%18 lik hissesini halka arz ediyor. medya ayağını iyi kullandı, hisse talepleri yarın alınacaktır. enerji sektörünün en büyük halka arzı.
Neşeli çalışmalarını keyif alarak takip ediyorum
Chief Executive Officer, kısacası yöneticilerin yöneticisidir
30 Mart 2017 tarihinde Zafer Kurtul un yerine atanan kişi.
Ciner Grubu'nun 1.5 milyar dolar yatırım bedeliyle Türkiye'yi alanında dünyada lider konuma yükselttiği tesis. Gerçekten gurur verici.
http://www.haberturk.com/kazan-soda-elektrik-uretim-as-acildi-1797291-ekonomi
http://www.haberturk.com/kazan-soda-elektrik-uretim-as-acildi-1797291-ekonomi
Kurak geçen kış nedeniyle Atatürk, Keban ve Karakaya gibi barajlara gelen su seviyesi yüzde 26.5 azaldı. Bu nedenle suya dayalı elektrik üretimi kısıldı. Bu yıl gazdan elektrik üretimi nedeniyle elektrik fiyatlarında artışa kesin gözüyle bakılıyordu. Çünkü sudan 4, gazdan ise en az 20 kuruşa elektrik üretiliyor.
İktidar "elektriğe zam yok" dedi ama vatandaş bu kez de dağıtım bedelinden kazıklanacak, 4 kişilik bir ailenin asgari elektrik faturası 100 lirayı aşacak, 2018'de cebimizden fazladan 2,3 milyar TL elektrik parası çıkacak.
gelirin bu şekli yalancının mumu gibi olur.
bu millete yazık.
gelirin bu şekli yalancının mumu gibi olur.
bu millete yazık.
her şeyini biz veriyoruz. para, yiyecek, içecek, elektrik yani hayat namına ne geliyorsa her şey bizden gidiyor oraya. üretim anlamında tek bir fabrika bulamazsınız. insanları sadece belli amaç çerçevesinde yönlendirmiş, köreltmişler. insanları benliklerinden kopmaya başlamış.
hayat çok pahalı, sadece elektronik eşya da biraz ucuzluk var, arabalarda ciddi fiyat farkı var. gerisi ultra lüks. 1970 li yılların Türkiye si gibi yolları mahalleleri var.
insanları insan olsa verilen emeğe hizmete değer diyeceğim ama belli kesimi müstesna gerisi hayvan.
siyasi bir mesele uğruna her ay milyarlarca para yollanıyor oraya.
hayat çok pahalı, sadece elektronik eşya da biraz ucuzluk var, arabalarda ciddi fiyat farkı var. gerisi ultra lüks. 1970 li yılların Türkiye si gibi yolları mahalleleri var.
insanları insan olsa verilen emeğe hizmete değer diyeceğim ama belli kesimi müstesna gerisi hayvan.
siyasi bir mesele uğruna her ay milyarlarca para yollanıyor oraya.
Elon Musk'ın kurduğu, bir diğer efsanevi işadamı Richard Branson'ın da sonradan ortak olduğu proje.
Havası alınmış bir tüp içinde elektromanyetik bir itiş sistemiyle mermi hızıyla gidecek bir tür tren.
Kentler arasında uçakdan daha çabuk gidecek olan yeni bir sistem
Şu anda deneme tüpünde çalışmalar yapılıyor ve 368 kms sürate ulaşılmış.
Hedef ise 1100 kms'nin üzerine çıkmak.
Muhteşem..
Havası alınmış bir tüp içinde elektromanyetik bir itiş sistemiyle mermi hızıyla gidecek bir tür tren.
Kentler arasında uçakdan daha çabuk gidecek olan yeni bir sistem
Şu anda deneme tüpünde çalışmalar yapılıyor ve 368 kms sürate ulaşılmış.
Hedef ise 1100 kms'nin üzerine çıkmak.
Muhteşem..
BİRLEŞİK Arap Emirlikleri'nin Dışişleri Bakanı Abdullah bin Zayed Fahrettin paşa ile ilgili tweet atmış.
