confessions

spazmoldum

1. nesil Yazar - Yazar -

  1. toplam entry 955
  2. takipçi 10
  3. puan 22769

beşiktaş belediyesi

spazmoldum
beşiktaş belediyesine ait Halk eczanesinden; sosyal güvencesi olmayıp, elinde reçetesi olan herkes ücretsiz faydalanabiliyormuş ..

çok güzel bir uygulama chp li belediye'yi tebrik ediyorum .. umarım diğer belediyeler de böyle değerli bir çabayı örnek alır ..

şube öğretmenler kurulu

spazmoldum
orta okullarda, zayıfı olan öğrencilerin, sınıfta kalmasına ya da sınıfını geçmesine karar veren, ders öğretmenlerince oluşturulmuş kuruldur ..

burada iki farklı düşünce ile karşılaşırız: kimi öğretmenler çocukların sınıfta bırakılmaması gerektiğini savunurlar diğer bir görüşteki öğretmenler ise; tam tersine, şök e kalan öğrencilerin eğer davranışları da kötü ise sınıfta kalmaları gerektiğini düşünürler ..

yalnız

spazmoldum
insan her zaman yalnız .. tüm ailesi ile birlikte yaşasa da yalnız, tüm dostları yanında ise de ..

işin içine çıkar girdimi yalnızsın kardeşim ..

chp li belediyenin ramazan kutlama şekli

spazmoldum
kuşadası belediyesi, mini etekli kızlara dans ettirirerek ramazan etkinliği yaptığını sanıyor .. bu etkinlikle öncelikle gençlerimizin ahlakına zarar vermiş oluyorlar sonrasında din düşmanlıklarını en bariz şekilde ortaya koymuş oluyorlar .. halkımız cahil mi senin gibi bir oluşumu seçsin ..

bir de şunu merak ediyorum ramazanda böyle bir etkinliği daha önce bunlar nerede gördüler de şimdi gerçekleştiriyorlar ..

bunun yanında para için sema dönen mevleviler de bunlardan az değiller .. mevlana hazretleri gelse bunların yaptığına ne derdi bir düşünmek lazım ..

migros

spazmoldum
kipa yı satın almış süper market zinciri ..

bazen pillerde indirim yapıyorlar aman diyeyim pilin ömrünü gösteren tarihe dikkat edin .. eğer son bir yıl ise almayın, ben aldım pişman oldum ..

chp milletvekillerinin teröristleri ziyareti

spazmoldum
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın CHP'li vekilerin cezaevleri ziyaretlerine ilişkin önceki gün yaptığı açıklamaların ardından, bazı çevreler, bu ziyaretlerin TBMM İnsan Hakları Komisyonu bünyesindeki Cezaevleri Alt Komisyonu'nun yaptığı cezaevi ziyaretleri olduğunu iddia etti. Ancak CHP'lilerin terörist ziyaretleri komisyon kapsamında yapmadığı, Adalet Bakanlığı'na biryesel başvuru yapıp, izin alarak gerçekleştirdiği ortaya çıktı.

Komisyon adına yapılan ziyaretlerde Adalet Bakanlığı'ndan izin alınmasına gerek olmadığı da kaydedildi.

81 TERÖRİSTLE GÖRÜŞTÜLER

Bozdağ, önceki gün yaptığı açıklamada, CHP'lilerin 2016'da terör örgütü üyesi 81 teröristi ziyaret ettiğini açıkladı.

CHP'li 24 milletvekili KCK'lı 19, DHKP-C'li 7, PKK'lı 43 ve THKPC'li 12 hükümlü ve tutukluyu ziyaret etti. İşte 24 vekil ve ziyaret ettikleri teröristlerin sayısı:

