çok yaygınlaştığı, terörün, cinayetlerin ve şiddetin günlük hayatın bir parçası haline geldiği bir dönem olacaktır. Tarih boyunca dünya üzerinde anarşi ve kargaşanın yaşandığı dönemler olmuştur, ancak Deccal'in neden olduğu karmaşa ve kaos ortamı, tarihin hiçbir döneminde eşi görülmemiş büyüklükte olacaktır. Günümüzde dünyanın geldiği şu durum, Peygamber Efendimizin hadislerinde tarif ettiği ahir zaman ile büyük benzerlikler gösteriyor.
Hadislerde bu dönemde fitnenin (karmaşa ve bozgunculuğun), anarşinin ve şiddetin yaygınlaşacağı dünyada huzurun kalmayacağı, insanların açlık, fakirlik, kıtlık gibi pek çok sıkıntı ile mücadele edeceği, kötülüğün ve fesadın yaygınlaşacağı bildirilmiştir. Bu dönemde, karmaşa ve huzursuzluğun yaygınlaşmasına neden olan, insanları ahlaksızlığa ve kötülüğe iten, kitleleri inkara ve isyana yönlendiren, terörün ve şiddetin kaynağı haline gelen fikri altyapı ise (gbkz:Deccal)'dir. Deccal'in ahlaksızlığı yaymada kullandığı metod iyiyi kötü, kötüyü iyi göstermesi olacaktır. deccal, halkı kolay kandıran, sihir ve bir takım numaralarla kendine bağlayan, kendilerinde olağanüstü marifetler olduğuna inandıran hilekarlardır. toplumumuzun kültürünü doğrudan değiştirme özelliğine sahip internet ve teknoloji etkisini olumsuza çevirmek amacında olan Deccal ve taraftarları da kendi sistemlerini yaymak için teknolojiyi etkin biçimde kullanmaktadırlar. hadislerden anlaşıldığına göre ‘deccâl’ bir insandır. Çıkacak yeri ve zamanı tâm net değildir. Hatta bir rivâyete göre otuz kadar ‘deccâl’ çıkacaktır. ha bu uşak da (gbkz:deccal)in (gbkz:pensilvanya) şubesi (u:☺) /gorseller/yukle/images/deccali.png
Deccaliyet tüm dünyaya etki eden sapkın bir fikir akımıdır. Bu akım, adeta bir büyü gibi kitlelere etki eden, tüm saçmalık ve yanlışlıklarına rağmen takipçileri olan ve hatta kendi içinde çeşitli mezhepleri bulunan bir akımdır
efendimizin, ahir zaman da ortaya çıkacağını söylediği Deccal, kıyametin en önemli alametlerinden biri olarak yer almaktadır. efendimiz, kıyamet kopmadan önce Deccal'in muhakkak çıkacağını belirtirken, Deccal'in nasıl bir ortamda ortaya çıkacağını da bildirmiştir. Deccal'in çıktığı dönem; din ahlakının yaşanmadığı, Allah'ın açıkça inkar edildiği, ahlaksızlığın, karmaşanın, savaşların, çatışmaların çok yaygınlaştığı, terörün, cinayetlerin ve şiddetin günlük hayatın bir parçası haline geldiği bir dönem olacaktır. Tarih boyunca dünya üzerinde anarşi ve kargaşanın yaşandığı dönemler olmuştur, ancak Deccal'in neden olduğu karmaşa ve kaos ortamı, tarihin hiçbir döneminde eşi görülmemiş büyüklükte olacaktır. Günümüzde dünyanın geldiği şu durum, Peygamber Efendimizin hadislerinde tarif ettiği ahir zaman ile büyük benzerlikler gösteriyor.