Tweet'te, Birinci Dünya Savaşı'nın sonlarına doğru Vehhabi kuşatması ve İngiliz tehdidi altında bulunan Medine'deki kutsal emanetleri kurtarıp İstanbul'a getiren Fahreddin Paşa yı “hırsızlıkla” suçluyor.
derler ya; bilmem ne olmuşsun ama adam olamamışsın. bu zat için bu laf tam uyuyor.
yazıklar olsun size.
Tweet'te, Birinci Dünya Savaşı'nın sonlarına doğru Vehhabi kuşatması ve İngiliz tehdidi altında bulunan Medine'deki kutsal emanetleri kurtarıp İstanbul'a getiren Fahreddin Paşa yı “hırsızlıkla” suçluyor.
derler ya; bilmem ne olmuşsun ama adam olamamışsın. bu zat için bu laf tam uyuyor.
yazıklar olsun size.
İngilizlere karşı Medine yi 2 yıl 7 ay kahramanca savunan bir peygamber aşığıdır.
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunca (EPDK), elektrikte güvence bedellerinin, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan 2017 Eylül ayı itibarıyla 12 aylık TÜFE değişim oranı dikkate alınarak artırılması kararlaştırıldı. EPDK'nın konuya ilişkin kararı, 1 Ocak 2018'de yürürlüğe girmek üzere, Resmi Gazete'de yayımlandı. Buna göre, 2018 yılında güvence bedeli, sanayi ve ticarethanelerde kilovat başına 67.3 lira, mesken, şehit aileleri ve muharip gaziler için 23.7 lira, tarımsal sulama, aydınlatma ve diğerleri için de 31.9 lira olarak belirlendi.
kullandığınız elektriğin bedelini faturanıza bakarak siz de hesaplayabilirsiniz.
gelen fatura bedelinin tamamı kullandığınız elektrik miktarı değildir. dağıtım bedeli, TRT payı, vergiler vb. derken kullandığınız elektrik kadar bunların bedeli yansıtılır.
gelen fatura bedelinin tamamı kullandığınız elektrik miktarı değildir. dağıtım bedeli, TRT payı, vergiler vb. derken kullandığınız elektrik kadar bunların bedeli yansıtılır.
Türkiye'nin Otomobili'nin 2021'de yollarda olması öngörülüyor. inşallah o tarihte gururla binebileceğimiz bir arabamız olur.
bunun için şarj istasyonları kurulumu için taslaklar hazırlanıp EPDK ya sunulacak.
hadi hayırlısı
bunun için şarj istasyonları kurulumu için taslaklar hazırlanıp EPDK ya sunulacak.
hadi hayırlısı
bu yaşıma kadar hiç kalemlik kullanmadım, kendime ve oğluma aldığım ilk kalemlik. farklı versiyonda işlem yapan başkaları da var fakat benim en çok beğendiğim bunlar. emeğine sağlık.
450 milyon dolara Leonardo Da Vinci'nin İsa Peygamber tablosunu satın alan kişi.
akıllı Müslümanın bu parayla yapacağı en son iş, hatta hiç yapmayacağı şey. yazık bu adamın müslümanlığına
akıllı Müslümanın bu parayla yapacağı en son iş, hatta hiç yapmayacağı şey. yazık bu adamın müslümanlığına
bir müslümanın bunu yapmış olması bence alkışlanası bir harekettir ..
leonardo da vinci nin bir tablosunu bir müslümanın alması neden yanlış olsun ?
leonardo da vinci nin bir tablosunu bir müslümanın alması neden yanlış olsun ?
Yazının amacı elemanın kültür seviyesini tartışmak, yadırgamak değil. Etrafında bu kadar müslüman aç yatıp sabahı göremezken yaptığı bu hareket kesinlikle yerinde değil. Bu zamanda bir müslümanın önceliği bu olmamalı
80-20 Kuralı nedir?
bir çok alana uyarlanabilen Pareto ilkesi (Pareto Principle), önemli azın yasası (Law of the Vital Few) ya da etken seyrekliği ilkesi (Principle of Factor Sparcity) olarak da bilinen bu kural, bir sistem üzerindeki etkilerin %80'inin, etkenlerin %20'sinden kaynaklandığını söyler.
