bitişik eğik yazı yazmayı bilmeyen bir öğretmendir.
birinin kendisine, harflere ait çizgi ve noktaların kelimenin yazımı bittikten sonra konulması gerektiğini acilen öğretmesi lazım. ki bu kusur, o çocuğun temsilciye 'tesmilci' demesinden daha ağır bir kusur. zira, çocuğun kusuru sadece kendisini bağlarken, hocanınki bütün öğrencilerine sirayet edecektir.
ha bir de, o tebeşiri kır da öyle yaz yazıyı koçum. o tebeşir tahtaya sürtündükçe cııırttt cııııırt ses çıkarırken hiç mi rahatsız olmuyorsun? benim içim kıyıldı videoyu seyrederken.
ama yine de, (gbkz:tebeşirin tahtaya sürtünürken çıkardığı ses), senin bu videoyu paylaşman kadar rahatsız etmedi beni.
birinin kendisine, harflere ait çizgi ve noktaların kelimenin yazımı bittikten sonra konulması gerektiğini acilen öğretmesi lazım. ki bu kusur, o çocuğun temsilciye 'tesmilci' demesinden daha ağır bir kusur. zira, çocuğun kusuru sadece kendisini bağlarken, hocanınki bütün öğrencilerine sirayet edecektir.
ha bir de, o tebeşiri kır da öyle yaz yazıyı koçum. o tebeşir tahtaya sürtündükçe cııırttt cııııırt ses çıkarırken hiç mi rahatsız olmuyorsun? benim içim kıyıldı videoyu seyrederken.
ama yine de, (gbkz:tebeşirin tahtaya sürtünürken çıkardığı ses), senin bu videoyu paylaşman kadar rahatsız etmedi beni.
(bkz: kol gibi)
pazartesi sendromu yaşamamak.
(bkz: doğalgaz faturası)
''adım ayşe çelik, öğretmenim'' şeklinde verdiği iki somut bilginin de yalan olduğu anlaşılmıştır.
diğer söylediklerinin de yalan mı doğru mu olduğu, yalansa ne niyetle yalan söylediği, doğruysa bunun suçlusunun kim olduğu gibi yorumlar da kamuoyunun takdirine kalmıştır.
diğer söylediklerinin de yalan mı doğru mu olduğu, yalansa ne niyetle yalan söylediği, doğruysa bunun suçlusunun kim olduğu gibi yorumlar da kamuoyunun takdirine kalmıştır.
diyanetin açıklamasına bakalım. ne diyor özetle? '..elektronik ortamda türlü hile ve desiselerle, çeşitli kelime oyunlarıyla, kendisini vatandaş yerine koyarak platforma soru sorup aldığı cevapları da tahrif ederek, bunu başkanlığımızı itibarsızlaştırmanın bir yöntemi olarak kullanmak hiçbir akıl ve vicdan tarafından kabul edilemez...'
yani, kurumumuzdan fetva isteyen kişi sahte biridir. bizim fetvamızı da, çarpıtmıştır, demiş özetle.
o zaman iki soru geliyor insanın aklına.
1- fetva isteyenin sahte ya da gerçek olması neyi değiştirir?
2- madem fetvanızın çarpıtıldığını iddia ediyorsunuz, o zaman verdiğiniz fetvayı neden apar topar siteden kaldırdınız? 'buyrun kurum tarafından verilen fetvanın aslı şudur.' diyerek, kurum üzerinde oluşan baskıdan kurtulma yolunu neden tercih etmediniz?
yani, kurumumuzdan fetva isteyen kişi sahte biridir. bizim fetvamızı da, çarpıtmıştır, demiş özetle.
o zaman iki soru geliyor insanın aklına.
1- fetva isteyenin sahte ya da gerçek olması neyi değiştirir?
2- madem fetvanızın çarpıtıldığını iddia ediyorsunuz, o zaman verdiğiniz fetvayı neden apar topar siteden kaldırdınız? 'buyrun kurum tarafından verilen fetvanın aslı şudur.' diyerek, kurum üzerinde oluşan baskıdan kurtulma yolunu neden tercih etmediniz?
'anayasayı bir kerecik delmekle bir şey olmaz.' yaklaşımıyla, ülkede cumhurbaşkanından işsizine kadar herkesin, kaideyi bozmayacağını düşündüğü şey.
bozar mı? bal gibi bozar. bozulan şeyden kural mı olur?
bozar mı? bal gibi bozar. bozulan şeyden kural mı olur?
ileriki yıllarda, notu bol öğretmenlere nazaran daha fazla hatırlanmaktadırlar.
aynı şey dayakçı öğretmenler için de geçerli. dayak atmayanları kimse hatırlamaz ama dayak atanlar unutulmaz.
boş yere dememişler (gbkz:reklamın iyisi kötüsü olmaz) diye.
aynı şey dayakçı öğretmenler için de geçerli. dayak atmayanları kimse hatırlamaz ama dayak atanlar unutulmaz.
boş yere dememişler (gbkz:reklamın iyisi kötüsü olmaz) diye.
aşkın yaşı olmaz zaten. aşık olanın yaşı olur.