Ali Haydar Hakverdi 3 KCK,

Ali Şeker 1 KCK,

Candan Yüceer 4 KCK,

Fatma Kaplan Hürriyet 3 PKK, 1 DHKP-C,

Fikri Sağlar 1 KCK,

Gamze Akkuş İlgezdi 6 KCK,

Hilmi Yarayıcı 6 DHKP-C,

İlhan Cihaner 6 PKK,

Mahmut Tanal 3 PKK,

Mehmet Tüm 3 PKK,

Murat Emir 2 THKP-C,

Mustafa Sezgin Tanrıkulu 4 PKK,

Necati Yılmaz 2 THKP-C,

Nurhayat Altaca Kayışoğlu 3 PKK, 1 KCK,

Oğuz Kaan Salıcı 1 PKK,

Onursal Adıgüzel 4 PKK,

Orhan Sarıbal 1 PKK,

Selin Sayek Böke 1 PKK,

Tahsin Tarhan 3 PKK, 2 THKP-C,

Utku Çakırözer 1 PKK,

Veli Ağbaba 3 PKK, 2 THKP-C,

Yakup Akkaya 1 PKK,

Zeynel Emre 3 PKK, 2 THKP-C,

Zeynep Altıok 6 PKK, 2 THKP-C.

sahurda ücretsiz internet kampanyaları

spazmoldum
turk telekom bu sene ramazan boyunca 02:00-06:00 saatleri arasında toplam 10 gb ücretsiz internet vermiş . geçen sene yanılmıyorsam her gece için 2 gb vermişlerdi bu sene biraz cimri davranmışlar .. ancak bu sene 1000dk ücretsiz konuşma da tanımlamışlar .. faydalanmak için 5555 e SAHUR yazıp göndermeniz yeterli ..

turkcell ise toplam 2G gb internet vermiş .. sahur yazıp 2222 ye mesaj atmanız yeterli ..

vodafone ise yüklediğinin 10 katı kadar data, konuşma ya da mesaj veriyormuş .. kazan yazıp ( büyük harflerle ) 4455 e mesaj atıyorsunuz ..

hayırlı ramazanlar ..

elektrik faturalarından tahsil edilen kayıp kaçak bedeli

spazmoldum
Bu haksız ücret Ak parti tarafından meclise taşınmış ve yasalaştırılmıştır ..

Doğuda kaçak kullanıma engel olamıyorsunuz tamam .. Yöre Halkına da bir şey yapamıyorsunuz onu da anlıyorum .. Ancak kaçak kullanandan alamadığınız ücreti neden faturalarını düzenli olarak ödeyen insanlardan alıyorsunuz kardeşim ? Bu hangi adalete sığar ? 21. Yy da böyle bir kanunu nasıl geçirebiliyorsunuz ?

özel okullara hormonlu not cezaları verilmesi

spazmoldum
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), okul başarısının da etkili olduğu Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş Sistemi'nde (TEOG), “hormonlu not” kullanan özel okullar için yeni düzenleme getiriyor. Yasal düzenlemeyle artık öğrencilerin notlarını şişiren okullar kapatılabilecek. Okul sahibi 5 yıl boyunca başka bir okul açamayacak.

200 okul belirlendi

MEB'in öğrenci notlarını şişiren özel okullarla ilgili yaptığı soruşturmada önemli detaylara ulaşılmıştı. Soruşturmada, öğrencilerin TEOG ortak sınavlarında aldığı notlarla, okul sınav notları arasındaki farklar mercek altına alınmıştı. MEB başta İstanbul, Ankara, Bursa, Antalya, Diyarbakır olmak üzere yaklaşık 40 ilde 200'e yakın okulun notlarda oynama yaptığını tespit etmişti. Soruşturmayı derinleştiren MEB, “şişirilmiş not” araştırmasının 81 il genelinde özel okullara uygulanması için harekete geçmişti.

'Hormonlu not' soruşturması

Habertürk'ün haberine göre hormonlu not soruşturmasında bazı okullarda öğrencilere hem yazılı hem de sözlülerin tümünden 100 puan verildiği kayıtlara geçmişti. Bazı okullarda ise seçilmiş öğrencilerin notları 100 yapılarak ortalamalarının yüksek seviyelere çıkarıldığı görülmüştü. Okulların bazılarında TEOG sınavında matematikten 30 alan öğrencinin, okulda yapılan diğer sınavlarında notlarının 100 olarak verildiği belirlenmişti. Yapılan not şişirmeleri, özel okulların öğrencilerini başarılı gösterme çabası olarak yorumlanmıştı.
Mevcut mevzuatta, “hormonlu not” uygulaması yapıldığı tespit edilen özel okullarda sadece öğretmene ve okul müdürüne para cezası verilebiliyordu. Bu okullara verilen para cezasının caydırıcı olmadığını belirleyen MEB, cezanın artırılması için yasal düzenleme getiriyor.