Hadislerde bu dönemde fitnenin (karmaşa ve bozgunculuğun), anarşinin ve şiddetin yaygınlaşacağı dünyada huzurun kalmayacağı, insanların açlık, fakirlik, kıtlık gibi pek çok sıkıntı ile mücadele edeceği, kötülüğün ve fesadın yaygınlaşacağı bildirilmiştir. Bu dönemde, karmaşa ve huzursuzluğun yaygınlaşmasına neden olan, insanları ahlaksızlığa ve kötülüğe iten, kitleleri inkara ve isyana yönlendiren, terörün ve şiddetin kaynağı haline gelen fikri altyapı ise (gbkz:Deccal)'dir. Deccal'in ahlaksızlığı yaymada kullandığı metod iyiyi kötü, kötüyü iyi göstermesi olacaktır. deccal, halkı kolay kandıran, sihir ve bir takım numaralarla kendine bağlayan, kendilerinde olağanüstü marifetler olduğuna inandıran hilekarlardır. toplumumuzun kültürünü doğrudan değiştirme özelliğine sahip internet ve teknoloji etkisini olumsuza çevirmek amacında olan Deccal ve taraftarları da kendi sistemlerini yaymak için teknolojiyi etkin biçimde kullanmaktadırlar. hadislerden anlaşıldığına göre ‘deccâl’ bir insandır. Çıkacak yeri ve zamanı tâm net değildir. Hatta bir rivâyete göre otuz kadar ‘deccâl’ çıkacaktır. ha bu uşak da (gbkz:deccal)in (gbkz:pensilvanya) şubesi (u:☺) /gorseller/yukle/images/deccali.png
diyanetten, mebden, diğer devlet kurumlarından tanıdığım bir kaç kişinin hala daha açığa alınmamış olmasından ötürü yapacağım şikayet. o silahla taranan insanları gördükçe o paralelcileri deli gibi savunan akrabaların sırıtışları, geçen yıllarda ''erdoğan kendi sonunu kendi hazırlıyor'' demeleri aklıma geldi. şimdi ise, kimileri hesaplarını dondurmuş, kimileri, biz onlardan kaç sene önce ayrılmıştık aslında diye yalan söylüyor, kimileri demokrasi meydanlarından sosyal medya da paylaştığım resimleri, paralelcilere söylediğim lafları beğeniyor. (bkz:takiyye is power)
ama yemezler artık, bu kurumlara gönül veren, iç yüzleri ortaya çıktıktan sonra hala onlara destek vermeye devam eden kim varsa hepsi görsün bunun cezasını.
en alt kesimdekilere acıyordum ama onlar bile biliyormuş darbe olacağını ya, onlar bile. kendi yakın akrabalarına da haber etmişler. o kadar öfkeliyim ki onlara, onların savunucularına ve susanlara... bi de bizim müftülüğü şikayet edeceğim. müftü amca maşallah her akşam meydanlarda, ama babamın ''ne oldu şu paralelci imamlar'' sorusuna dalga geçer gibi sırıtarak cevap veriyor. pkk'lı bir imamda, darbe kalkışması olan gece 1 kere bile sela okumadı, onu bile soruşturma da basit bi savunmayla işini halletmişler. diyanet böyle yaparsa diğer kurumlar ne yapsın. ikiyüzlü riyakarlar!
ama yemezler artık, bu kurumlara gönül veren, iç yüzleri ortaya çıktıktan sonra hala onlara destek vermeye devam eden kim varsa hepsi görsün bunun cezasını.
en alt kesimdekilere acıyordum ama onlar bile biliyormuş darbe olacağını ya, onlar bile. kendi yakın akrabalarına da haber etmişler. o kadar öfkeliyim ki onlara, onların savunucularına ve susanlara... bi de bizim müftülüğü şikayet edeceğim. müftü amca maşallah her akşam meydanlarda, ama babamın ''ne oldu şu paralelci imamlar'' sorusuna dalga geçer gibi sırıtarak cevap veriyor. pkk'lı bir imamda, darbe kalkışması olan gece 1 kere bile sela okumadı, onu bile soruşturma da basit bi savunmayla işini halletmişler. diyanet böyle yaparsa diğer kurumlar ne yapsın. ikiyüzlü riyakarlar!
gizli ve önemli şeylerimizi paylaştığımız kişi. itinayla seçilmesi gerekendir. benim için tam manasıyla olmayan kişidir. (bkz:iki kişinin bildiği sır değildir) (u:☺) arkadaşa ve konuya göre muhabbet ederim, bi arkadaşımla konuştuğumu diğeriyle konuşmam, annemle babamla paylaştıklarımı arkadaşımla paylaşmam, arkadaşlarımla konuştuğumu onlarla paylaşmam, kuzenlerle yaptığım, arkadaşla yaptığım, hatta tüm arkadaşlarımla yaptığım muhabbet farklıdır, ama her bi şeyimi anlattığım, hayatımla ilgili tüm detayları bilen bi arkadaşım olmadı, olmayacak.