(bkz: arkadaşları ona einstein diyor)
(bkz: arkadaşları ona einstein diyor)
(bkz: önümüzdeki maçlara bakacağız)
belki de görüşemeyiz. beş dakika içinde ölmeyeceğinin garantisini veren var mı?
inşallah deyin arkadaşlar. her şey bir kalp krizine ba
inşallah deyin arkadaşlar. her şey bir kalp krizine ba
antalya demrelidir.
'bizden değildir.'
'kültür emperyalizminin ögesidir.'
'sizi gidi gavurlar sizi.' ithamlarına aldırmayın.
adam yörük oğlu yörük işte. daha ne kadar bizden olabilir ki?
'bizden değildir.'
'kültür emperyalizminin ögesidir.'
'sizi gidi gavurlar sizi.' ithamlarına aldırmayın.
adam yörük oğlu yörük işte. daha ne kadar bizden olabilir ki?
milattan sonraki 2. milenyumun 16. yılı.
Bir kiralik katille bir kiz cocugunun tensel olmayan ask iliskisinin anlatildigi film. Enteresan olansa bunun boylesine yuceltiliyor olusu. Bu filme ovguler dizenler, gercek hayatta boyle bir duruma sahit olsalar adami taslayarak oldururler.
(bkz: codayi-i nadir es simin)
itham bu: ''yoksulluktan insanların yaşamları idame etmek için kaçakçılığa mecbur kalıp bunun da katliama mazeret olarak sunulduğu yerdir.''
sorduğum soru bu: ''devlet, 'onlar kaçakçılık yaptıkları için vuruldular.' dedi de biz mi duymadık acaba?''
birkaç yüz kelimelik cevapta çok şey var ama benim sorduğum sorunun cevabı yok.
ayrıca, o 'ulan' kelimesini çıktığı yere geri soktum. bilinsin...
sorduğum soru bu: ''devlet, 'onlar kaçakçılık yaptıkları için vuruldular.' dedi de biz mi duymadık acaba?''
birkaç yüz kelimelik cevapta çok şey var ama benim sorduğum sorunun cevabı yok.
ayrıca, o 'ulan' kelimesini çıktığı yere geri soktum. bilinsin...
kaçırdığımız bir şey mi var acaba?
''yoksulluktan insanların yaşamları idame etmek için kaçakçılığa mecbur kalıp bunun da katliama mazeret olarak sunulduğu yerdir.'' derken?..
devlet, 'onlar kaçakçılık yaptıkları için vuruldular.' dedi de biz mi duymadık acaba?
''yoksulluktan insanların yaşamları idame etmek için kaçakçılığa mecbur kalıp bunun da katliama mazeret olarak sunulduğu yerdir.'' derken?..
devlet, 'onlar kaçakçılık yaptıkları için vuruldular.' dedi de biz mi duymadık acaba?
''güzel türkçemiz de kâle almamak şeklinde telaffuz edilen bu kelime...''
cümle aynen ilk entryden kopyalandı. entrynin içinde cevabı kendisinin vermesine rağmen, ''kale almamak? nerenin kalesi? diye sorma ihtiyacı duyduğum kelimedir...'' diye soru sorulunca, bu soruyu kâle alıp almamak konusunda tedirginlik yaşadım.
güzel kardeşim, bak ne güzel cevabını vermişsin işte, niye daha kastırıyorsun ki? birisi sana arapçadaki gâle kelimesini söylerse, o zaman dersin ki, onun telaffuzu şudur, budur...
köken olarak arapça da olsa, dilimize girdiyse, dilimize girdiği ve kabul edildiği şekliyle kullanırız. kural bu kadar basit. bu sadece arapça için değil, ingilizce için de böyle, fransızca için de böyle, farsça için de böyle.
ha bir şey daha. senin deyiminle 'güzel türkçemizde', bağlaç olan de'ler ayrı yazılır ama hal eki olan -de'ler bitişik yazılır. bu yüzden de, 'güzel türkçemiz de' derken bitişik yazmalıydın. arapçada nasıldır bilmiyorum ama türkçede böyle. biliyorsundur muhakkak ama hatırlatayım dedim.
cümle aynen ilk entryden kopyalandı. entrynin içinde cevabı kendisinin vermesine rağmen, ''kale almamak? nerenin kalesi? diye sorma ihtiyacı duyduğum kelimedir...'' diye soru sorulunca, bu soruyu kâle alıp almamak konusunda tedirginlik yaşadım.
güzel kardeşim, bak ne güzel cevabını vermişsin işte, niye daha kastırıyorsun ki? birisi sana arapçadaki gâle kelimesini söylerse, o zaman dersin ki, onun telaffuzu şudur, budur...
köken olarak arapça da olsa, dilimize girdiyse, dilimize girdiği ve kabul edildiği şekliyle kullanırız. kural bu kadar basit. bu sadece arapça için değil, ingilizce için de böyle, fransızca için de böyle, farsça için de böyle.
ha bir şey daha. senin deyiminle 'güzel türkçemizde', bağlaç olan de'ler ayrı yazılır ama hal eki olan -de'ler bitişik yazılır. bu yüzden de, 'güzel türkçemiz de' derken bitişik yazmalıydın. arapçada nasıldır bilmiyorum ama türkçede böyle. biliyorsundur muhakkak ama hatırlatayım dedim.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?