Önce para sonra kapatma cezası

MEB, şişirilmiş not konusunda tek suçlunun öğretmen ve okul müdürü olmadığını belirleyerek, okul sahibine de ceza verilmesi konusunda düzenleme yapıyor. TBMM'ye gönderilen yeni kanun tasarısına göre, hormonlu not uygulamasının yapıldığı okullarda, okulun sahibine asgari ücretin 20 katı kadar para cezası verilebilecek. Aynı durumun 3 kez tekrarı durumunda söz konusu kişinin kurum açma, işyeri açma ve çalışma ruhsatı iptal edilecek. Bu şekilde ruhsatı iptal edilen kurucu, 5 yıl geçmeden tekrar kurum açamayacak ya da başka bir kuruma ortak olamayacak.

gerçek öğretmen

spazmoldum
MEVLÜT TEZEL 'in 30/05/2016 tarihinde yazdığı yazıdır .. Ahmet Naç isimli bir öğretmen anlatılmaktadır ..
---

İşte gerçek öğretmen!
*
Sosyal medyada bir video dolaşıyor; ilkokul birinci sınıf öğrencileri, rap müziği ritmi eşliğinde şu şarkıyı söylüyorlar: \"Cumhuriyet kuruldu, 29 Ekim'de. Meclis açıldı, 1920'de. Çanakkale Savaşı, 18 Mart. Atatürk doğdu Selanik'te… Sonbahar, kış, ilkbahar, yaz. Dört tane mevsim, haydi defterine yaz. Bir yılda 12 ay. Haydi durma say. Say, say, say, say… Ocak, Şubat, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran… Durma haydi devam. Temmuz, Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım, Aralık. Liste hayli kabarık. Ben 1. sınıfım. Okurum, yazarım. Şehitlerimi anarım, herkese saygılıyım. Göklerde dalgalanır gururla bayrağım. İstanbul Esenler, işte ben buradayım.\"
İşte eğitimde fark yaratmak bu. Bu farkı yaratan pahalı bir kolejin öğretmeni değil. Adı: Ahmet Naç. İstanbul Esenler'deki Mehmet Akif Ersoy İlkokulu'nda öğretmen. Aljazeera Türk'ten Umay Aktaş Salman, Ahmet Naç'ı okulunda ziyaret etmiş. Ahmet Öğretmen, öğrencilerine sadece rap müzikle ders öğretmiyor; elinde fırçasıyla 1-E sınıfını rengarenk boyamış. Okulda kütüphane, resim atölyesi, spor salonu yok. Ancak Ahmet Öğretmen, okul bahçesini resim atölyesine çevirmiş, velilerden destek alarak ilkel lastikten yaptığı ilkel bir filenin etrafında öğrencilere tenis öğretmiş. Fakir bir okulda böylesine istekli, yaratıcı bir öğretmeni görünce veliler de kolları sıvamış; anneler, beden derslerinin öncesinde her hafta okula gelerek, tenis filesini ve basketbol potalarını kuruyorlarmış. Üşenmeden ağır malzemeleri depodan bahçeye taşıyorlarmış.
Ve en önemlisi; Ahmet Öğretmen'in kendi sınıfında yarattığı büyük fark, diğer öğretmenleri de harekete geçirmiş, onlara ilham kaynağı olmuş.
Ahmet Öğretmen şöyle diyor: Burası Esenler diyebiliriz. Burası Bağcılar diyebiliriz. Görev süremizi doldurup buradan belki daha iyi bir yere gidebiliriz. Ama o zaman da gerçekten tam anlamıyla öğretmenlik yapmış olur muyuz? Bu aslında kaçmaktır, bahanelere sığınmaktır.\"
Ne yazık ki, ülkemizde birçok özel okulda bile öğretmen ve eğitim kalitesi düşük. Çocuğunuzu pahalı bir özel okula, adı çok duyulmuş bir devlet okuluna yollasanız da fark etmiyor; asıl önemli olan öğretmenin kalitesi. Ne yazık ki, 'Hababam Sınıfı'ndaki 'Mahmut Hoca' gibi idealist öğretmen ve müdürlerin sayısı hızla azalıyor ülkemizde. Eğitimde en büyük devrim, öğretmenlerimizin hayat standartlarını yükselterek mümkün olabilir. Elbette her şeyi de devletten bekleyemeyiz; Ahmet Naç gibi öğretmenlere ve ona destek olan velilere de ihtiyaç var.
İyi ki varsın Ahmet Naç; öğrencilerin, velilerin seninle ne kadar gurur duysa az.