İtalyan ekonomist Vilfredo Pareto'nun 1906 yılında, ülkesindeki gelir dağılımının eşitsizliğini göstermek için oluşturduğu bir matematiksel formüle dayanır.
bir kaç örnek:
•Sorunların %80'i, sebeplerin %20'sinden kaynaklanır.
•Bir şirketin gelirlerinin %80'inin kaynağı, müşterilerinin %20'sidir.
•Bir şirkete gelen şikayetlerin %80'i, müşterilerinin %20'sinden gelir.
•Bir e-ticaret sitesinin cirosunun %80'i, ürün gamının %20'sinden kaynaklanır.
•Bir depo alanının %80'i, ürünlerin %20'sini barındırır, bu ürünlerin %80'i tedarikçilerin %20'si aracılığı ile edinilir.
•Bir proje ekibi, eforunun %80'ini projenin %20'si (başındaki ve sonundaki %10'luk dilimler) için harcar.
Yüzdelerde değişiklik olabilse de (85–15/ 90–10/ 95–5), 80–20 kuralının ana prensibi değişmez.
firmalar için önemli bir etkendir, az personel çok iş şeklinde başarılabilir.
bir çok alana uyarlanabilen Pareto ilkesi (Pareto Principle), önemli azın yasası (Law of the Vital Few) ya da etken seyrekliği ilkesi (Principle of Factor Sparcity) olarak da bilinen bu kural, bir sistem üzerindeki etkilerin %80'inin, etkenlerin %20'sinden kaynaklandığını söyler.
İtalyan ekonomist Vilfredo Pareto'nun 1906 yılında, ülkesindeki gelir dağılımının eşitsizliğini göstermek için oluşturduğu bir matematiksel formüle dayanır.
bir kaç örnek:
•Sorunların %80'i, sebeplerin %20'sinden kaynaklanır.
•Bir şirketin gelirlerinin %80'inin kaynağı, müşterilerinin %20'sidir.
•Bir şirkete gelen şikayetlerin %80'i, müşterilerinin %20'sinden gelir.
•Bir e-ticaret sitesinin cirosunun %80'i, ürün gamının %20'sinden kaynaklanır.
•Bir depo alanının %80'i, ürünlerin %20'sini barındırır, bu ürünlerin %80'i tedarikçilerin %20'si aracılığı ile edinilir.
•Bir proje ekibi, eforunun %80'ini projenin %20'si (başındaki ve sonundaki %10'luk dilimler) için harcar.
Yüzdelerde değişiklik olabilse de (85–15/ 90–10/ 95–5), 80–20 kuralının ana prensibi değişmez.
firmalar için önemli bir etkendir, az personel çok iş şeklinde başarılabilir.
Türkiye ve dünya pazarına nasıl girdiklerini çoğumuz biliyoruzdur.
işte medyanın insan üzerinde nasıl bir etki yaptığının en büyük örneği.
1989 yılı…Türkiye ilk defa pizza dükkanlarıyla tanışır.Türkiye'ye birkaç dükkan açarak pazarın nabzını yoklayan ünlü marka aldığı sonuçla şoka girer. Bekledikleri gibi olmaz.Boğazına düşkün olduğu için pizzayı seveceğini düşündükleri Türk tüketicisi, pizzayı sevmez.Dükkanlar kapatılır.Geri dönülür.
1991 yılı.Murakami-Wolf-Swenson Productions'ın ürettiği bir çizgi film dünyada büyük ilgi görür.Yapımcı şirket Türkiye'deki bir özel kanala bu çizgi filmi teklif eder.Kanal şaşkındır, fiyat gerçekten olması gerekenin %10'udur.Adeta kapandaki peynir gibi duran bu teklifi kaçırmaz özel kanal.Yayınlanmaya başlar.Çizgi film Türkiye'de de çok tutulur.Oyuncakları, rozetleri, kartpostalları, defterleri ve kitap kapları ile müthiş bir pazarlama da beraberinde gelir.