--- (gbkz: spoiler) ---
ey iman edenler! Kendi dışınızdakileri sırdaş edinmeyin. Çünkü onlar size fenalık etmekten asla geri durmazlar, hep sıkıntıya düşmenizi isterler. Gerçekten, kin ve düşmanlıkları ağızlarından (dökülen sözlerinden) belli olmaktadır. Kalplerinde sakladıkları (düşmanlıkları) ise daha büyüktür. Eğer düşünüp anlıyorsanız, âyetlerimizi size açıklamış bulunuyoruz. (ali imran 118)
--- (gbkz: spoiler) ---
--- (gbkz: spoiler) ---
ey iman edenler! Kendi dışınızdakileri sırdaş edinmeyin. Çünkü onlar size fenalık etmekten asla geri durmazlar, hep sıkıntıya düşmenizi isterler. Gerçekten, kin ve düşmanlıkları ağızlarından (dökülen sözlerinden) belli olmaktadır. Kalplerinde sakladıkları (düşmanlıkları) ise daha büyüktür. Eğer düşünüp anlıyorsanız, âyetlerimizi size açıklamış bulunuyoruz. (ali imran 118)
--- (gbkz: spoiler) ---
kur'an da (gbkz:Hud) 51, (gbkz:Nahl )12, (gbkz:Enbiya) 66-7, (gbkz:Kasas) 60, (gbkz:Zuhruf )2-3 gibi pek çok yerde geçen hitap. Allahu teala bunu sürekli vurgulayarak aklın önemine dikkat çekiyor. zaten onun verdiği aklı kullanmamak, akıl emanetine ihanettir.
--- (gbkz: spoiler) ---
(gbkz:mankurt) olma, akıllı ol (u:☺)
--- (gbkz: spoiler) ---
--- (gbkz: spoiler) ---
(gbkz:mankurt) olma, akıllı ol (u:☺)
--- (gbkz: spoiler) ---
(gbkz:grup tillo)'nun birlik beraberlik temalı muhteşem eserlerinden biri
https://www.youtube.com/watch?v=P-hXw_N-J0c
--- (gbkz: spoiler) ---
hamurumuz birdir bizim
yeşersin büyük türkiye
--- (gbkz: spoiler) ---
--- (gbkz: spoiler) ---
hamurumuz birdir bizim
yeşersin büyük türkiye
--- (gbkz: spoiler) ---
(gbkz:grup tillo)'nun birlik, beraberlik, kardeşlik temalı muhteşem eserlerinden biri.
https://www.youtube.com/watch?v=4FudU_m8kbk
https://www.youtube.com/watch?v=4FudU_m8kbk
tasavvuf ile müziği güzel bir şekilde birleştiren, söyledikleri her söz insanın iliklerine kadar işleyen diyarbakır'lı kürt kardeşlerimizin oluşturmuş oldukları bir grup. ara ara kürtçe ve arapça sözler de serpiştirmiş oldukları müziklerinin her biri birbirinden güzel. cümlelerdeki birlik beraberlik temalarından bahsetmiyorum bile.
(bkz:anlatılmaz dinlenir) (u:☺)
--- (gbkz: spoiler) ---
meydan nöbetlerinde şehirlerde konser veriyorlar. konser aralarında dedikleri bir cümle şu. ''yıllardır kürt- türk düşman dendi, şimdi diyarbakır'dan gelen kürtler, istanbul da türk kardeşlerinin karşınına çıkmış onlara konser veriyor, bunca sene ne alevisine, ne kürdüne, ne türküne vatandaşın bir şey dediği yok, bunu yapanlar birliğimizi çekemeyenlerdir''
--- (gbkz: spoiler) ---
(bkz:anlatılmaz dinlenir) (u:☺)
--- (gbkz: spoiler) ---
meydan nöbetlerinde şehirlerde konser veriyorlar. konser aralarında dedikleri bir cümle şu. ''yıllardır kürt- türk düşman dendi, şimdi diyarbakır'dan gelen kürtler, istanbul da türk kardeşlerinin karşınına çıkmış onlara konser veriyor, bunca sene ne alevisine, ne kürdüne, ne türküne vatandaşın bir şey dediği yok, bunu yapanlar birliğimizi çekemeyenlerdir''
--- (gbkz: spoiler) ---
ak parti istanbul milletvekili. darbe olayları sonrasında sarfettiği şu sözler oldukça anlamlıdır.
/gorseller/yukle/images/met.jpg
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?