nizami'nin oğlundan türkiye'ye teşekkür

spazmoldum
Nizami’nin oğlundan Türkiye’ye teşekkür

Bangladeş’te idam edilen Cemaat-i İslami Partisi’nin lideri Nizami’nin oğlu Rahman, babasının idamına gösterilen tepki nedeniyle Türkiye’ye müteşekkir olduklarını söyledi. Rahman, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Bangladeş Büyükelçisini Türkiye’ye geri çağırmasına değinerek “Eşsiz bir davranıştı” ifadelerini kullandı.

Bangladeş’te hükümetin kurduğu savaş suçları mahkemesinin kararıyla bu ay başında idam edilen muhalefetteki Cemaat-i İslami Partisi’nin lideri Motiur Rahman Nizami’nin oğlu Muhammed Nakibur Rahman, babasının idamına gösterdiği tepkisi nedeniyle Türkiye‘ye ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a müteşekkir olduklarını söyledi.

Rahman, ABD’nin Maryland eyaletinin Baltimore kentinde Kuzey Amerika İslam Camiasının (ICNA), Müslüman Amerikan Cemiyeti (MAS) ile ortaklaşa düzenlediği, binlerce Müslümanı bir araya getiren yıllık konferansına katıldı.

Konferansta Türkiye‘nin Washington Büyükelçisi Serdar Kılıç‘ın da katıldığı bir toplantının ardından Rahman, babası Nizami’nin idam edilmesinden dolayı üzüntü duyduğunu ancak sonrasında gösterilen tepki ve ilgiden memnun olduklarını ifade etti.

‘Erdoğan’ın tutumu eşsizdi’

Rahman, şunları kaydetti:

“Özellikle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın gösterdiği tepki, Türkiye‘nin Bangladeş Büyükelçisini Türkiye‘ye geri çağırması eşsiz bir davranıştı. Diğer Müslüman ülkelerin de aynısını yapmasını bekledik. Erdoğan, birçok konuşmasında idam cezasına karşı çıktığını belirten Avrupa Birliği‘ne (AB) de tepkisini gösterdi. AB, sadece inancı nedeniyle idam edilen babam hakkında hiçbir şey söylemedi. Erdoğan, AB’nin ikiyüzlülüğüne de tepki verdi. Ayrıca, birçok konuşmasında Türk halkının da en samimi tepkisini dile getirdi. Bangladeş halkı olarak bunun için müteşekkiriz.’

Bangladeş’te son olarak üç kişi hakkında daha idam cezası verildiği haberini aldıklarını belirten Rahman, bu kişilerin her an idam edilebileceğini söyledi.

aziz üstel

spazmoldum
http://haber.star.com.tr/yazar/kici-yamali-hussolar-iktidara-gelemez/yazi-1114573

son yazısının bağlantısı yukarıda, yazısı aşağıdadır .. yazıları belgelere ve gerçeklere dayanmaktadır ..
---
Kıçı yamalı hüssolar iktidara gelemez!
*
\"CIA istemediği sürece Türkiye’de ne bir bomba patlar, ne de bir kişi öldürülür. Bu, yılladır böyledir...” Kemal Tahir.

Dünya savaşının sonunda ABD’yle SSCB ülkeleri kendi aralarında paylaşmışlardı. Bu paylaşım sırasında CIA Türkiye’ye demir attı. Ankara Sovyetlerden de ABD’den de uzak durarak kendi geliştireceği paktlarla bağımsız bir siyaset izleyeceğini söyler. Bunun en önemli nedeni CHP’nin ülkede kurduğu düzenin bozulacağı, dizginlerin İsmet Paşa’nın elinden çıkacağı kaygısıdır. İsmet Paşa CHP’nin düzenlediği kapalı bir toplantıda, “Kıçı yamalı Hüsolarla Hasolar bu ülkenin yönetimine gelir, eğer demokrasiyi benimsersek,” der açık açık. Adı Halk olan parti Halkın yönetimini istememektedir kısacası. Dahası ülke savaşa girmemesine rağmen yoksulluk gün geçtikçe artmaktadır. CHP’nin yolsuzluk, iltimas ve hırsızlıkları gazetelerde tefrika edilmektedir. Aslında yolsuzluk 1938’de başlamış, CHP ülkeyi babasının çiftliği gibi yönetmektedir. Muhalefetin ortaya çıkmasıyla cesaretlenen basın, yolsuzluk başlıkları atmaktadır her gün.