1994 yılına gelindiğinde çizgi film milyonlarca çocuğu ve genci etkisi altına almıştır.Bu çocuklar tuhaf bir biçimde annelerinden pizza pişirmesini istemeye başlar.Türk anneleri pizzayı nasıl yapacağını bilmez.Talep gitgide artar.Derken pizza zinciri dükkanlarını yeniden aktif hale getirir, yeni dükkanlar açar.Çocuğu yemek yemeyen anneler mecburen pizza sipariş eder.Liseli, üniversiteli gençler arasında bir itibar nesnesi haline gelir. Türk mutfağının demode lahmacunu, pidesi terk edilmiş, gençler gruplar halinde pizza dükkanlarına gider hale gelir.
O çizgi film “Ninja Kaplumbağalar”! o pizza zinciri de ''PİZZA HUT''
Şimdi o çocuklar büyüdü, çizgifilmi ilk izleyenler 30'larına geldi.İlk jenerasyon genç evli, yeni nesil aile oldu.Onlardan sonraki jenerasyon şimdilerde üniversite öğrencisi, ya yurtta ya da öğrenci evinde kalıyor.İlk jenerasyondaki evliler evde yemek pişirmek yerine sık sık şöyle diyor : “Pizza mı söylesek?”Bir sonraki jenerasyon da yurt odasına ya da öğrenci evine neredeyse her akşam pizza sipariş ediyor.
İşte algılarımız böyle yönetiliyor.20-30 yıllık stratejiler çiziliyor, uygulanıyor.Bizim eğlenceli diye izlediğimiz masum çizgifilmler, diziler, sinema filmleri birtakım fikirlerin beyinlerimize çok daha hızlı zerk edilmesini sağlayan katalizörlerdenibaret.Ve emin olun, bu bilinçaltı pazarlamacıları, bu algı sihirbazları bize sadece pizza yedirmiyor…!
image
Bu sadece bir örnekti, her Amerikan filminde Apple bilgisayarların görünmesi bugünkü Apple çılgınlığının temeliydi.Her filmde sabah işe giderken elinde Starbucks kahve ile koşturuyor olması bugün bir kahveye 15 lira ödüyor olmamızın müsebbibi.Afrika'da ayağında ayakkabı olmadığı için pet şişe bağlayan Afrikalı gençlerin elinde içine su doldurulmuş Coca-Cola kutularıyla gezmeleri ve bununla sınıf atladıklarını düşünmeleri de yıllardır Coca-Cola'nın yaptığı “MUTLULUK” reklamlarının sonucu. Gerçekte mutlu olmayanlar içtikleri içecekten mutluluk akıtmaya çalışıyor işte, başka bir şey değil.
Biz hatırlamayız ama babalarımızın hayranı olduğu Western (Vahşi batı) filmlerindeki karizmatik kovboyu. O kovboyun ağzındaki Marlboro sigarayı babalarımız bugün hala bırakabilmiş değil. Etkiye bakar mısınız?İşte bu yüzden unutmayalım;Bize sunulan görüntülerin, reklamların, film ve dizilerin %99'u bir amaca hizmet ediyor.İnanmadan, etkilenmeden, kendimizi kaptırmadan önce iki kere düşünelim.
“Bütün uyuyanları uyandırmaya bir tek uyanık yeter” diyordu Malcolm X,Uyanık olmayana pizzayı da yedirirler, kolayı da içirirler üzerine de bir sigara yaktırırlar…Afiyet olsun!
işte medyanın insan üzerinde nasıl bir etki yaptığının en büyük örneği.
1989 yılı…Türkiye ilk defa pizza dükkanlarıyla tanışır.Türkiye'ye birkaç dükkan açarak pazarın nabzını yoklayan ünlü marka aldığı sonuçla şoka girer. Bekledikleri gibi olmaz.Boğazına düşkün olduğu için pizzayı seveceğini düşündükleri Türk tüketicisi, pizzayı sevmez.Dükkanlar kapatılır.Geri dönülür.