İsmet Paşa’nın ABD’yle ikili ilişkilerden kaçınması ve 1946 seçimlerinde yaşanan oy sahteciliğinden, kaçırıp yakılan sandıklara değin uzanan kepazelikler, yokluk, yolsuzluk, düpedüz hırsızlıkların ülkeyi yangın yerine çevirmesi sonucu, orduda genç subaylar İnönü’ye karşı harekete geçer. Kara Kuvvetleri Karargahında görevli Kurmay Binbaşı Şefik Erensü’nün evinde bir grup subay toplanır. Subayların toplantıda vardığı ortak sonuç, “gerçek demokrasiye inananlar olarak biz, bu rezaletin (seçim sahtekarlıkları) ikinci kez yaşanmasına izin vermeyeceğiz!” Hemen İstanbul’da örgütlenme başlatılır. İlginçtir; kurulan darbeci cuntanın kilit isimlerinden biri Kurmay Yarbay Memduh Tağmaç’tır.
Daha sonra 12 Mart 1971 darbesinde Genel Kurmay Başkanı olarak demokrasiyi yakıp yıkacaktır.

Cunta toplantılarını MAH merkezinde yapar. Cuntacılar, 1950 seçimlerinde de CHP aynı oyunları oynarsa hemen müdahale etme kararı alır. Cuntanın içinde herkesçe sevilen sayılan Korgeneral Fahri Belen, seçim hileleri görülürse 1950’de iktidara el konulacağını Demokrat Parti’nin önderi Celal Bayar’a anlatır. Bayar memnuniyetini dile getirir ancak Adnan Menderes’e hiçbir şey söylemez. Çünkü Menderes böyle bir müdahaleye karşı çıkacak hatta gidip durumu İnönü’ye bile anlatacaktır. Bayar sonraları konuyla ilgili “ rahmetli Adnan Bey ‘Hakimiyet Kayıtsız Şartsız Milletindir’, sözüne yürekten inanırdı..’ diyecekti.

Seçim öncesi herşey hazırdı, Subaylar İnönü’yü tutuklayarak ev hapsine alacak, CHP’nin önde gelenlerini de yargıç önüne çıkaracaktı. Ancak 15 Mayıs 1950 sabahı seçimi DP’nin kazandığı belli oldu. CHP sessizce iktidarı devrediyordu. Bu arada dört general İsmet Paşayı ziyaret ederek “ordunun CHP’nin emrinde olduğunu, emir verirse DP’lileri tutuklayacaklarını” söylemişti. İsmet Paşa’ya son dakikada karşı cuntanın varlığı da fısıldanmıştı. Gelen dört generalin ABD Büyükelçiliğiyle yakın ilişkisi vardı, elçinin davetlerinden hiç eksik olmazlardı! İnönü bir şeylerin döndüğünü anlamıştı ama tam olarak herşeyi yerli yerine oturtamamıştı. Ziyaretçilerine hiç bir şey yapmamalarını söyledi ve yolcu etti.
Karşı cuntadan haberi olmasaydı ne olurdu, nasıl bir karar verirdi kestirmek kolay değil.

Darbenin tadını alanlar ve NATO subayı olmanın nimetlerinden pek güzel yararlananlar bu kez Menderes’i devirip yerine İnönü’yü yeniden iktidara getirmek istiyordu. Ve 1954’de, darbe için hiçbir gerekçe, hiç bir neden yokken Tuzla Uçaksavar Okulunda Yüzbaşı Dündar Sayhan ve Organ Kabibay cuntayı kuracaktı! Bu konudan, darbecilerin dışında bir kişinin daha haberi vardı: CIA İstanbul Bölge Şefi J. Learson! Ancak Learson üç yıl sonra cuntanın varlığını İstanbul Emniyet Müdürü Hayrettin Nakipoğlu’na, yani iş işten geçtikten sonra, bildirecekti!

Türkiye’de tezgahlanan hiç bir darbe, hiçbir sokak hareketi, terör eylemi CIA’nın haberi olmadan yapılmamıştır, bundan böyle de yapılamaz. Bizim iki ayağımızın üstünde sapasağlam durabilmemiz, kendi silahımızı üretmemiz, bölgede var olan doğal kaynaklardan yararlanmamız Washington’un iznine bağlıdır. İzin alınmadan kolları sıvadığın an karşına her türlü kirli tezgah, iftira, yalan çıkacaktır! Çıkmaktadır da...

erdoğan'ın mektubunun ayakta dinlenmesi

spazmoldum
ak parti'nin 22.05.2016 genel kurul toplantısında cumhurbaşkanımız sayın recep tayyip erdoğan'ın mektubu ayakta dinlenmiş ..

tuhaf değil mi .. tamam biz de seviyoruz da gönderdiği mektubu ayakta dinleyeceksek o zaman o canlı canlı konuşma yaptığında da oturmamak icap etmez mi ..

yani saygının bu kadarını anlamış değilim .. adamı ufaktan kutsamaya mı başladılar !!

memur sözlüğün seviyesi

spazmoldum
ekşi kadar alçalmamıştır ancak bir seviye kalmış ekşinin seviyesine de inmeye ..

orada bir başlık açmışlar sümeyye çok çirkin diye .. burada da sözlüğün moderatörü; sümeyye evde kalmış şeklinde bir yazı yazabilmiş ..

cemaati islam lideri ramazan nizami'nin son mektubu

spazmoldum
İslam dünyasının gelen tepkilere rağmen dünyanın gözü önünde idam edilen Cemaat-i İslami partisi lideri Nizami,kaleme aldığı veda mektubunda \"Müslümanlar etle tırnak gibi midir gerçekten? Sökülüyor tırnaklarımız. Etiniz acımıyor mu?\" diye sordu.
-
BEN GİDİYORUM...
-Doğduğumda nikâhlandığım ve son nefes diye zaman tayin ettiğim buluşmaya gidiyorum. Korkmuyorum. Ardımda pişmanlıklarım var ama üzgün değilim. Kırgınım. Sözünü unutanlara, kardeşinin elini tutmayanlara, düşeni kaldırmayanlara, Allah için gözyaşlarını sakınanlara, resimlerimizi “layk\" için kullanıp gördüklerini yaşanmamış kabul edenlere, zalimin yanında durup mazluma timsah gözyaşları dökenlere, kıyama kalkmayı kolay zannedip elindekini muhafaza etmek için bahane satanlara, alanlara kırgınım. Bu kırgınlıkla kavuşacağım Rabbime. Söyleyeceğim bunları.
Vuslat bu. Nerede buluşacağı belli olmuyor insanın. Bazen 14 yaşındaki bir kızı Kudüs'te pazarda buluyor. Kafasına sıkılan bir kurşunla göçüyor. Elbisesine bulaşıyor kan. Huzura çıkmadan önce melekler yıkıyor onu.
“Senin kardeşin benim. Bu katillerle niye anlaşıyorsun?“ diyemiyor.
Bazen vuslatına yürümen gerekiyor. Seni evinde bulsun istediğin buluşma için önce evinden ayrılman gerekebiliyor. Sonu görünmeyen bir yolu merakla yürümen gerekiyor. Yol bitip de deniz başlayınca acı acı yutkunmak serbest suya atlamadan önce. Bir kıyıya varıyor elbet denizin sonu. Kıyıya ya canlı varıyorsun ya da cansız vuruyorsun.
“Benim evim sizin hesaplarınızdan daha anlamlıydı. Hırsınızdan büyüktü odalarımız. Niye yaktınız çocuklarımızın gözlerimizin önünde büyüyecekleri resimleri? Mutlu musunuz şimdi?\" diyemiyorsun…
Bazen evinde de buluyor seni. Dumanlar yükselmeye başlıyor birden. Zaten taş binada oturmasına izin verilmeyenlerin çabuk tutuşan evlerine ateş sıçrıyor. Bütün seslerin gökyüzünde toplandığını düşünürseniz günü her saati bir “ah\" asılır Arakan'dan o gökyüzüne. Çocuklar ölür. Çıplak ayakları ve toza bulanmış yüzlerine bakmayın. Tertemiz gider onlar. Kadınlar ölür. Adamlar ölür. Yanarak ölür, kahırla ölürler. Cennet meyvesi pahalıdır. Kalp, asıl sahibine dönene kadar acır insan. Sonrası umman, kevser, Peygamber (s.a.v)!
“Müslümanlar etle tırnak gibi midir gerçekten? Sökülüyor tırnaklarımız. Etiniz acımıyor mu?\" diyemezler…
Ahzab suresinde övülen adam ve kadınlardan çok anlatabilirim size. Sizin üzüldükleriniz için son diye yazılan haberlerin “son\" olduğunu mu zannediyorsunuz? Acıyı onlar çekiyor da size pay düşmeyecek mi zannediyorsunuz? Daha ilkokulda öğretmene şikâyet edilmekten korkanlar! Sizi Allah'a şikâyet etmeye gidiyoruz. Her yaptığınızı, her yapmadığınızı, her söylediğinizi, her sustuğunuzu, her gördüğünüzü, her gözünüzü kapadığınızı, her oturuşunuzu, her kalkmayışınızı bir bir not aldım. Her şeyi anlatacağım.