1991 yılı.Murakami-Wolf-Swenson Productions'ın ürettiği bir çizgi film dünyada büyük ilgi görür.Yapımcı şirket Türkiye'deki bir özel kanala bu çizgi filmi teklif eder.Kanal şaşkındır, fiyat gerçekten olması gerekenin %10'udur.Adeta kapandaki peynir gibi duran bu teklifi kaçırmaz özel kanal.Yayınlanmaya başlar.Çizgi film Türkiye'de de çok tutulur.Oyuncakları, rozetleri, kartpostalları, defterleri ve kitap kapları ile müthiş bir pazarlama da beraberinde gelir.
1994 yılına gelindiğinde çizgi film milyonlarca çocuğu ve genci etkisi altına almıştır.Bu çocuklar tuhaf bir biçimde annelerinden pizza pişirmesini istemeye başlar.Türk anneleri pizzayı nasıl yapacağını bilmez.Talep gitgide artar.Derken pizza zinciri dükkanlarını yeniden aktif hale getirir, yeni dükkanlar açar.Çocuğu yemek yemeyen anneler mecburen pizza sipariş eder.Liseli, üniversiteli gençler arasında bir itibar nesnesi haline gelir. Türk mutfağının demode lahmacunu, pidesi terk edilmiş, gençler gruplar halinde pizza dükkanlarına gider hale gelir.
O çizgi film “Ninja Kaplumbağalar”! o pizza zinciri de ''PİZZA HUT''
Şimdi o çocuklar büyüdü, çizgifilmi ilk izleyenler 30'larına geldi.İlk jenerasyon genç evli, yeni nesil aile oldu.Onlardan sonraki jenerasyon şimdilerde üniversite öğrencisi, ya yurtta ya da öğrenci evinde kalıyor.İlk jenerasyondaki evliler evde yemek pişirmek yerine sık sık şöyle diyor : “Pizza mı söylesek?”Bir sonraki jenerasyon da yurt odasına ya da öğrenci evine neredeyse her akşam pizza sipariş ediyor.
İşte algılarımız böyle yönetiliyor.20-30 yıllık stratejiler çiziliyor, uygulanıyor.Bizim eğlenceli diye izlediğimiz masum çizgifilmler, diziler, sinema filmleri birtakım fikirlerin beyinlerimize çok daha hızlı zerk edilmesini sağlayan katalizörlerdenibaret.Ve emin olun, bu bilinçaltı pazarlamacıları, bu algı sihirbazları bize sadece pizza yedirmiyor…!
image
Bu sadece bir örnekti, her Amerikan filminde Apple bilgisayarların görünmesi bugünkü Apple çılgınlığının temeliydi.Her filmde sabah işe giderken elinde Starbucks kahve ile koşturuyor olması bugün bir kahveye 15 lira ödüyor olmamızın müsebbibi.Afrika'da ayağında ayakkabı olmadığı için pet şişe bağlayan Afrikalı gençlerin elinde içine su doldurulmuş Coca-Cola kutularıyla gezmeleri ve bununla sınıf atladıklarını düşünmeleri de yıllardır Coca-Cola'nın yaptığı “MUTLULUK” reklamlarının sonucu. Gerçekte mutlu olmayanlar içtikleri içecekten mutluluk akıtmaya çalışıyor işte, başka bir şey değil.
Biz hatırlamayız ama babalarımızın hayranı olduğu Western (Vahşi batı) filmlerindeki karizmatik kovboyu. O kovboyun ağzındaki Marlboro sigarayı babalarımız bugün hala bırakabilmiş değil. Etkiye bakar mısınız?İşte bu yüzden unutmayalım;Bize sunulan görüntülerin, reklamların, film ve dizilerin %99'u bir amaca hizmet ediyor.İnanmadan, etkilenmeden, kendimizi kaptırmadan önce iki kere düşünelim.
“Bütün uyuyanları uyandırmaya bir tek uyanık yeter” diyordu Malcolm X,Uyanık olmayana pizzayı da yedirirler, kolayı da içirirler üzerine de bir sigara yaktırırlar…Afiyet olsun!
Kaynak paylaşır misin
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?