Ben gidiyorum…
Ardımda bir fikir kalsın istiyorum. Zorla karşılaşınca ölüm korkusundan istikametini şaşıranlarla biz ölümden aynı şeyi anlamıyoruz. Bu bir imtihandı. Kolay olacağını söylemedi kimse. Sancısız olacağını, bedelsiz olacağını. Bu yola baş koymak, sonunda gerekirse bu uğurda o baştan vazgeçmek demekti. Bizim için karar aldıklarını zanneden ahmaklar var. Bu karar ancak göklerde alınmış olabilir. Siz kimsiniz ki..!
Kulunu razı etmek için Yaratıcıyı üzecek değiliz!
Ben gidiyorum…
Benden önce giden arkadaşlarımın yanına, Rasulullah'ın yanına. Siz kalacaksınız. Kimin doğru olduğu benim gittiğim yerde çıkacak ortaya…
Ben gidiyorum…
Çeki düzen verin kendinize. Sıranın size de geleceğini unutmayın. Şehadetin şehid gibi yaşayanlara nasip olacağını, Allah'tan başkasına kul olunmayacağını hatırlayın her daim.
Ben gidiyorum…
İbret alın bu yolculuktan. Bir araya geldiklerinde sadece aynı anda ayaklarını yere vursalar dünyayı sallayacak kalabalıktaki sizler, kardeşlerim. Sizin gözünüzün önünde yürüyeceğim ipe. Korku görmeyeceksiniz. Endişe sezmeyeceksiniz. Öfkemi de beraberimde götüreceğim.
Ben gidiyorum…
Dilerim bu gidiş size kim olduğunuzu hatırlatsın. Mazlumlar için ayağa kalkmanın bir yolunu bulmanızı sağlasın. İpler adedince baş istense, ama deseler ki bu bedel kıyam içindir, az kalır giden başlar! Boşuna terk etmez canımız bedenimizi. Mükâfatını O'ndan biliriz. Kalanlara ibret olmadığı üzer bizi…
Size son sözlerim şudur;
“Her zaman batılın, zulmün ve haksızlığın karşısında ilmi mücadeleye devam edeceksiniz. Bir mümin asla Allah'tan ümidini kesmez. Hayatınızın sonuna kadar Allah yolunda bir gaye ile görevinizi sürdüreceksiniz. Batılın tüm tuzaklarına ilim yoluyla cevap vereceksiniz. Kadınlarımızın yetiştirilmesine ve ahlâk yoluna önem vereceksiniz. Cemaat-i İslami'de asla bir lider problemi yaşanmayacaktır. Durum ne kadar kötü olursa, o kadar iyi ve kaliteli liderler yetişecektir. Ben yaşlandım. Rabbim her an canımı alabilir. Ben şehit olarak Allah'ın huzuruna gitmek istiyorum. Benim şehadetim ile beraber değişim başlayacaktır. Halkım ve dünya Müslümanlarından dua istiyorum. Eğer dünyada bir daha görüşemezsek, cennette görüşeceğimizi ümit ediyorum inşallah.\"
Motiur Rahman Nizami

ilaç yolsuzluğu

spazmoldum
Sahte reçeteyle 300 milyonluk vurgun

İstanbul merkezli 32 ilde yapılan sahte ilaç operasyonunda 109 doktor, hemşire ve eczacı gözaltına alındı. Şebekenin devleti 300 milyon lira zarara uğrattığı belirlendi.

Gönderilmeye hazır İlaçlar arasında en dikkat çeken ilaçlar ise “psikotrop madde” olarak nitelendirilen ilaçlar. Merkezi sinir sisteminde etkisini gösteren ve beynin işlevlerini değiştirerek algıda, ruh halinde, bilinçlilikte ve davranışta geçici değişikliklere neden olan “psikotrop madde”nin, özellikle canlı bomba eylemlerini gerçekleştiren kişilere verildiği öne sürüldü.

Ekipler, sahte reçete ve sağlık raporlarıyla yüksek fiyatlı ilaçları SGK üzerinden temin eden şebeke üyelerinin, bu ilaçları kaçıkçılar ve Doğu ve Güneydoğu’daki PKK ile irtibatlı kişiler ile Irak ve Suriye’ye gönderdiği iddialarını araştırdı. 8 ay süren takibin ardından operasyon için düğmeye basıldı.

[http://www.milliyet.com.tr/sahte-receteyle-300-milyonluk-gundem-2238860/ ilgili haber ]

tabipler odası, eczacılar odası bilumum odalar sessiz .. 5 gün geçti haberin üzerinden, tutuklamalar yapıldı .. kimlerin tutuklandığı belli değil .. pkk yı destekleyen doktorların içinde herhalde dini bir vakıfa üye olan kişi yok ki kimse isimlerini yayınlamıyor ya da namaz kılan doktorlar filan yok ki pkk terörüne dahi destek oldukları halde gazetelerde ne isimleri yer alıyor ne hastaneleri ne de başka bir ayrıntı .. ancak dinciler şöyle yolsuzluklar yapıyor, şöyle tacizler tecavüzler işliyor demek ülkede serbest .. paralel yapı bunların isimlerini servis etmiyor ve boy boy haber olmuyor bu kişiler .. algıda seçicilik ya da toplum içinde ak partiye destek olan dindar tarafı öcü yapma ise serbest .. hadi şimdi gidin bataklığınıza geri dönün ..

oynanan iki yüzlü ve kirli oyunların farkında olalım ve algı operasyonlarına gelmeyelim diye yazıyorum bunları ..

ay yüzlüm

spazmoldum
murat göğebakan'ın yorumladığı, sözleri ve müziği ile mest eden, enfes bir şarkı ..

buradan dinleyiniz:https://www.youtube.com/watch?v=AUuGVIkY6gY

sözleri:

Ay Yüzlüm

Zaman hancı bulut yolcu
Şimdi gitti en son yolcu
Bitmedi mi hasret borcu
Neredesin ay yüzlüm?
*
Gece çöker günler solar
Gözlerime yaşlar dolar
Hatıralar bende ağlar
Neredesin ay yüzlüm?
*
Karakollar mı kuruldu
Kelepçeler mi vuruldu
Bak bu günde akşam oldu
Neredesin ay yüzlüm?
*
Gençliğim dizleri üstüne çökmüş,
Kapaklanınca sevda yoluna.
Bir doğuş yaratıldı çırılçıplak !
*
Ve sen... ayyüzlüm...
Kurumuş yaprak gibi düşerken dalından
Bir ahh... gibi uzun sesli,
Koptun dudaklarımdan
Dön ayyüzlüm.....
Neredeysen dön.....
Sensiz olmuyor.....
Kan damlıyor gözlerimden kan
Gücün varsa gel gel de sen dayan
Çünkü ben..... son nefes gibi titirek
Çünkü ben..... çırılçıplak
Çünkü ben..... ölesiye sensizim
Çünkü ben..... Çünkü ben..... !!
41 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol

tag heuer carrera womens price montblanc timewalker 2017 replica watches rolex oyster perpetual datejust made in hong kong vintage heuer chronograph replica watches hublot 992703 price panerai limited edition 2015 replica ladies watches ulysse nardin watches platinum brand watches for ladies uk replica watches belfort watch kickstarter breitling yellow face chrono uk replica watches